07.12.2012 Views

DOSYA: ÇEVİRİ VE SANSÜR Hazırlayan: Nurdan Cihanşümül Maral

DOSYA: ÇEVİRİ VE SANSÜR Hazırlayan: Nurdan Cihanşümül Maral

DOSYA: ÇEVİRİ VE SANSÜR Hazırlayan: Nurdan Cihanşümül Maral

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

141<br />

ÇN Kitaplığı<br />

de zaten bu yöndeydi. Çünkü o “dönemin yönetim kadrosu ve aydınları arasında, Avrupa’dan<br />

doğrudan fikir ve yaşam biçimi ithalini desteklemek yaygın bir yaklaşımdı” (81). Çünkü “Kemalist<br />

ulus-kurma projesi” etnik ya da dinsel farklara bakılmaksızın halkın tümünü “ulus-devletin tekleştirici<br />

şemsiyesi” altında toplamayı, bir yandan Türkleştirirken, diğer yandan Batılılaştırmayı<br />

hedefliyordu (85).<br />

Akcan’ın verdiği örneklerde, benzeştirici çevirinin farklı ideolojilere hizmet etmesi gibi yabancılaştırıcı<br />

çevirinin de, çeviri sürecinde dönüşerek kaynak kültürdeki ideolojiden farklı, hatta<br />

onun tam zıttı ideolojilere hizmet edebileceğini göstermesi son derece çarpıcıdır. Buna örnek<br />

olarak, Cumhurbaşkanlığı Köşkü, Hariciye Köşkü, Makbule Atadan Evi ve Atatürk’ün Florya’daki<br />

Köşkünü gösterir. Bu çevirilere eklenen “Türkleştirici etkiler”, Türkiye’de “milliyetçiliğin sembolü”<br />

olarak kullanılırken, Almanya’da “milliyetçiliğe karşı duran”, “endüstri devrimini ve modernizmin<br />

sosyalist beklentilerini” temsil eden bir biçimsel ifade taşıyorlardı (128). Aynı şekilde, bahçeşehir<br />

modeli de yükselen milliyetçi duygularla eşleştirilmişti (144). Dolayısıyla, erken Cumhuriyet döneminde<br />

yabancılaştırıcı çevirilere rağbet vardı ama hâkim güçlerin pompaladığı ideolojilere hizmet<br />

etmeleri bu çevirilere eklenen bazı öğelerle sağlanıyordu. Diğer yandan bariz bir biçimde<br />

evcilleştirici olan çeviriler ise tepki görüyordu.<br />

Sonuç olarak, Akcan’ın çeviri kuram ve kavramlarını mimari örneklerle sorgulayıp tartışması, hiç<br />

kuşkusuz bu kuram ve kavramlara yeni bir boyut katmıştır. Akcan’ın mimaridan verdiği örnekler,<br />

benzeştirici ve yabancılaştırıcı çevirilerin etkilerinin önceden kestirilebilir olmadığını göstermesi<br />

açısından önemlidir. Çeviri etiğiyle ilgili olarak ise; kültürel emperyalist amaçlardan arınmış bir çeviri<br />

eyleminde karşılıklı olarak iki tarafın da yenilenip zenginleştiği bir tutum olarak “kozmopolit<br />

etiği” (404) önermesi de çeviribilim alanına bir katkı olarak değerlendirilebilir. Dolayısıyla, başta<br />

sözünü ettiğimiz disiplinlerarasılık, yani farklı disiplinlerin birbirinden beslenmesi ve yararlanması<br />

ve disiplinler arasındaki diyalog, bu kitapta olduğu gibi, etkileşime giren disiplinlerin zenginleşmiş<br />

olarak çıktıkları bir süreç olabilir. Akcan, çeviri kavram ve kuramlarından yararlanarak mimari etkileşime<br />

farklı bir bakış açısı getirmiş ama aynı zamanda bu kavram ve kuramların mimariye uygulanması<br />

sonucunda çeviri kavramları da yeni boyutlar kazanmıştır.<br />

Dipnotlar:<br />

(1) Akcan, Esra (2009). Çeviride Modern Olan. İstanbul: YKY Yayınları.<br />

(2) Akcan, kitapta kullandığı çeviri kavramlarına Türkçede son derece isabetli karşılıklar bulmuş;<br />

Translation Studies’i de Çeviribilim olarak değil, çeviri çalışmaları olarak çevirmiştir ki, ben bunun<br />

da isabetli bir karşılık olduğunu düşünüyorum. Ancak bu tartışma ayrı bir yazıda ele alınacak bir<br />

konudur.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!