13.04.2014 Views

Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Tablolardaki verilerden görüldüğü üzere, yerel meclislerde kadın oranı ortalaması Avrupa'da %24,<br />

Orta Amerika'da %24, Latin Amerika'da %26, Afrika'da %30 ve Türkiye'de ise %2,5'tir.<br />

Türkiye'de yerel seçimlerde, 1999'dan 2004'e kadınların siyasal temsilindeki artışa bakarsak değişimin<br />

çok küçük olduğunu görürüz. 3.225 belediye başkanından yalnızca 18'i (%0,6) kadındır ve bunlar<br />

içinde yalnızca Tunceli il merkezidir. Belediye meclislerindeki temsil oranı, on yıllardır ilk kez olarak<br />

%2'nin üzerine çıkmış olsa da, sadece %2,5'tan ibarettir. İl genel meclislerinde ise çok daha düşük bir<br />

oranla (%1,7) karşılaşırız.<br />

2004 yerel seçimlerinde seçim kazanan 18 kadın belediye başkanından 1'i il, 5'i ilçe, 12'si belde<br />

belediye başkanıdır.<br />

Partilere göre dağılıma baktığımızda ise; 9 belediye başkanı DTP'den, 5 belediye başkanı CHP'den, 2<br />

belediye başkanı AKP'den, 1 belediye başkanı SHP'den ve 1 belediye başkanı DYP'den seçilmiştir 27 .<br />

5.2. Türkiye'de Kadınların Yerel Siyasete Katılımına İlişkin<br />

Özellikler<br />

Türkiye'nin son yüzyıl içindeki siyasal rejiminin şekillenmesinde, 'merkeziyetçi' otoritenin öncelikli<br />

ve üstün konumu titizlikle korunmaya çalışılmıştır. Siyasette 'merkezin ağırlığının korunması'nı bir tür<br />

'rejimin bekası' sorunu olarak gören siyasal çevrelerin süregelen 'siyasal ağırlığı' nedeniyle yerel yönetimlerde<br />

demokratik katılım dinamiklerini destekleyici uygulamalara yeterli özen ve dikkat gösterilmemiştir.<br />

Yerel düzeydeki siyasetin sürekli ulusal düzeydeki siyasetin vesayetinde kalması, yerel siyasette<br />

ulusal siyasetin uzantısı olan gündemlerin egemenliğini kaçınılmaz kılmaktadır. Bu özellik, kadınların<br />

yerel siyasal katılım fırsatlarına kolay ulaşımını engellemektedir.<br />

Türkiye'de yerel yönetimlerin karar organlarının erkeklerin egemenliğinde oluşu, yerel siyasette<br />

egemen grupların büyük ölçüde imar, arsa, kentsel altyapı, vb. sorunlarla uğraşan ticaret, rant ve müteahhitlik<br />

çevrelerinin etkisinde oluşuyla yakından bağlantılıdır. Bu özellik Türkiye'de yerel siyasetin<br />

kadınların gereksinmelerine yeterince duyarlı olmasını engellemektedir. Yerel siyasetçilerin "her mahalleye<br />

bir spor sahası yaptık" diye savundukları hizmetin, çoğu kez, erkekler için futbol halı sahası<br />

olduğu gerçeğiyle karşı karşıyayız. Mahalle pazarı deyince satıcı esnafın mal satışını düzenlemekten<br />

öte bir fikri olan yerel politikacı bulmak oldukça zordur. Oysa mahalle pazarının müşterileri olan kadınların<br />

ulaşım ve alışveriş sırasında yaşadıkları sorunların çözümü de yerel siyasetin görevidir.<br />

Ailelerinin ve yakın çevrenin bakım ve idaresi sorumluluğunu taşıyan kadınları, mahallenin çöpü,<br />

çocukların güvenliği, sokakların aydınlatılması, çocuk oyun alanlarının ve yeşil alanların korunması,<br />

sokakların temizliği, gıda sağlığı ve çocuk eğitimi gibi konular yakından ilgilendirmektedir. Gerekli<br />

yerel hizmetlerin ne olduğunu tanımlayabilecek, talep edecek ve yararlanacak vatandaşların<br />

başında gelen kadınların, çelişkili biçimde yerel hizmetlerle ilgili kararlara katılımı çok sı-<br />

27 KA-DER, 2007; 14.<br />

237

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!