13.04.2014 Views

Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

zemin hazırlayan süreçte BM-Ekonomik ve Sosyal Konseyi (ECOSOC), 1990'da, % 30 kadın temsilinin<br />

asgari temsil eşiği olarak benimsenmesini bütün üye ülkelerden istemiştir. BM-Kadının Statüsü Komisyonu<br />

1995'ten itibaren bu hedefin dünya çapında uygulamasını izlemeye ve desteklemeye başlamıştır.<br />

Bu çabalar sonucu, 1995'te dünya parlamentolarında kadınların oranı %10 iken bugün bu oran %17'ye<br />

çıkmıştır 75 .<br />

7.1. Kota Politikalarının Özellikleri<br />

Kota seçmenin iradesine değil, aday belirleme süreçlerine müdahaledir. <strong>Cinsiyet</strong> kotaları<br />

sadece kadınların eksik temsil sorununun sonuçlarını, yani 'semptom'ları düzeltir, buna yol<br />

açan nedenleri doğrudan düzeltmez. Dünyada mevcut seçim sistemlerinin çoğunda adaylar doğrudan<br />

seçmen tarafından seçilmezler; adaylar önceden siyasal partiler içindeki seçici mekanizmalar<br />

tarafından belirlenir ve seçmene sunulur; seçmen kendine uygun bulduğu adayı seçer. Siyasal partiler<br />

içinde, aday seçici mekanizmalarındaki kadınları eleyen 'cinsiyetçi bakış'ı aşmak, kota politikalarının<br />

asıl amacıdır. <strong>Cinsiyet</strong> kotası sayesinde, kadın adayların siyasal partilerin aday belirleme süreçlerinde<br />

ortaya çıkan 'cinsiyet ayrımcı' elemeyi aşarak doğrudan seçmen tarafından değerlendirilmesi sağlanır.<br />

Kota politikalarının başarısını sağlayan faktörler arasında en etkilisi; iktidar partisinin ya<br />

da önde gelen önemli partilerin kendi iradeleri ile kota uygulamasıdır (Örneğin Güney Afrika<br />

Cumhuriyeti'nde demokrasiye dönüş döneminin kurucu partisi Afrika Ulusal Kongresi'nin yaptığı gibi).<br />

En olumsuz faktör ise, kadınların eşit katılımını önemsemeyen, gerekli görmeyen ya da açıkça karşı<br />

olan muhafazakâr partilerin iktidarda olduğu dönemlerde gerçekleştirilen zorunlu kota uygulamasıdır.<br />

Böyle bir durumda iktidardaki parti, sıkı sıkıya denetleyebileceği kadınları kota listelerinden aday gösterecek<br />

ve seçildikten sonra da kadın politikacıların kadın hakları örgütleriyle yakın ilişki kurmasına<br />

ve kadın sorunlarının siyasal karar süreçlerinde temsiline karşı ciddi direnç gösterecektir. Böyle bir<br />

durumda kotadan seçilmiş kadın politikacılar ile kadın hakları savunucuları arasında ciddi gerilimlerin<br />

yaşanması kaçınılmaz hale gelebilecektir.<br />

7.2. Farklı Ülke Koşulları ve Farklı Kota Deneyimleri<br />

Dünyada kadınların siyasal kararlara katılımı ve eşit temsilini gerçekleştiren ülkelere baktığımızda<br />

birbirinden farklı iki tür deneyimin var olduğunu görürüz. Birincisi, büyük ve önemli<br />

siyasal partilerin, kadınların katılımını arttırıcı politikaları kendiliğinden uygulamaya başlamaları sonucu,<br />

zaman içinde kadınların katılım oranının yavaş yavaş artışının gerçekleştirilmesidir. İkinci yol<br />

ise, böyle bir değişimin gerçekleşmediği ülkelerde sorunun hızlı ve geri dönüşsüz çözümü için kota<br />

politikalarının uygulanmasıdır 76 .<br />

75 Dahlerup, 2005; 18.<br />

76 Dahlerup ve Freidenvall, 2005: 26-48.<br />

258

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!