kur'ân'da cennet kavramı - gariban tavuk
kur'ân'da cennet kavramı - gariban tavuk
kur'ân'da cennet kavramı - gariban tavuk
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Yüce Allah, ritm psikolojisi gereği rüsvay edici ve elem verici azap ile muamele<br />
görecek olanların inanç, psikolojik ve davranış yapılarını ele aldıktan sonra, imân edip<br />
yararlı iş işleyenlerin ödülünü gündeme getirmektedir. Yüce Allah, bu insanlara bir söz<br />
vermekte ve bu sözün onlara nimet <strong>cennet</strong>lerini vereceği müjdesini içermekte olduğuna<br />
işaret etmektedir. Bu insanlar, kendilerine vadedilen nimet <strong>cennet</strong>lerinde çok uzun<br />
süreli olarak kalacaklardır (Bayraklı, 2001, XV:124). Nimet <strong>cennet</strong>leri, âhirette<br />
Allah’ın tüm nimetlerinin sergileneceği <strong>cennet</strong>lerdir. Biraz daha ileri gidersek, nimet<br />
<strong>cennet</strong>leri, peygamberlerin de istediği <strong>cennet</strong>lerdir. Peygamberlerin nimet <strong>cennet</strong>lerini<br />
istediği bilgisi Hz. İbrahim’in duasından anlaşılmaktadır.<br />
Beni, nimet <strong>cennet</strong>lerinin vârislerinden kıl” (Şu’arâ 26/85). O zaman, imân edip<br />
yararlı işler yapanların “nimet <strong>cennet</strong>lerinde” peygamberlerle beraber olacaklarını<br />
söyleyebiliriz. Burada şu soruyu sormakta yarar vardır: Nimet <strong>cennet</strong>lerine kimler,<br />
hangi amelleriyle gireceklerdir? Sorunun cevabını şu âyetlerle verebiliriz (Bayraklı,<br />
2001:125):<br />
a) İman edip takvaya erenler (Mâide 5/65). Buradaki takva, tüm haramlardan<br />
uzak durmayı ve Allah’ın emirlerini yerine getirmeyi ifade etmektedir.<br />
وَلَوْ أَن َّ أَهْلَ الْكِتَابِ آمَنُواْ وَات َّقَوْاْ لَكَف َّرْنَا عَنْهُمْ سَي ِّئَاتِهِمْ وَلأدْخَلْنَاهُمْ جَن َّاتِ الن َّعِيمِ<br />
“Eğer kitap ehli imân etmiş ve layıkıyla korunmuş olsalardı, onların kötülüklerini<br />
örter, nimeti bol olan <strong>cennet</strong>lere koyardık.”<br />
b) İman edip yararlı iş işleyenler (Yûnus 10/9; Hacc 22/56; Lokmân 31/8).<br />
إِن َّ ال َّذِينَ آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الص َّالِحَاتِ يَهْدِيهِمْ رَب ُّهُمْ بِإِيمَانِهِمْ تَجْرِي مِن تَحْتِهِمُ الأَنْهَارُ فِي جَن َّاتِ الن َّعِيمِ<br />
“Hiç şüphesiz imân edip salih ameller işleyenleri, imânlarından dolayı Rableri<br />
hidâyete erdirir. Naîm <strong>cennet</strong>lerinde altlarından ırmaklar akar durur” (Yunus 10/9).<br />
الْمُلْكُ يَوْمَئِذٍ ل ِّل َّهِ يَحْكُمُ بَيْنَهُمْ فَال َّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الص َّالِحَاتِ فِي جَن َّاتِ الن َّعِي ِم<br />
“O gün hükümranlık yalnız Allah'ındır, O aralarında hükmünü verir. Artık imân edip<br />
yararlı iş işleyenler nimet <strong>cennet</strong>lerindedirler” (Hac 22/56).<br />
74