kur'ân'da cennet kavramı - gariban tavuk
kur'ân'da cennet kavramı - gariban tavuk
kur'ân'da cennet kavramı - gariban tavuk
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
getirmek; antlaşmayı bozmamak; Yüce Allah’ın bitişmesini emrettiği şeyleri<br />
bitiştirmek, yani sıla-ı rahim yapmak; Allah’a saygı duymak; kötü hesaptan korkmak;<br />
namazı kılmak; Allah’ın verdiği nimetlerden gizli-âşikâr İnfak etmek; kötülüğe İyilikle<br />
mukabele etmek (Ra’d 13/21-22); yürürken tevâzu içinde yürümek; câhillerin<br />
takılmasına selâm deyip geçmek; cehennem azabından kurtulmak için Allah’a dua<br />
etmek için gece kalkıp namaz kılmak; israf ve cimrilik yapmamak; Allah’a şirk<br />
koşmamak; zina etmemek; haksız yere bir cana kıymamak; tövbe etmesini bilmek;<br />
yalan yere şahitlik etmemek; boş sözlere kulak vermemek; Allah’ın âyetlerine karşı kör<br />
ve sağır olarak davranmamak; nesilleri için dua etmek (Furkân 25/63-74); bu ve buna<br />
benzer başka ameller de “iyi amel” kavramının kapsamına girmektedir (Bayraklı, 2001,<br />
X:508).<br />
3.4.3. Kur’ân’ın Rehberliğindeki İnsanların Özellikleri<br />
ال َّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُقِيمُونَ الص َّلاةَ وَمِم َّا رَزَقْنَاهُمْ يُنفِقُو َن وال َّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن<br />
قَبْلِكَ وَبِالآخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ أُوْلَئِكَ عَلَى هُدًى م ِّن ر َّب ِّهِمْ وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُو َن<br />
“Onlar, gayba inanırlar, namazı kılarlar, kendilerine verdiklerimizden Allah yolunda<br />
harcarlar. Sana indirilene ve senden önce indirilene de imân ederler, âhiret gününe<br />
kesinlikle inanırlar. İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidâyet üzeredirler ve işte onlar<br />
kurtuluşa erenlerin ta kendileridirler” (Bakara 2/3-5).<br />
Kadı Beydâvî’nin “Tesbîtü’n-nefs, nefsi cimrilik ve mal sevgisinden<br />
temizlemektir” şeklindeki değerlendirmesi bir önceki âyetle ilişkilendirildiğinde, bizi<br />
farklı bir yoruma götürmektedir. İnsan, malından infak edince, kendi iç âlemine giden<br />
yolu tıkayan cimrilik ve mal sevgisini temizler, ortadan kaldırır ve böylece insan<br />
kendisinin ne olduğunu gönül aynasında tesbit eder, görür. Bizim verdiğimiz bulmak,<br />
belirlemek için iç âleme ulaşılan yol anlamıyla, Kadı’nın verdiği temizlemek anlamını<br />
birleştirince, “nefsin tesbiti” daha net anlaşılmaktadır. İnsanın gönül gözü, cimrilik ve<br />
mal sevgisi sebebiyle kendini gözleyecek, ne olduğunu belirleyecek ve kendini<br />
güçlendirecek yolu bulamaz. İnfak bu cimrilik ve mal sevgisini temizler, onların engel<br />
olmasını ortadan kaldırır ve neticede insan kendisine uzanan yolu açmış olur. Kendi iç<br />
âlemindeki o <strong>cennet</strong> bahçesine ulaşır ve orada manevî kazanmaların üretimine başlar,<br />
bu kazanımlarla da Allah’a ulaşır (Bayraklı, 2001, II:183).<br />
130