21.04.2023 Views

Monarsi cagdan Anarsiye

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Monarşiden Anarşiye<br />

etmektedir. Müziğin eşi benzeri yoktur. Derin tonlu orgun zengin notaları, insanların<br />

melodileriyle birleşerek ulu katedrallerin sütunlu boşluklarını ve görkemli kubbeleri<br />

doldurmaktadır. Böylece insan zihni saygı ve korkuyla dolmaktadır.<br />

Bu dışsal yücelik ve törensellik, günahla hasta olan canın özlemleriyle alay etmektedir.<br />

Mesih inancının böyle cazibelere ihtiyacı yoktur. Çarmıhtan yansıyan ışık, o denli pak ve<br />

sevecendir ki, asıl değerini artırmak için dışsal dekorlara gerek duymaz.<br />

Şeytan, üstün sanat kavramlarını ve soylu zevkleri kullanarak insanların, canın<br />

ihtiyaçlarını unutmalarını ve yalnızca bu dünya için yaşamalarını sağlamaktadır.<br />

Katolik tapınmasının debdebeli törenleri, birçok kişinin aldanmasına neden olan<br />

büyüleyici bir güce sahiptir. Sonuç olarak insanlar, Roma Kilisesinin gökyüzüne açılan kapı<br />

olduğuna inanmaya başlarlar. Yalnızca, ayaklarını gerçeğin temeline sağlam basanlar ve<br />

Tanrı’nın Ruhuyla yeniden doğmuş olanlar Katolikliğin etkisine karşı bağışıktırlar.<br />

Kalabalıkların arzuladığı şey, güçten yoksun bir tanrısallık görüntüsüdür.<br />

Kilisenin günahları bağışlama hakkına sahip olduğu iddiası, Roma yanlılarını günah<br />

işlemek üzere serbest bırakmıştır. Ayrıca günah çıkarma düzeni, kötülüğe yol açmıştır.<br />

Günahlı insanın önünde eğilen ve yüreğinin gizli hayallerini itiraf edenler, kendi canlarını<br />

küçük düşürmektedirler. Yaşantısındaki günahları - kusurlu bir ölümlü olan - rahibe<br />

açanların karakteri kirlenir. Zihnindeki Tanrı düşüncesi, günahlı insanlığın benzeyişiyle yer<br />

değiştirir. Çünkü rahip, Tanrı’yı temsil etmektedir. İnsanın insana günah çıkarması,<br />

yeryüzünü kirleten kötülüklerin bir kaynağını oluşturmuştur. Benliğin zevkleri ardınca giden<br />

bir kişi için günahlarını başka bir ölümlüye itiraf etmek, canı Tanrı’ya açmaktan çok daha<br />

kolaydır. Günaha sırt çevirmek yerine onu başka bir kişiye çıkarmak, insan doğasının işine<br />

daha çok gelmektedir. Benliğe çul giydirmek, benliğin şehvetini çarmıha germekten daha<br />

kolaydır.<br />

Çarpıcı bir benzerlik<br />

Mesih’in ilk geldiği çağda yaşayan Yahudiler, yasayı gizlice çiğnerlerken, dışarıdan<br />

buyruklarına uyar gibi görünüyorlardı. Buyruklara, söz dinlemeyi ağır bir yük haline getiren<br />

ekler getiriyorlardı. Yahudiler yasaya saygı duyar gibi görünüyorlardı, Roma yanlıları da<br />

çarmıha...<br />

Katolikler, kilise binalarına, sunaklarına ve giysilerine çarmıhlar takarlar. Çarmıh simgesi<br />

her yerde onurlandırılır ve yüceltilir. Ancak Mesih’in öğretişleri, anlamsız geleneklerin ve<br />

törenlerin altına gizlenmiştir. Vicdanı duyarlı insanlar kızgın bir Tanrı’nın gazabında<br />

titreyip dururken kilise görevlileri, benliğe ait lüks zevkler içinde yaşamaktadır.<br />

Şeytan, Tanrı’nın karakterini, günahın doğasını ve asıl önem taşıyan konuları yanlış<br />

temsil etmek için sürekli çaba göstermektedir. O’nun safsataları insanlara günah işleme<br />

özgürlüğü tanır. Aynı zamanda yanlış Tanrı kavramlarıyla O’ndan korku duyulmasına ve<br />

220

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!