harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Baş ağrısı kötüleşen pilot inledi. Ön camın vinil kaplamasını tutup kal-"Hrnayı aklından<br />
geçirdi, böylece izlemek zorunda kalmayacaktı, ama birkaç<br />
dakika içinde havada olacağını biliyordu. Teğmen Chartrand biraz önce<br />
473<br />
Dan Brown<br />
telsizle korkunç haberler vermişti. Camerlengo, Maximilian Kohler'm sal rısma uğramış ve<br />
ciddi bir şekilde yaralanmıştı. Chartrand, Amerikalı vı dm, hastaneye götürülmesi için<br />
Camerlengo'yu dışarı taşıyorlardı.<br />
Pilot kendini saldırıdan sorumlu hissediyordu. İçgüdülerine davranmadığı için kendini<br />
azarlıyordu. Daha önce, Kohler'ı havaah; dan aldığında, bilim adamının donuk gözlerinde bir<br />
şey hissetmişti. Bg nun ne olduğunu anlayamamıştı, ama hoşuna gitmemişti. Önemli değiM<br />
Gösteriyi Rocher yönetiyordu ve Rocher adamının bu olduğu konusund ısrar etmişti.<br />
Görünüşe bakılırsa, Rocher yanılmıştı.<br />
Kalabalıktan, yeni bir gürültü yükselirken pilot, Vatikan'dan St. j etro Meydanı'na ciddiyetle<br />
çıkan bir dizi kardinali görmek için bak Kardinallerin sıfır noktasını terk ettikleri için<br />
hissettikleri rahatlar şimdi kilisenin dışında devam eden gösteriye yönelik şaşkın bakışlarla ur<br />
değiştirmişti.<br />
Kalabalığın gürültüsü yeniden şiddetlendi. Pilotun başı zonkluyoıaı. Bir aspirine ihtiyacı<br />
vardı. Belki de, üç. İlaç aldığında uçmayı sevmiyordu, ama birkaç aspirin bu şiddetli baş<br />
ağrısından kesinlikle daha az kuvvetten düşürücü olurdu. Öndeki iki koltuğun arasında duran<br />
kargo kutusund çeşitli harita ve kılavuzlarla birlikte saklanan ilkyardım çantasına uzand-Ama,<br />
kutuyu açmaya çalıştığında, kilitli olduğunu gördü. Anahtarı bul! mak için etrafına bakındı,<br />
sonra vazgeçti. Bu gece, kesinlikle şanslı gecesil değildi. Şakaklarına masaj yapmaya devam<br />
etti.<br />
Karanlık bazilikanın içinde, Langdon, Vittoria ve iki muhafız nefes nefese ana çıkışa doğru<br />
zorlukla ilerliyordu. Daha uygun bir şey bulamadıkları için dördü birlikte, yaralı<br />
Camerlengo'yu dar bir masanın üzerinde taşıyor, hareketsiz bedeni sanki bir sedyenin<br />
üzerindeymiş gibi aralarında dengede tutuyorlardı. Kapıların dışında, insan kargaşasının zayıf<br />
gürültü sü artık duyulabiliyordu. Camerlengo bilincini kaybetmek üzereydi.<br />
Zaman azalıyordu.<br />
la<br />
474<br />
Melekler ve Şeytanlar<br />
116<br />
Langdon diğerleriyle birlikte San Pietro Bazilikasından çıkarken saat 23.39'du. Gözlerine kör<br />
edici bir ışık vuruyordu. Medya ışıklan beyaz mermeri, karlı tundraya düşen güneş ışığı gibi<br />
parlatıyordu. Dev sütunların arkasında korunmaya çalışan Langdon gözlerini kısıyordu ama<br />
ışık tüm yönlerden geliyordu. Önündeki kalabalığın üstünde dev video ekranlan<br />
yükseliyordu.<br />
Aşağıdaki meydana inen ihtişamlı merdivenlerin en üstünde duran Langdon kendini,<br />
dünyanın en büyük sahnesinde duran hevessiz bir oyuncu gibi hissediyordu. Parlayan ışıkların<br />
arkasında bir yerden alçalan helikopterin sesini ve yüz binlerce kafadan çıkan gürültüyü<br />
duydu. Sol taraflarında, bir kardinaller alayı meydana boşalıyordu. Hepsi birden durup<br />
merdivenlerde beliren sahneye kederle baktılar.<br />
Chartrand grup merdivenlerden inip helikoptere doğru yaklaşırken, bitkm bir sesle, "Dikkatli<br />
olun," dedi.<br />
Langdon su altında hareket ediyorlarmış gibi hissediyordu. Camer-'e"go ile masanın ağırlığı<br />
yüzünden kolları ağrımıştı. O anın, daha ne kadar ıılçaltıcı olabileceğini düşündü. Ardından<br />
cevabı gördü. İki BBC muhabiri açık meydandan, basının bulunduğu yere doğru koşuyorlardı.<br />
Ama kalabalığın gürültüsüyle arkalarını döndüler. Şimdi Glick ve Macri onlara