30.01.2015 Views

harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana

harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana

harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

şekilde "işaret etmesini" tamamıyla beklemiş olmasına rağmen, bunun gerçek olmasını<br />

beklemiy01' du. Melek ve Habakkuk'un ikisi de, kollarını uzatmış, uzağı işaret ediy"1' du.<br />

Langdon birden gülümsediğini fark etti. "O kadar da usta işi dep> öyle değil mi"<br />

Vittoria heyecanlı ama şaşkın görünüyordu. "İşaret ettiklerini göru' yorum, ama birbirleriyle<br />

çelişiyorlar. Melek bir tarafı, peygamber de d-ğer tarafı gösteriyor."<br />

294<br />

Melekler ve Şeytanlar<br />

iangdon kıkırdadı. Bu, doğruydu. Her iki figür de uzağı işaret etme-rağmen, tamamen farklı<br />

yönleri işaret ediyorlardı. Fakat, Langdon flU çoktan çözmüştü. Büyük bir enerji<br />

patlamasıyla, kapıya doğru yö-<br />

Vittoria, "Ne yapıyorsun" diye seslendi.<br />

"Binanın dışına!" Langdon kapıya doğru koşarken, bacaklarını yeni-n hafiflemiş hissediyordu.<br />

"Bu heykelin nereyi işaret ettiğini görmem<br />

n!"<br />

"Bekle! Hangi parmağı izleyeceğini nereden biliyorsun"<br />

Omzunun üzerinden, "Şiir," dedi. "Son dize!"<br />

"Melek rehberliğinde kutsal av mı" Gözlerini kaldırıp, meleğin attığı parmağa baktı.<br />

Beklenmedik bir şekilde, gözleri buğulandı. "Ah, il da anlamadım!"<br />

295<br />

Dan Brown<br />

Melekler ve Şeytanlar<br />

*££. memnu„ * «,« «yordu. » r^s m::.^ -».«- «^ --. *<br />

"Kimbusünepe<br />

hareketlendi. "Daha önce hiç<br />

Chinita daha yakından ^f*^^^ bir daha görme-Gunther Glick ile Chinita Macri, Popolo<br />

Meydanı'nm sonunda^ görmedim." Adamın yüzüne baKara* g<br />

70<br />

gölgeler arasında park halinde duran BBC karavanında oturuyorlardı min sakıncası yok.<br />

Buraya, dört Alfa Romeo'nun hemen ardından, akıl almaz olaylar zincirine şahit olmak için<br />

tam zamanında varmışlardı. Tüm bunların ne anlı ma geldiği hakkında Chinita'nın hâlâ bir<br />

fikri yoktu ama kamerasını kaydettiğine emindi.<br />

Chinita ile Glick gelir gelmez, genç adamlardan oluşan gerçek bi| ordunun Alfa Romeo'lardan<br />

indiğini ve kiliseyi kuşattığını görmüştü. Bazıları silahlarım çekmişlerdi. İçlerinden sert<br />

görünen daha yaşlı biri, bi takımı kilisenin ön merdivenlerinden yukarı gönderdi. Askerler<br />

silahla: m çekerek, ön kapının kilidini uçurdular. Macri hiçbir şey duymayı» susturucu<br />

taktıklarını anladı. Ardından askerler içeri girdiler.<br />

Chinita yerlerinde oturmalarım ve gizlendikleri yerden çekim yapmalarını önermişti. Her<br />

şeyden önce silah silahtı ve karavandan olan biteni açıkça görebiliyorlardı. Glick karşı<br />

çıkmamıştı. Şimdi meydanın & ğer tarafındaki adamlar kiliseden içeri girip dışarı çıkıyorlardı.<br />

Birbirine seslendiler. Chinita kamerasını, çevre bölgeyi arayan bir grubu çel* cek şekilde<br />

ayarladı. Sivil kıyafetler giydikleri halde, hepsi de askeri tim almış gibi hareket ediyorlardı.<br />

Chinita, "Kim olduklarını düşünüy0'] sun" diye sordu.<br />

"Nereden bileyim." Glick olduğu yere mıhlanmış gibiydi. "Heps1"1 çekiyor musun"<br />

296<br />

inerek,<br />

Robert Langdon kilisenin dışındaki basamaklardan aşağı ınereK, meydanın ortasına yürüdü.<br />

Artık hava kararmaya başlamıştı, bahar güneşi güney Roma'da geç batıyordu. Güneş<br />

çevredeki binaların arkasında kalmıştı ve meydana gölgelerden çizgiler düşmüştü.<br />

Kendi kendine yüksek sesle, "Pekâlâ Bernini," dedi. "Senin şu mele-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!