25.01.2017 Views

ibn-i Haldun - Mukaddime 2

ibn-i Haldun - Mukaddime

ibn-i Haldun - Mukaddime

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ON YEDİNCİ FASIL<br />

Tasavvuf tlmi Hakkında<br />

Bu ilim, ümmet içinde sonradan ortaya çıkmış ilimlerden biridir ve aslı şudur: Aslında<br />

tasavvuf ehlinin tutmuş oldukları yol, sahabe, tabiin ve onlardan sonra gelen ümmetin<br />

selefi ve büyükleri tarafından hiçbir zaman terk edilmemişti. Bu yolun temeli ibadetlere<br />

kapanıp tamamen Allah'a yönelmek, dünyanın geçici nimetlerinden, süs ve ziynetinden<br />

yüz çevirmek, insanların genelinin yöneldikleri zevklere, lezzetlere, mal ve makama<br />

sırt çevirmek, halvet ve ibadete çekilmek için insanlardan uzaklaşmaktır. Evet, sahabe<br />

ve onlardan sonraki selef döneminde bu hal genel bir durumdu. Sonra (hicri) ikinci<br />

yüzyıldan itibaren dünyaya ve dünya malına meyletmeler yaygınlaşınca ve insanlar<br />

dünya işlerine dalınca, eskisi gibi ibadetlere yönelenlere sıifiye ve mutasavvıfa isimleri<br />

verildi.<br />

Kuşeri şöyle diyor: Ne Arapça iştikak (kelimenin kökünden başka kelimeler türetmek)<br />

kuralları ve ne de kıyas (kelimenin belli kalıplar içinde oluşu) bu ismin (sıifiye)<br />

hangi kökten geldiğine işaret etmiyor. Görülen o ki, bu bir lakaptır. Bu ismin "safa" ( temiz,<br />

safi olmak) veya "sıfa" dan türetilmiş olduğu görüşü ise kıyas açısından çok uzak bir<br />

ihtimaldir. Bazıları da demiştir ki: Bu kelime (yün anlamına gelen) "sıif"tan türetilmiştir.<br />

Çünkü yünden yapılmış (kaba) elbiseler giymek onlara özgü bir şeydir. Ben derim ki:<br />

Eğer bu ismin türetilmiş bir kelime olduğu söylenirse, en uygun olanın "sıif" kelimesinden<br />

türetilmiş olacağıdır. Çünkü onlar genellikle, gösterişli elbiseler giyen insanlara muhalefet<br />

etmek için yünden yapılmış (kaba) elbise giyerler.<br />

Zühd yolunu tutup insanlardan uzaklaşma ve kendini ibadete verme bu kimselere<br />

özgü bir durum haline gelince, bazı halleri idrak etmek de onlara özgü hale geldi. Bunun<br />

sebebi şudur: İnsanı insan yapan ve diğer canlılardan ayıran husus idrak edebilme<br />

yeteneğidir. İnsanın idraki ise iki çeşittir: Birincisi, yakin (kesinlik), zan, şek ve vehim gibi<br />

farklı derecelerdeki ilimleri ve bilgileri idrak etmesidir. İkincisi, sevinç, hüzün, sıkıntı,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!