harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Baş dönmesiyle güçlükle mücadele ederken ayaklarını arkasında! duvara yerleştirdi,<br />
kollarıyla göğsünü kitap rafına dayadı ve itti. Hicl şey olmadı.<br />
Bir yandan nefes almaya çalışırken, aynı pozisyona geldi ve bacakla rını gererek tekrar<br />
denedi. Çok az da olsa, kitap rafı kıpırdamıştı. Bir kj daha deneyince raf, bir iki santim kadar<br />
ileri geri gitti. Langdon hareke! ten faydalanarak, oksijensiz gibi gelen bir nefes daha alıp<br />
yeniden uğraş. ti. Kitap rafı daha ileri sallandı.<br />
Kendi kendine salıncak gibi, dedi. Ritmi koru. Biraz daha, Langdon her itişte bacaklarını<br />
gererek rafı sallamaya devam etti. Artık dört başlı kasları yanmaya başlamıştı, ama o acıya<br />
aldırmadı. Saatin sarkacı işliyordu. Üç kez daha iteceksin, diyerek kendini motive itti. Sadece<br />
iki kez daha itmesi gerekti.<br />
Havada bir an asılı kaldı. Sonra, raflardan dökülen kitapların gü tüsüyle Langdon ve kitaplık<br />
ileri doğru düştü.<br />
Kitaplık zemine çarpmadan diğer kitaplığın üstüne kapaklanman. Langdon ağırlığını ileri<br />
vererek, diğer kitaplığı da düşürmeye çalıştı. Kısa bir süre hiç kıpırtı olmayınca paniğe<br />
kapıldı, ama sonra, ağırlığın altında çatırdayan ikinci kitaplık da devrilmeye başladı. Langdon<br />
yeniden düşüyordu.<br />
Kitaplıklar dev dominolar gibi birbiri ardına devriliyordu. Metal meta-la çarpıyor, kitaplar<br />
etrafa saçılıyordu. Kitaplık olduğu yerde matkap git» zıplarken, Langdon bastırmaya devam<br />
etti. İçeride toplam kaç kitaplık olduğunu düşündü. Ağırlıklarını düşündü. Arka duvarın camı<br />
kalındı...<br />
Langdon beklediğini duyduğunda -farklı bir çarpışma sesi- üstünde<br />
durduğu kitaplık neredeyse yatay konumdaydı. Ses uzaktan gelmişti. Ka'<br />
sanın sonundan. Metalin cama çarpma sesi. Etrafındaki kasa sallanınca-<br />
-diğerlerinin ağırlığının bindiği son kitaplığın cama çarptığını anladı. Amj<br />
bunun ardından gelen sesi duymayı hiç istememişti.<br />
Sessizlik.<br />
Camın kırılma sesi duyulmuyordu. Sadece şimdi üstüne çullanan K taphkların ağırlığına karşı<br />
koyan duvardan gelen bir yankı vardı. Göz>er<br />
356<br />
Melekler ve Şeytanlar<br />
¦ ^caman açmış kitapların üstünde yatıyordu. Uzaklarda bir yerden bir tırdama sesj geldi.<br />
Dinlemek için nefesini tutacaktı ama hiç nefesi kalmarfflŞ"-<br />
Bir saniye. İki...<br />
Sonra, şuursuzluğun eşiğindeyken uzaktan gelen bir esneme sesi duydu... Çatlaklar camı<br />
örümcek ağı gibi sarıyordu. Birden, cam top gibi patladı. Langdon'ın altındaki kitaplık yere<br />
tamamen çökmüştü. Cam kırıkları çölde yağan yağmur gibi karanlıkta yere, düşüyordu. Hava<br />
büyük bir tıslama sesiyle içeri doldu.<br />
Otuz saniye sonra, Vatikan Yeraltı Mezar Odaları'nda, telsizin elektronik cızırtısı sessizliği<br />
bozarken Vittoria bir cesedin önünde duruyordu. Telsizden gelen ses nefessiz kalmış gibiydi.<br />
"Ben Robert Langdon! Beni duyan var mı"<br />
Vittoria başını kaldırıp baktı. Robert! Onun yanında olmasını ne kadar istediğine<br />
inanamıyordu.<br />
Muhafızlar şaşkınlık içinde birbirlerine baktılar. İçlerinden biri telsizi kemerinden çıkardı.<br />
"Bay Langdon Üçüncü kanaldasınız. Komutan birinci kanalda sizden haber bekliyor."<br />
"Birinci kanalda olduğunu biliyorum lanet olası! Onunla konuşmak istemiyorum.<br />
Camerlengo'yla konuşmak istiyorum. Şimdi! Biri bana onu bulsun."<br />
Langdon, Gizli Arşivler'in karanlığında kırık camların ortasında durmuş, nefes almaya<br />
çalışıyordu. Sol elindeki sıcak sıvıyı hissettiğinde kana-dlğını anladı. Camerlengo'nun sesi<br />
birden çıkınca Langdon irkildi.