18.01.2015 Views

58-Soyutlama-acisindan-postmodern-edebiyat-ile-meddah-karagoz

58-Soyutlama-acisindan-postmodern-edebiyat-ile-meddah-karagoz

58-Soyutlama-acisindan-postmodern-edebiyat-ile-meddah-karagoz

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sanatçının bir bakıma dış gözlemden ayrılıp iç gözleme geçerek kendine yöneldiğini,<br />

böylece soyut sanatın dışavurumculuğun gelişimi sonucu ortaya çıkmış olduğunu<br />

söylemiş 79 , soyut sanat <strong>ile</strong> figüratif olmayan sanatı birbirinden ayırmıştır:<br />

“(…) Eski çağlardaki şematik figür konstrüksiyonunu çağımız yapıtının<br />

yapısal konstrüksiyonuna benzetmek doğru olmamaktadır. (…) Çağımızın doğa<br />

biçimlerinden hareket ederek biçimlendir<strong>ile</strong>n soyut yapıtları, giderek doğadan<br />

hareket etmeden oluşturulan bir anlayışa vardığını anımsamak yanlış olamaz.<br />

Non-figüratif denen bu yeni anlayışın hiçbir kavrama ve sembolleştirmeye<br />

dayanmadığını bilmekte yarar vardır.” 80<br />

Joseph-Em<strong>ile</strong> Müler ise sanatçının, “kendisini, dış realiteyi tasvir etmek<br />

suretiyle ifade etmesini ve şekle (Figüre) bağlı kalmasını isteyen bir sanat eğilimi<br />

olan “Figüratif Sanat”ın tam karşısında bulunan ‘Non-figüratif Sanat’, bu<br />

karşıtlığıyla ‘soyut sanat’ olarak da adlandırılmaktadır” açıklamasını yapmıştır. 81<br />

Cahit Kınay da bu sanata “non-objektive, non-figürative ve hatta betimlemeye<br />

yabancı anlamında non-representative” dendiğini fakat hiç birinin tam karşılığı<br />

olamadığını belirtmiştir. 82 Bu tartışmanın dışında, daha genel bir açıklama yapmış<br />

olan biri de Đsmail Tunalı’dır:<br />

“Bu geniş sanat görüşü içinde, hepsi de soyut olan Der Blaue Reiter,<br />

Kübizm, Non Figürative, Konstruktivizm ve Suprematizm gibi çeşitli anlayışlar<br />

yer almaktadır. Bu anlayışlar gerçi birbirinden farklıdır, ama, onlar bir ortak<br />

noktada birleşirler: hepsi soyuttur ve soyut olma prensibine bağlıdır. Bu çeşitli<br />

soyut anlayışları birleştiren bu soyutluk ilkesi, onların var olan, tabiat ve<br />

nesneler karşısında aldıkları tavrı, nesneleri kavrayışını, yani obje yorumunu<br />

ifade eder.” 83<br />

“Obje yorumu” deniliyorsa, bunun “soyut sanat”taki karşılığının da<br />

açıklanması gerekmektedir. Soyut sanat alanında ürün veren sanatçılar biçim, çizgi<br />

ve renkleri doğa biçimine ve rengine uyumlu olarak aktarmazlar. Doğa biçim ve<br />

renginde istediğini, beklediğini bulamayan sanatçı, kendi iç yaşantısını yansıtan bir<br />

anlatıma, biçimlemeye başvurur. Eskinin sanatsal kalıplarında bulunan belirli bir<br />

biçim, belirli bir figür ve renk alışkanlığına karşı çıkan sanatçı, kendi iç<br />

79 TURANĐ, Adnan, Çağdaş Sanat Felsefesi, Remzi Kitabevi, Đstanbul, 1999, s. 81.<br />

80 TURANĐ, Adnan, Çağdaş Sanat Felsefesi, Remzi Kitabevi, Đstanbul, 1999 s. 97.<br />

81 MÜLER, Joseph-Em<strong>ile</strong>, Modern Sanat, (Çev. Mehmet Toprak), Remzi Kitabevi, Đstanbul, 1972,<br />

s.s. 74-75 .<br />

82 KINAY, Cahit; Sanat Tarihi, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1993, s. 266.<br />

83 TUNALI, Đsmail, Estetik Beğeni, Say Yayınları, Đstanbul, 1983, s. 112.<br />

25

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!