08.08.2013 Views

Din Sosyolojisi - Anadolu Üniversitesi

Din Sosyolojisi - Anadolu Üniversitesi

Din Sosyolojisi - Anadolu Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ilişkileri ve etkileşiminin din sosyolojisi bakımından analizi konulu 1979<br />

tarihli doçentlik çalışması “Erzurum ve Çevre Köylerinde <strong>Din</strong>i Hayat” adı ile<br />

basılmış olup; dini yaşayışı sosyolojik incelemenin ilk bilimsel örneklerinden<br />

biridir. Bu eser, deneysel özel din sosyolojisi araştırmalarına öncülük etmiş<br />

ve bu geleneğin oluşmasına büyük katkı sağlamıştır.<br />

Yukarıdaki tarihi süreçte ana hatlarıyla serüveni verilmeye çalışılan din<br />

sosyolojisi neredeyse 1980’li yıllara kadar tanınma sorunu yaşamış, hak ettiği<br />

ilgiyi görememiştir. Daha sonra İlahiyat Fakültelerinin çoğalması, çok sayıda<br />

akademisyenin tez çalışmaları ve lisansüstü (yüksek lisans – doktora) eğitim<br />

imkanının yaygınlaşması din sosyolojisi bilim dalında teorik ve deneysel<br />

araştırmalarda da göreceli bir artışa neden olmuş, önceki yıllara göre<br />

olağanüstü bir ilgi görmeye başlamıştır. Bu dönemde İlahiyat Fakültelerinde<br />

çok sayıda din sosyologu yetişmiştir.<br />

Muhakkak Türkiye’de din sosyolojisi ile ilgili çalışmalar bunlarla sınırlı<br />

değildir. İlahiyatın dışında farklı alanlardan hareketle din sosyolojisine katkı<br />

sağlayan çok sayıda düşünür / bilim insanının bu alanda özgün çalışmalar<br />

yaptıkları, hatta farklı yaklaşım biçimleriyle din sosyolojisine yeni açılımlar<br />

kazandırdıkları da görülmektedir. İlk akla gelen isimler olarak, Sabri F.<br />

Ülgener (1911–1983), Amiran Kurktan Bilgiseven (1926–2005), Mümtaz<br />

Turhan (1908–1968), Erol Güngör (1938– 1983), Şerif Mardin (1927–),<br />

Baykan Sezer (1939–2002) gibi isimler sayılabilir. Yeni isimlerin katılımıyla<br />

bu alana duyulan ilgi her geçen gün giderek artmakta olup, şimdiden çok<br />

renkli, zengin bir literatür oluşmaya başlamıştır. <strong>Din</strong> sosyolojisinin yüzyılımızın<br />

en önemli sosyal bilimleri arasında yer alacağı anlaşılmaktadır ki<br />

Türkiye de bundan payını almakta, dinin sosyal bilimciler tarafından daha<br />

geniş biçimde araştırıldığı görülmektedir. Bu ilginin din sosyolojisi çalışmalarına<br />

da yani açılımlar, yaklaşımlar kazandıracağı açıktır.<br />

Şimdi, yukarıdaki isimlerden birkaçını örnek olarak kısaca tanıtarak<br />

ünitemizi sonlandıralım.<br />

Weber’in ülkemizdeki temsilcisi sayılan ve asıl ilgi alanı ekonomi olan<br />

Sabri F. Ülgener, ‘iktisat zihniyeti’ adını verdiği bir tutum ahlakından söz<br />

etmektedir. Bu ahlakın oluşmasında dinin işlevini açıklıyor olması, onu din<br />

sosyolojisi yapmaya yöneltmiştir. Ülgener’in konumuzla ilgili eserleri<br />

arasında, Darlık Buhranları, İktisadi Çözülmenin Ahlak ve Zihniyet Dünyası,<br />

Zihniyet ve <strong>Din</strong>: İslam, Tasavvuf ve Çözülme Devri İktisat Ahlakı gibi çalışmaları<br />

sayılabilir. Ona göre, toplumsal oluşum ve dönüşümün başlangıçlarında<br />

önemli ölçüde dinden kaynağını alan bir ‘iktisat ahlakı’ vardır.<br />

Tamamen değerlerle yüklü bu iktisat ahlakı, coğrafi, ekonomik, sosyo–kültürel<br />

ilişki biçimleri ve siyasal yapılanma bileşkesinde yeni bir şekil alır ki<br />

buna ‘iktisat zihniyeti’ denir. Bu artık salt bir dini ahlak değildir; toplumsal<br />

şartların etkisinde yeniden oluşmuş bir tutum ahlakıdır. Ancak gelinen<br />

noktanın kökleşmesinde dinin önemli bir işlevi olduğu için bu algılayış<br />

biçimi de bütünüyle dinin bir görüşü sanılır. Ülgener, çalışmalarında İslam<br />

dünyasının sorunlarını, tarihi gelişimi içinde dinle bağlantılı bir zihniyet<br />

olgusuyla çözmeye çalışmıştır.<br />

Erol Güngör ise, ağırlıklı olarak kültür ve sosyal değişme konularını<br />

işlediği diğer eserleri yanında özellikle ‘İslam’ın Bugünkü Meseleleri’ ve<br />

‘İslam Tasavvufunun Meseleleri’ adlı çalışmalarında din sosyolojisi ile ilgili<br />

konulara geniş yer vermektedir. Avrupa ve Amerika için Sovyet tehdidinin<br />

ortadan kalkması durumunda, İslam dünyasındaki gelişmelere karşı Batı’nın<br />

tavrının daha olumsuz olacağını belirten Güngör, böylece, bugün Batı’nın<br />

48

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!