21.04.2023 Views

Monarsi cagdan Anarsiye

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Monarşiden Anarşiye<br />

ulusların kralı, senin yolların doğru ve adildir.” Kurtulanlar secde eder ve Yaşam Önderine<br />

tapınır (Esinleme 15:3).<br />

Şeytan felç olmuştur. Bir zamanlar etkin bir keruv olarak nereden düştüğünü anımsar.<br />

Eskiden onurlandırıldığı yerden sonsuza dek dışlanmıştır. Şimdi, Baba’nın yanında başka<br />

bir yüce meleğin durduğunu görür. Bu meleğin görkemli konumunun aslında kendisine ait<br />

olduğunu anımsar. Belleği eski masum günlere döner. İsyana kadar yaşadığı esenliği ve<br />

hoşnutluğu düşünür. İnsanlar arasındaki işlevini ve onların sonuçlarını gözden geçirir.<br />

İnsanın insana düşmanlığını, yaşamın yok edilişini, tahtların devrilmesini, kargaşaları,<br />

çatışmaları ve devrimleri aklına getirir. Mesih’in hizmetine kararlı bir şekilde karşı çıkışını<br />

anımsar. Gayretinin meyvelerine baktığında sadece başarısızlık görür. Büyük çatışma<br />

sürecinde tekrar ve tekrar yenik düşmüş, teslim olmak zorunda kalmıştır.<br />

Büyük isyancının asıl amacı, tanrısal yönetimi isyanın sorumlusu olarak kabul ettirmekti.<br />

Bu uydurmayı geniş kalabalıklara yutturdu. Bu hile binlerce yıl boyunca gerçeğin yerine<br />

sahtekarlığı koydu. Ancak artık, Şeytan’ın geçmişinin ve karakterinin açığa çıkacağı zaman<br />

gelmişti. Baş aldatıcı, Mesih’i tahttan indirmek, O’nun halkını yok etmek ve Tanrı Kentini<br />

ele geçirmek için girdiği son mücadelede maskesinin tümüyle düşmesine neden olmuştur.<br />

O’nunla birleşenler, tümüyle yenik düştüğünü görürler.<br />

Şeytan gönüllü isyanın kendisini gökyüzünden tümüyle dışladığını görmektedir Tüm<br />

gücünü Tanrı’ya karşı savaşmak üzere eğitmiştir. Gökyüzündeki paklık ve uyum artık<br />

O’nun için büyük bir işkence olacaktır. Bu yüzden eğilir ve kendi hükmünü açıklar.<br />

Uzun vadeli çatışmadaki her gerçek ve yanılgı sorusu artık açıklığa kavuşmuştur.<br />

Tanrısal buyrukları yadsımanın sonuçları tüm evrenin gözleri önüne serilmiştir. Günahın<br />

tarihi, Tanrı’nın yasasının, yaratıklarının mutluluğuyla sıkı sıkıya bağlantılı olduğunu<br />

sonsuza dek bir tanık olarak gösterecektir. İster sadık, ister isyancı olsun tüm evren, tek bir<br />

sesle ilan edecektir; “Senin yolların doğru ve adildir, ey kutsalların Kralı.”<br />

Mesih’in her adın üzerinde yüceltileceği zaman gelmiştir. Mesih, oğullan yüceliğe<br />

kavuşturabilmek için kendisini bekleyen sevinç uğruna çarmıha katlanmıştı. Şimdi de kendi<br />

benzeyişine dönüşmüş olan kurtulanlara bakar. Can acılarının sonucunu onlarda görmüş ve<br />

tatmin olmuştur (İşaya 53:11). Hem doğruların hem de kötülerin duyabileceği bir sesle ilan<br />

eder; “İşte kanımla satın aldıklarım! Bunlar için acı çekmiş ve can vermiştim.”<br />

Kötülerin şiddetli sonu<br />

Şeytan’ın karakteri değişmemiştir; hala güçlü bir ayaklanmanın peşindedir. Gökyüzünün<br />

Kralına karşı son ümitsiz mücadeleden vazgeçmek niyetinde değildir. Ne var ki isyana<br />

sürüklediği sayısız milyonların hiçbiri artık O’nun üstünlüğünü kabul etmez. Kötüler,<br />

Tanrı’ya karşı, Şeytan’daki nefrete benzer bir nefretle dolarlar, ama durumlarının ümitsiz<br />

olduğunu görmektedirler. “Madem ki yüreğini Tanrı yüreği gibi ettin. Bundan dolayı senin<br />

üzerine yabancıları, ulusların korkunçlarını getireceğim. Bilgeliğinin güzelliğine karşı<br />

260

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!