harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
harun3007@gmail.com Kitabin OrîjInal Adi YayinHaklari ... - Kitabxana
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
||in nereyi işaret ediyor"<br />
Dönüp az önce çıktığı kilisenin bulunduğu konumu inceledi. İçeride-Chigi Şapeli'ni ve<br />
içindeki melek heykelini gözünün önüne getirdi. Hiç ereddüt etmeden batıya, günbatımının<br />
kızıllığına döndü. Zaman akıp gidiyordu.<br />
Görüşünü kapatan dükkânlara ve apartmanlara sertçe bakarak,<br />
'Güneybatı," dedi. "Bir sonraki işaret orada."<br />
| Langdon beynini yoklayarak, İtalyan sanat tarihini sayfa sayfa haya-l'ınde canlandırdı.<br />
Bernini'nin eserlerini iyi bilmesine rağmen, Langdon<br />
jheykeltıraşm,<br />
uzman olmayan birinin bilemeyeceği kadar çok çalışması<br />
1 buğunu<br />
biliyordu. Yine de ilk işaretin tanıdık ismini -Habakkuk ile Me-<br />
¥. e'c_ dikkate alarak, ikinci işaretin bildiği bir eser olmasını diledi.<br />
Toprak, Hava, Ateş, Su, diye düşündü. Toprağı -Toprağın Şapeli'nde-u'öUışlardı. Habakkuk,<br />
dünyanın ölümlülüğünü haber veren peygamberdi.<br />
297<br />
Dan Brown<br />
Bir sonraki Hava. Langdon kendini düşünmeye zorladı. HavayL ¦<br />
si olan bir Bernini heykeli! Aklına hiçbir şey gelmiyordu. Yine de hırsuj<br />
Aydınlanma Yolu 'ndayım! Ona hâlâ el değmedi!<br />
M<br />
Langdon güneybatıya bakarak, engellerin üstünde yükselen siyi<br />
minare yk da katedral kulesi görmeye çalıştı. Hiçbir şey göremedi. Bfl<br />
ritaya ihtiyacı vardı. Buranın güneybatısında hangi kiliselerin bulunJ<br />
nu çıkarabifirlerse, belki içlerinden biri Langdon'ın hafızasını canlanj<br />
bilirdi. Hava, diye düşündü. Hava. Bernini. Heykel. Düşün! M<br />
Langdon dönerek yeniden katedral merdivenlerine yöneldi. OıJ<br />
pı iskelesinin altında Vittoria ile Olivetti karşıladılar.<br />
I<br />
Langdon nefesi kesilmiş bir halde, "Güneybatı," dedi. "Bir soJ<br />
kilise buranın güneybatısında."<br />
I<br />
Olivetti soğuk bir tonla fısıldadı. "Bu kez emin misin" 1<br />
Langdon aldanmadı. "Haritaya ihtiyacımız var. Roma'daki tüm ¦<br />
seteri gösteren bir haritaya."<br />
I<br />
Komutan ifadesini hiç bozmadan, bir süre onu inceledi. ¦<br />
Langdon saatine baktı. "Sadece yanm saatimiz var." I<br />
Olivetti, Langdon'ın yanından geçerek merdivenlerden, katedraB<br />
hemen önünde duran aşağıdaki arabasına yürüdü. Langdon onun haril<br />
için gitmiş olmasını diledi.<br />
I<br />
Vittoria heyecanlı görünüyordu. "O halde melek güneybatıyı işa«<br />
ediyor. Güneybatıda hangi kiliselerin olduğuna dair hiç fikrin yok mu«<br />
"Lanet binaların arkasını göremiyorum." Langdon yeniden yüzülB<br />
meydana döndü. "Ve Roma'nm kiliselerini yeterince iyi tanı..." Durdu. ¦<br />
Vittoria şaşırmıştı. "Ne"<br />
I<br />
Langdon yeniden meydana baktı. Kilise basamaklarından çıktığı içi*<br />
şimdi daha yukarıda duruyordu ve daha iyi görebiliyordu. Hâlâ bir şefi<br />
göremiyordu, ama doğru yönde ilerlediğini fark etti. Gözleriyle tepe'e'|<br />
rinde duran eğreti yapı iskelesini yukarı kadar takip etti. Altı kat yukaftl<br />
kilisenin gülbezeğine kadar çıkıyordu ve meydandaki diğer binalarda" I<br />
daha yüksekti. O an nereye gitmesi gerektiğini anladı.<br />
I<br />
Meydanın diğer ucunda, Chinita Macri ile Gunther Glick, BBC ^ ravanınm ön camına<br />
yapışmışlardı.