11.04.2018 Views

atailke

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Ders Notları<br />

Öğr. Gör. Ali YAYLA<br />

olan güvenini, Türk Milletinin büyüklüğünü her fırsatta ifade<br />

etmekten de geri durmaz. (Bakınız: Onuncu Yıl Nutku). Atatürk<br />

Türk milletini kederde, tasada, kıvançta bir bütün olarak<br />

görür. Milletin bütün fertleri kaynaşmış bir bütündür ve<br />

ayrılık kabul etmez. Milleti kaynaştırmanın esas olduğu Atatürk<br />

milliyetçiliğinde bunu sağlayacak olan demokrasidir. Bu<br />

sebeple Atatürk’ün milliyetçilik anlayışı her türlü dikta yönetimlerine<br />

de karşıdır. Bu ilke doğrultusunda;<br />

a. Türk vatanı düşmandan kurtarılmış,<br />

b. Türk Tarih ve Türk Dil Kurumları kurulmuştur.<br />

c. Laik bir milliyetçiliği esas almıştır.<br />

3. Halkçılık: Halk, bir toplumu oluşturan her meslek ve her<br />

sosyal gruptan insanların tamamıdır. Bu ilke hem cumhuriyetçilik,<br />

hem de milliyetçilik ilkelerinin zorunlu bir sonucudur.<br />

Çünkü; cumhuriyet rejiminde halk, kendi yöneticisini<br />

kendi içinden seçer ve ortak geçmiş ve geleceğe topluca bağlanır.<br />

Gerçek halkçılık hiçbir politik ya da toplumsal gruba<br />

ayrıcalık tanımaz. Sınıf mücadelesini değil, bunların dengesini<br />

gözetir. Cumhuriyet döneminde özellikle tıp ve tarım<br />

alanındaki çalışmalar, hizmeti halkın ayağına götürmeyi ilke<br />

olarak benimsediğinden halkçılık ilkesi doğrultusunda yapılan<br />

inkılâplardandır.<br />

4. Lâiklik: Din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasından<br />

ziyâde, bu iki kurumun birbirlerinin alanlarına girmemesidir.<br />

Lâik sistemde din bir vicdan konusudur. Bu sebeple<br />

lâiklik dini reddetmez, aksine dini toplumların kaynaşmasında<br />

önemli bir etken olarak görür. “Tanrı birdir, büyüktür.<br />

Bizim dinimiz en mâkûl dindir” diyen Atatürk, dinsiz de değildir.<br />

Din ve dinî duyguların politik amaçlar uğruna kullanılması<br />

Lâiklik anlayışına aykırıdır. Herkes serbestçe dinleriyle<br />

ilgili ibâdetlerini yerine getirebilir ancak, bunu siyâsete<br />

âlet edemez. Devlet inançları dolayısıyla kimseye ayrıcalık<br />

tanımayacağı gibi, fertler de birbirlerinin dinî inançlarına<br />

saygılı olmak zorundadır. Laiklik kavramı, eski Yunanca’dan<br />

gelmekte ve laikus din adamı olmayanları ifade etmektedir.<br />

Bu anlamda laikliğe, din adamlarının yönetmediği devlet düzeni<br />

de diyebiliriz. Laiklik, devletin dinî kurallara göre değil<br />

Sayfa 130 / 174

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!