Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet EÅitsizliÄi
Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet EÅitsizliÄi
Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet EÅitsizliÄi
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Büyümeye rağmen, işsizlik oranını aşağı çekebilecek düzeyde istihdam yaratılmasa da bu gelişme<br />
'verimlilik artışı' olarak olumlanmaktadır 105 . Verimlilik artışından kasıt, aynı işi, aynı ürünü, daha az<br />
personelle üretme, dolayısıyla kişi başına katma değeri artırmadır. Verim artışı işverenlere dış pazarlarda<br />
rekabet gücü sağlar ama işçiler açısından iki olumsuz yanı vardır. İlk olarak, aynı ürün ya da hizmet,<br />
daha az sayıda işçiyle üretilince işverenin yeni istihdam yaratmasına gerek kalmaz 106 . "İşverenler,<br />
talepteki belirsizliklere ve dalgalanmalara çalışmanın yatay (istihdam) boyutunda değil, dikey (çalışma<br />
saatleri) boyutunda ayarlamalar yaparak cevap verirler" 107 . Bu da iş arayanlar için iş bulabilecekleri iş<br />
yerlerinin sayısının azalması demektir. İstihdam yaratılabilmesi ancak orta vadede talebin artış eğilimi<br />
istikrar kazandığı zaman mümkün olabilmektedir.<br />
Bölüm 2.1.9'da 'ticaret, lokanta ve oteller' sektöründe 2000–2006 yılları arasında kadın istihdamında<br />
oldukça önemli bir artışa dikkat çekilmişti. Tablo 19, Türkiye'de turizm sektöründe, 1990'lı yıllarla<br />
kıyaslandığında, dalgalı da olsa bir yatırım artışı olduğuna işaret etmektedir. Turizm sektöründe<br />
kaydedilen bu yatırım artışının, kadınlar için istihdam olanakları yaratmış olduğu sonucu<br />
çıkarılabilir. Bu sonuca hem kentler hem de kırsal bölgelerde ticaret lokanta ve otel alt sektöründe<br />
kadın istihdam oranındaki artışa bakarak da ulaşılabilir 108 .<br />
Yine Tablo 19'dan hizmetler sektöründeki sabit sermaye yatırımlarının 2001 krizi öncesi yatırım<br />
seviyesinden düşük kaldığı görülmektedir. Bölüm 2.1.9'da işaret edildiği gibi kentlerde, toplum hizmetleri<br />
alt sektöründe kadın istihdamının %35,7'den %33,8'e doğru düşmesinin bir nedeni hizmetler<br />
sektöründeki bu yatırım azlığı olabilir.<br />
Buraya kadar, Türkiye ekonomisinin istihdamsız bir büyüme örüntüsüne sahip olduğu tartışıldı. İstihdamsız<br />
büyüme, demografik değişmeler ile birlikte gelecekte işsizlik sorununun Türkiye'nin<br />
en önemli sorunu olacağını işaret etmektedir. 2010 yılına kadar yapılan tahminlere 109 göre, hem<br />
erkek hem de kadın tarım dışı işgücünde çok ciddi artışlar olacaktır. Daha uzun erimli kestirimler yapan<br />
araştırmacılar, çalışabilir yaştaki nüfusun, toplam nüfus içindeki oranının sürekli arttığını ve bu artışın<br />
2025 yılına kadar süreceğini göstermektedir 110 . Bu tahminler Türkiye'nin halen yaşamakta olduğu<br />
demografik geçiş sürecinde en zor döneme girildiğini göstermesi açısından önemlidir.<br />
105 Bu durum, Dünya ekonomileri için de söz konusudur; son on yıl içinde ülke ekonomilerinde ekonomik büyüme, daha çok<br />
üretkenlik artışları ve giderek daha az istihdam artışları ile temsil edilir olmuştur. İşgücü üretkenliği (birikimli olarak) %26<br />
oranında artarken, aynı dönemde ancak %16,6'lık bir istihdam artışı yaratılabilmiştir. Bağımsız Sosyal Bilimciler, 2007:34.<br />
106 İmalat sanayinde verimlilik artışının istihdamda yeterince artışa neden olmadığını gösteren örnekler vardır. Örneğin Petrol-İş<br />
tarafından yapılan bir çalışmada, 2001–2003 yılları arasında imalat sanayinde katma değer artışının %16'yı geçtiği,<br />
ancak çalışan sayısındaki artışın %4,8'de kaldığı gösterilmektedir. Kadınların çalıştığı önemli imalat sanayi alt dallarından<br />
biri olan gıdada verimlilik artışı %19'a yakınken çalışan sayısında artış yaşanmamıştır. TV seti üretiminde katma değer<br />
artışı %51 iken çalışan sayısındaki artış %41 dir. Petrol-İş, 2004: 30.<br />
107 Tunalı, 2004:102.<br />
108 Kentlerde bu alt sektörde kadınların işgücüne katılım oranı, 2000 yılında %16,4'ten 2006 yılında %19,7'ye, kırsal bölgelerde<br />
ise 2000 yılında %1,3'ten 2006 'da %4,6'ya yükselmiştir. bkz. Bölüm II.1.9. Bu alt sektördeki artışın bir nedeninin de<br />
ticaret ile ilgili işyerlerinde, otellerde ve lokantalarda bir takım işleri kadınların yapabileceği, onlara uygun işler olduğuna<br />
dair yargının güçlenmesi ve bu tür işyerlerinin kadınları istihdam etmeye daha olumlu bakmaları olabilir.<br />
109 TÜSİAD, 2002: 44, 60–62.<br />
110 Ankara Ticaret Odası, 2007. ATO İstihdam Raporuna göre, "çalışabilir yaştaki nüfus" olarak tanımlanan 15–64 yaş arası<br />
nüfusun, toplam nüfus içindeki payı 2006 yılı itibariyle %66'ydı. Yapılan nüfus kestirimlerine göre bu oran 2010 yılında<br />
%67'ye, 2025 yılında ise %69'a çıkacaktır.<br />
170