Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
YA KI N TA Rİ HİN GERÇEKLERİ<br />
görevlendirilen yakın arkadaşı bile işin nereye gittiğini fark<br />
edemedi. Mesela Makbule Hanım en başında icazetle o tarafa<br />
katılmıştır. Fakat kendisini o kadar kaptırmış ki bir süre<br />
sonra Yalova köylerinde rejim aleyhine "Din ortadan kalktı"<br />
tarzında konuşmaya başlamış. Burada iş çok tatsız bir aşamaya<br />
ulaşmıştır. "Kendi kurdurduğumuz ve göz yumduğumuz<br />
partiye karşı daha toleranslı davranmamız gerektiği söylendiği<br />
halde" Kılıç Ali, Ali Çetinkaya gibi isimler bu partinin<br />
arkadaşlardan birine görev olarak verildiği düsturunu ve<br />
mutabakatını unutarak alenen saldırıya geçmiş ve Ali Fethi<br />
Bey'i hıyanetle suçlamaya başlamışlardı. Şüphesiz bu, çok<br />
yaralayıcı bir durum teşkil ediyor. Böylece bu deney de iyi<br />
sonuçlanmıyor, ta 1946 yılına kadar. . .<br />
Atatürk' ün bu çok partili düzene geçiş için yaptığı denemelerle<br />
ilgili çeşitli teoriler var. Mesela bunu ülkede kimler<br />
kendisinin yanında, kimler ona karşı bunu görmek ve karşı<br />
olanlara karşı tedbir almak için yaptığını söyleyenler var.<br />
Çok yuvarlak bir yaklaşım bu ... Yani "Kim yanımda<br />
kim değil, açığa çıksın da göreyim" gibi çocuk oyuncağı<br />
işler değil bunlar. Bugün İstanbul'da otuz bin polis var, onu<br />
da az buluyoruz. O günkü Türkiye'de kaç polis var biliyor<br />
musunuz? Genel nüfus on yedi milyon ve polis sayısı dokuz<br />
bin civarında ... Bu insanlar kurmay kafasıyla bu işi daha iyi<br />
görürler, bazı deneylerin şakası yoktur. O yüzden bu söylemler<br />
kahvehane tabirleridir demek amiyane olmaz. Eğer<br />
iddia edilen şekilde olsaydı onu anlamak için şüphesiz başka<br />
yöntemler vardır.<br />
Kendisi hakikaten Batı demokrasilerinin safında görülmek<br />
istemiş. Öncelikle 1924'te Bacı demokrasisi dediğimiz şey<br />
99