21.04.2023 Views

Monarsi cagdan Anarsiye

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Monarşiden Anarşiye<br />

Bölüm 5 — İngiltere’de tan vakti<br />

Tanrı, kendi Sözünün tümüyle gizlenmesine izin vermedi. Avrupa’nın çeşitli<br />

ülkelerindeki insanlar, Tanrı Ruhunun etkisiyle hareket ederek gerçeği aramaya başladılar.<br />

Kutsal Yazılar tarafından yönetiliyorlardı ve her ne pahasına olursa olsun ışığı kabul etmeye<br />

hazırlardı. Her şeyi açıkça görmeseler bile uzun süreden beri gizlenen birçok gerçeği<br />

algılayabiliyorlardı.<br />

Kutsal Yazıların insanların ana dillerine çevrilmesinin zamanı gelmişti. Dünyanın<br />

karanlık gecesi artık sona ermek üzereydi. Yaklaşan gün ışığının belirtileri birçok ülkede<br />

görülmeye başlamıştı.<br />

Reformun sabah yıldızı on dördüncü yüzyılda İngiltere’de yükselmeye başladı. John<br />

Wycliffe, hem hararetli imanı hem de öğrenme gayreti nedeniyle dikkatleri üzerinde<br />

topluyordu. Skolastik felsefe, kilise yasaları ve hukuk eğitimi almış olması sayesinde hem<br />

sivil hem de dini özgürlük uğruna savaş verdi. Okulların düşünsel disiplinini almış, eğitim<br />

çevrelerinin taktiklerini öğrenmişti. Engin ve kusursuz bilgisi hem dostlarının hem de<br />

düşmanlarının saygısını kazanmıştı. Bu yüzden Wycliffe’in karşıtları, onun reformlarını<br />

eleştirirken Wycliffe’in kendisinde bir kusur bulmakta zorlanıyorlardı.<br />

Wycliffe Kutsal Yazıları incelemeye kolej yıllarında başlamıştı. O zamana kadar ne<br />

skolastik çalışmaların ne de kilise öğretişlerinin doyuramadığı büyük bir eksiklik<br />

hissediyordu. Başka yerde boşuna arayıp durduğu şeyi Tanrı’- nın Sözünde buldu. Kutsal<br />

Kitap’a göre insanın tek savunucusu Mesih’ti. Keşfettiği gerçekleri ilan etmeye karar verdi.<br />

Wycliffe’in Roma’ya direnişi, çalışmalarının en başında ger-çekleşen bir şey değildir.<br />

Ancak papalığın yanılgılarını fark ettikçe, Kutsal Kitap’ın öğretişlerini giderek daha ciddi<br />

bir şekilde temsil etmeye başladı. Roma’nın, Tanrı Sözünü insan gelenekleriyle<br />

değiştirdiğini gördü. Kutsal Yazıları göz ardı ettikleri için ruhban sınıfını korkusuzca<br />

suçladı. Kutsal Kitap’ın halka öğretilmesini ve yetkisinin kilisede yeniden oluşturulmasını<br />

istedi. Yetenekli ve iyi bir konuşmacıydı; günlük yaşamı paylaştığı gerçekleri ortaya<br />

koyuyordu. Kutsal Yazı bilgisi, pak yaşamı, cesareti ve dürüstlüğü ona genel bir saygınlık<br />

kazandırdı. Aslında Roma kilisesindeki yanılgıyı gören birçok kişi vardı. Bu yüzden<br />

Wycliffein yeniden ortaya koyduğu gerçekleri gizlenemeyen bir sevinçle karşıladılar. Ancak<br />

papalık önderleri küplere binmişlerdi; bu reformcu, onlardan daha etkili olmaya başlamıştı.<br />

Yanılgının keskin takipçisi<br />

Wycliffe yanılgıyı keskin bir şekilde ortaya koyuyordu. Roma tarafından kutsanan<br />

yanılgılara korkusuzca karşı çıkıyordu. Kralın ruhsal öğütçüsü konumundayken Papanın,<br />

İngiltere yönetiminden istediği vergiye cesaretle karşı durdu. Papanın laik yöneticiler<br />

üzerinde yetki sahibi olması hem sağduyuya hem de Tanrı Sözüne karşıydı. Papanın<br />

29

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!