30.01.2015 Views

harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana

harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana

harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Langdon tek başına oturup, dalgın gözlerini karanlığa dikerken, evinin sessizliği, bu kez faks<br />

makinesinin çalmasıyla yeniden bozuldu. Kızmak için yeterli güce sahip olmadığından,<br />

gülmek için kendini zorladı. .<br />

Tannm şu kullarının haline bak, diye düşündü. Meşinlerinin gelmesi için iki bin yıl sabrettiler<br />

ama hâlâ ısrarcılıktan vazgeçemiyorlar.<br />

Boş fincanım bitkin bir halde mutfağa geri götürdü ve ağır adımlarla meşe lambri kaplı<br />

çalışma odasına yürüdü. Gelen faks, çıktı tepsisinin üstünde duruyordu. İçini çekerek kâğıdı<br />

kaldırıp baktı.<br />

Bir anda duyduğu tiksintiyle kanı dondu.<br />

Sayfanın üstündeki resim bir insan cesedine aitti. Ceset çırılçıplak soyulmuştu ve kafası,<br />

tamamen arka tarafa bakacak şekilde döndürülmüştü. Kurbanın göğsünde feci bir yanık izi<br />

vardı. Adam damgalanmış-tı... tek bir kelimeyle dağlanmıştı. Bu, Langdon'm iyi bildiği bir<br />

kelimeydi. Çok iyi bildiği bir kelime. Süslü harflere inanmayan gözlerle baktı.<br />

Pumnûİ<br />

"Illuminati," diye kekelerken kalbi hızla çarpıyordu. İmkânsız...<br />

Langdon az sonra şahit olacaklarından korkar bir halde, faks kâğıdını ağır çekimde 180 derece<br />

çevirdi. Kelimeye şimdi baş aşağı bakıyordu.<br />

Soluğunu salıverdi. Kendini kamyon çarpmış gibi hissediyordu. Gördüklerine inanmakta<br />

zorluk çekerek faks kâğıdını yeniden çevirdi, damgayı sağ taraf yukarı gelecek şekilde ve<br />

sonra tekrar baş aşağı okudu.<br />

"Illuminati," diye fısıldadı.<br />

Langdon girdiği şokun etkisinde bir sandalyeye çöktü. Bir süre şaşkınlık içinde kalakaldı.<br />

Sonra gözlerini yavaşça faks makinesinin yanıp sönen kırmızı ışığına çevirdi. Bu faksı<br />

gönderen kişi hattı kapatmamıştı... konuşmak için bekliyordu. Langdon yanıp sönen ışığa<br />

uzun süre baktı.<br />

Ardından, titreyen elleriyle ahizeyi kaldırdı.<br />

20<br />

Melekler ve Şeytanlar<br />

2<br />

Langdon sonunda cevap verdiğinde adam, "Şimdi dikkatinizi çekmeyi başarabildim mi"<br />

dedi.<br />

"Evet efendim, son derece iyi başardınız. Kendinizi tanıtmak ister misiniz"<br />

Sert ve mekanik bir ses, "Daha önce anlatmaya çalıştım," dedi. "Fizikçiyim. Bir araştırma<br />

tesisi işletiyorum. Burada bir cinayet işlendi. Cesedi gördünüz."<br />

"Beni nasıl buldunuz" Langdon dikkatini veremiyordu. Aklına faks kâğıdının üstündeki<br />

resim geliyordu.<br />

"Size daha önce de söyledim. Worldwide Web'den. Kitabınızın sitesinden, Illuminati Sanatı."<br />

Langdon dikkatini toplamaya çalıştı. Kitabı edebiyat çevrelerinde fazla tanınmıyordu ama<br />

internette hayli takipçisi olmuştu. Buna rağmen arayan kişinin iddiası bir anlam ifade<br />

etmiyordu. Langdon, "O sayfada iletişim kurmak için bilgi verilmiyor," diye itiraz etti. "Buna<br />

eminim."<br />

"Buradaki laboratuvanmda Web'den kullanıcı bilgisi toplamakta oldukça becerikli<br />

çalışanlarım var."<br />

Langdon şüpheliydi. "Laboratuvarmız Web hakkında fazlasıyla çok §ey biliyor gibi<br />

konuşuyorsunuz."<br />

Adam, "Öyle olmalı," diye cevabı yapıştırdı. "Onu biz icat ettik."<br />

Adamın sesindeki bir şey Langdon'a, onun şaka yapmadığım söylüyordu.<br />

21<br />

Dan Brown

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!