58-Soyutlama-acisindan-postmodern-edebiyat-ile-meddah-karagoz
58-Soyutlama-acisindan-postmodern-edebiyat-ile-meddah-karagoz
58-Soyutlama-acisindan-postmodern-edebiyat-ile-meddah-karagoz
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
hatırlanırsa, Brecht’in oyunları ve uygulamalarının “soyutlama yöntemi”ni kullandığı<br />
saptaması yanlış olmayacaktır.<br />
III.E. Absürd Tiyatro ve <strong>Soyutlama</strong><br />
Brecht’in tiyatro kuramını oluşturmasında olduğu gibi “Absürd Tiyatro”<br />
anlayışının gelişmesinde de toplumsal ve ekonomik değerlerin çöküşü etkili<br />
olmuştur. Özellikle yaşanan savaşlar ve bu savaşların ardından insanoğlunun insansı<br />
değerlerinin kaybolması bu sanat anlayışının temelini oluşturmuştur.<br />
Önce Birinci Dünya Savaşı sonra ikincisi… ve yeri göğü sarsan, insan<br />
üzerindeki etk<strong>ile</strong>ri yıllarca süren atom bombası. Đnsanların birbirini suçlamaları,<br />
yargılamaları. Güvensizlik, <strong>ile</strong>tişimsizlik, yalnızlık. Đnsan için atom<br />
bombasından da tehlikeli olan iç dünyanın yitirilme tehlikesi. 263<br />
Gittikçe makineleşen dünyada özellikle büyük kentlerde birey doğadan,<br />
çevresindeki insanlardan, giderek kendi doğal varlığından kopmaya başlamıştır. Bu<br />
kopuş güvensizlik, <strong>ile</strong>tişimsizlik ve yalnızlık getirmiştir. “Absürd Tiyatro”nun<br />
doğuşuna ortam hazırlayan “Varoluşçuluk” felsefesi de insanın bu yeni durumundan<br />
doğmuştur. Đnsan değerleri aşınmış, güvensizlik, <strong>ile</strong>tişimsizlik, yabancılaşma<br />
sonucunda insansızlaşma ortaya çıkmış, dil ölü bir duruma gelmiştir. Đnsanlar<br />
arasında bağlantı kurulması olanaksızlaşmıştır ve insanlar istemeseler de<br />
yalnızlıklarının içine gömülmüşlerdir. “Saçma”nın insan hayatına girmesi de bu yolla<br />
olmuştur. Ancak “Varoluşçu” yazarlarla “Absürd Tiyatro” yazarlarının tiyatroyu<br />
kullanımı farklı olmuştur. Martin Eslin de “Varoluşçuluk” ve “Absürd Tiyatro”nun<br />
birbirlerinden kesinlikle ayrı tutulması gerektiğini vurgulamıştır. 264 “Varoluşçu”<br />
yazarlarda görülen sahneden seyirciye doğrudan göndermeler, “Absürd” yazarların<br />
kaçındıkları bir durumdur. “Absürd Tiyatro” yazarlarının “insana durumunu fark<br />
ettirme” tutkuları, hiçbir zaman oyun sonunda seyirciye yönelt<strong>ile</strong>n doğrudan<br />
gönderme ya da çözüm önerme biçimine dönüşmez.<br />
263 NUTKU, Özdemir, Dünya Tiyatro Tarihi, Cilt:2, Remzi Kitabevi, Đstanbul, 1993, s. 102.<br />
264 EASTERLĐNG, Anja, Shakespearean Parallels and Affinities with the Theatre of Absürd in<br />
Tom Stoppard’s Rosencrantz and Guildernstern are Dead, Umea University, Sweden, 1982, s. 5.<br />
87