harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Vittoria meşaleyi önünde sallarken, yüzündeki intikam ifadesi alevlerle ışıldıyordu. Langdon,<br />
onun nasıl kurtulduğunu bilmiyor ve umursa-"tıyordu. Parmaklığın üstünden kendini<br />
doğrultmaya başladı.<br />
Karşılaşma kısa sürecekti. Haşhaşin artık ölümlü bir rakipti. Katil hiddetle haykırarak,<br />
Vittoria'nın üstüne atladı. Vittoria kenara kaçmaya çalıştı, ^ adam elinden almaya çalıştığı<br />
meşaleyi yakalayarak çoktan üstüne çık-nu§tı bile. Langdon beklemedi. Korkuluktan ileri<br />
sıçrayarak, sıktığı yumru-^u Haşhaşin'in sırtındaki kabarcıklı yanığın üstüne indirdi.<br />
Çığlık, adeta tüm Vatikan'da yankılanmıştı.<br />
Sırtı ıstırapla yaylanan Haşhaşin bir süre donakaldı. Elinden bıraktı-® Meşaleyi Vittoria, onun<br />
yüzüne doğru itti. Sol gözü yanarken, etten çı-^n cızırtılar duyuldu. Elini yüzüne götürerek,<br />
yeniden feryat etti.<br />
447<br />
Dan Brown<br />
Vittoria, "Göze göz," diye tısladı. Meşaleyi raket gibi savurup vur(jü ğunda, Haşhaşin<br />
parmaklıkların üstüne sırtüstü düştü. Langdon ile Vitt0 ria aynı anda yanına koşarak, onu<br />
kaldırıp itmeye başladılar. Haşhaşjn'jn vücudu, parmaklığın üstünden gecenin içine doğru<br />
arkaüstü düştü. Çmu duyulmadı. Çok aşağıdaki güllelerin üstüne kollan bacakları açık halde<br />
düştüğünde, sadece omurgasından gelen çatırtı sesi duyulmuştu.<br />
Langdon dönüp hayretle Vittoria'ya baktı. Gevşek ipler gövdesinde ve omuzlarından<br />
sarkıyordu. Gözleri cehennem gibi parlıyordu.<br />
"Houdini yoga bilirdi."<br />
448<br />
Melekler ve Şeytanlar<br />
109<br />
Bu sırada, San Pietro Meydanı'nda, İsviçreli Muhafızlar duvarı, şiirler yağdırarak ve dağınık<br />
düzene geçerek, kalabalığı daha güvenli bir sıklığa itmeye çalışıyordu. Hiç yaran yoktu.<br />
Kalabalık laf anlamıyordu - Vatikan'ın muhtemel kötü sonuyla kendi güvenliklerinden daha<br />
çok ilciydiler. Meydandaki büyük medya ekranları, karşımadde kutusunun •mlı geri sayımını<br />
iletiyordu -İsviçreli Muhafızlar'ın güvenlik monitörünün direkt bildirim- Camerlengo'nun iyi<br />
dilekleri. Maalesef, kutunun geri sayım görüntüsü, kalabalığı geri itmeye hiç yardımcı<br />
olmuyordu. Görünü-$ bakılırsa, meydandaki insanlar, kutunun içinde asılı duran minik dam-I<br />
ac'ğa bakıp düşündükleri kadar tehlikeli olmadığına karar vermişlerdi. Mdi geri sayım saatini<br />
de görebiliyorlardı... patlamaya kırk beş dakika-^ az kalmıştı. Kalıp izlemek için çok vakit<br />
vardı.<br />
Her şeye rağmen, İsviçreli Muhafızlar, Camerlengo'nun dünyaya ger-•e8! bildirme ve sonra<br />
Illüminati ihanetinin gerçek görüntülerini medyaya er>ne kararının usta bir manevra olduğu<br />
konusunda hemfikirdiler. Illumi-Wç şüphesiz, Vatikan'ın bu zor durum karşısında her<br />
zamanki gibi susamasını beklemişti. Bu gece değil. Camerlengo Carlo Ventresca, et-""<br />
düşman olduğunu kanıtlamıştı.<br />
S'Mine Şapeli'nde, Kardinal Mortati endişelenmeye başlamıştı. Saat 1 i geçmişti.<br />
Kardinallerin çoğu dua etmeye devam ediyordu, ama di-<br />
449 F:29<br />
Dan Brown<br />
ğerleri çıkışın etrafında toplanmışlardı, saat yüzünden tedirgin oldukla belliydi. Kardinallerin<br />
bazıları, kapıyı yumruklamaya başladılar.<br />
Kapının dışındaki Teğmen Chartrand yumruklamaları duyuyor ve J yapması gerektiğini<br />
bilemiyordu. Saatine baktı. Yüzbaşı Rocher, o haber verene kadar kardinallerin dışarı<br />
çıkmasına izin verilmemesi konusuna sıkı emirler vermişti. Kapıdaki yumruklamalar<br />
şiddetlendiğinde, Char. trand huzursuzlaştı. Yüzbaşı, acaba unuttu mu, diye düşünüyordu. V<br />
başı gizemli telefondan sonra çok dengesiz davranmaya başlamıştı.