14.01.2013 Views

türkiye cumhuriyeti çukurova üniversitesi sosyal bilimler ... - Kütüphane

türkiye cumhuriyeti çukurova üniversitesi sosyal bilimler ... - Kütüphane

türkiye cumhuriyeti çukurova üniversitesi sosyal bilimler ... - Kütüphane

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

870. Kimi ¡allâme-i @evâhirdür<br />

¡İlm-i bâ†ında kimi mâhirdür<br />

Yukarıdaki beyitler incelendiğinde aklın kendini tavsif ederken başta teşhis,<br />

kapalı istiare olmak üzere teşbih, telmih gibi sanatlara başvurduğu görülür. Ancak bu<br />

teşbih ve istiarelerde benzetme yönü, fiziksel özellikler değil, benzetilen varlık veya<br />

kavramın temsil ettiği mecazî niteliklerdir. Örneğin “»ân…âh-ı bedende bir pîrim”<br />

mısraında beden, akıl için bir ikamet yeri olarak görülürken bu ikamet yerinde akıl,<br />

“pir”e benzetilir. “Pir” teşbihinde benzetme yönünü fiziksel nitelikler değil, pirin sahip<br />

olduğu saygı görme, ehil olma, yetkili olma, yönetme vb. vasıflar oluşturur.<br />

Yukarıya alınmayan diğer beyitlerde de akıl, kendi yönetiminde olan “sem’<br />

(işitme), basar (görme), şemm (koklama), zevk (tatma), lems (dokunma), hiss (duygu),<br />

hayâl, vehm, hafıza ve mutasarrıf özelliklerini övüyor ve bunlar sayesinde tüm sırlara<br />

ulaşabildiğini dile getirir.<br />

Aşağıdaki beyitlerde kahramanlardan ilim, üstünlüğünü dile getirirken<br />

vasıflarını kendi ağzından anlatır. Aklın kendi vasıflarını dile getirdiği ilk beyitteki gibi<br />

ilim de kendi vasıflarını dile getirirken dür (inci) benzetmesini kullanır:<br />

959. Didi dürr-i bi√âr-ı el†âfem<br />

Kâşif-i sırr-ı keşf-i keşşâfem<br />

Bilgisinin derya gibi olduğunu belirterek aklın kendini vasfederken kullandığı<br />

dür-i musaffâyam tamlamasına ilim de başvurur:<br />

960. Fa≥l u dânişle mi&l-i deryâyem<br />

Gûş-ı hûşa dür-i mu§affâyam<br />

Arş minberlerinin vaaz vereni ve dinleyenlere safa bahşeden kürsünün öğüt<br />

vericisi olarak kendi vasıflarını dile getirir:<br />

961. Va¡z-gûy-ı menâbir-i ¡arşem<br />

Nâ§ı√-ı kürsi-i §afâ-ba«şem<br />

Maddî âlemin sırlarına vakıf olan ârif ve manevî âlemin hazinelerini bulan<br />

kâşif olduğunu belirtir. Ayrıca, ufuklar şehrinin en şöhretlisi ve o şehri nûruyla güneş<br />

gibi aydınlatan kişisi olarak kendini vasfeder.<br />

104

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!