You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
YA KI N TA Rİ H İN GERÇEKLERİ<br />
ile geçinen, mevsim-i şitada büyük yakacak sıkıntıları yaşayan<br />
ve bu işin mesuliyetinin İstanbul kadısına, hatta ondan<br />
da ziyade sadrazama ait olduğu yerdir. Öyle bir durum ki<br />
sadrazam ekmekçi, fırıncı tefrişi yapar, şiddetle narh konur.<br />
Aslında böyle bir şehirde insanlar daha sert, daha cimridir.<br />
Daha zor koşullarda yaşarlar ama öbür tarafıyla da buranın<br />
bir payitaht olduğu gerçeği yatmaktadır. Kendine has bir dili,<br />
nezaketi ve zarafeti vardır. Ben bunu l 950'lerde gördüm.<br />
Zaten bilindiği üzere 1950'ler Türkiye'nin zenginleşmeye<br />
başladığı bir dönemdir. Daha evvel de Tanzimat döneminde<br />
bu bahsettiğim sıkıntılar ortadan kallunıştı. Ekmek ve et<br />
dışında narh kaldırılmıştı mesela. O zaman demek ki artık<br />
birtakım sebze meyve bulunabilmekle birlikte kolay da nakledilebiliyordu.<br />
Hele Sultan Abdülhamit devrinde rahatlık<br />
başladı; çünkü Anadolu Demiryolları yapıldı. O dönemde<br />
şehre Rumeli' nin ve Anadolu' nun buğdayı, zenginlikleri, eci,<br />
meyvesi ve sebzesi aktı. Bunun da etkisiyle dönem bir ucuzluk,<br />
bolluk devriydi. Bilhassa Fatih'te, şimdi içinde bulunduğumuz<br />
Vefa semtinde, insanlar yiyecek ve giyecek sıkıntısı<br />
çekmezdi. Onun için orta ve alt-orta sınıf ahalisi Hamidiye<br />
devrinin İstanbulu'nu bolluk ve adalet devri olarak hatırlar.<br />
Bunun böyle olduğunu unutmamak gerekir. Mühim olan<br />
yaşamdır, yani kitle doyuyor muydu? İstanbul her zaman için<br />
sübvansiyonu olduğu kadar sıkıntısı da olan bir şehirdir. Fakat<br />
şehir maalesef 1960'tan sonra süratle bozulmaya başladı.<br />
Bugün bu büyük göçün, büyük bozulmanın başlamasından<br />
aşağı yukarı yarım asır geçti ve bu daha ne kadar devam<br />
eder bilmiyorum. Biraz daha devam ettiği takdirde şehir<br />
çamamıyla ölecektir ve bu ölüm tamamen şekil ve bünye<br />
215