11.07.2015 Views

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

CHP hükümetini düşürmek için TÜSİAD'ın yürüttüğü kampanya konusundaİshak Alaton, "komünizm tehlikesini bu kadar abartmaya gerek yoktu" dercesineEcevit'ten özür diliyor. Sermaye çevreleri kırmızıya benzeyen her şeyin"komünizm" olmadığını ve tehlike olarak görülmemesi gerektiğini keşfetmişbir tutum içinde hareket ediyor.Kuşkusuz bu değişim kendiliğinden olmadı. Bunun belirleyici nedeni,sosyalist sistemin fiilen ortadan kalkması, SSCB ve Doğu Avrupa ülkelerininkapitalizme yönelmesi ve kapitalizmin dünya ölçeğinde güç kazanmasıdır.Ama bu gelişmede, özellikle 12 Eylül sürecinden ekonomik olarak büyüyerekçıkan tekelci güçlerin, artık kendilerine daha çok güveniyor olmalarının darolü var.12 EYLÜL'LE BİRLİKTE PALAZLANAN TEKELCİ SERMAYENİNKENDİNE GÜVEN DUYGUSU GELİŞTİİşbirlikçi tekelci sermaye, kendi istemleri doğrultusunda uygulamaya konulan24 Ocak kararlarıyla, ekonomik ve siyasi olarak hızlı bir güçlenme sürecinegirdi. Devletin sunduğu imkanlar ve açtığı yeni alanlar sayesinde, tekeller,mali açıdan güçlerini birkaç kez katlayacak oranda büyüdüler. İzlenenekonomik politika ve alınan önlemler, onların isteklerine göre biçimlenmişti.Öyle ki TÜSİAD'ın her yıl hazırladığı "ekonomik raporlar" hükümetlerin uymasıgereken önlemler haline geldi.Tekelci sermayenin son 10 yıl içinde bu denli güçlenmesi ve palazlanması,kitlelerin daha çok yoksullaşması pahasına gerçekleşebildi. Emekçilerincebinden alınıp, tekellerin kasalarına aktarılanlarla, tekeller en kârlı yıllarınıyaşadılar. Bu şekilde sağlanan güçlenme, henüz, devlet desteği ve korumasıolmadan dünya kapitalist pazarında rekabet edebilecek ve tutunabile-,cek seviyeye ulaşmış oldukları anlamına gelmiyor. Ama bu yönde ilerlemesağlandığı da gerçek. Bugün devlet himayesini öngörmeyen "sermaye piyasasınınkendi kurallarıyla işlemesi gerektiğini savunur bir noktaya gelmeleri,ekonomik olarak güçlenmelerinin ve kendine güven duygusunun gelişmesininbir ürünüdür. Zaten Özal, oyunun piyasanın kurallarına göre oynanmasıve sermaye çevrelerinin buna uyum göstermesi gerektiği konusunda ısrarlıolmayı sürdürüyor. Onlara "devletten yardım istemeyin, başınızın çaresinebakın" diyor.İşbirlikçi tekelci sermaye, 12 Eylül sonrası, uluslararası tekellerle girdiğidaha yoğun işbirliği ve bütünleşme sürecinde, dış pazarlara açılma imkanıbuldu. İthalat-ihracat olanaklarının genişlemesi yanında, Ortadoğu ve bazıKuzey Afrika ülkelerinde, başta inşaat olmak üzere kimi sektörlerde yatırımayönelerek ekonomik potansiyelini ve gücünü artırdı. Bu gelişme, kendi başının çaresine bakma ve devlet himayesine gereksinme duymadan ayakta kalma konusunda eskiye oranla daha güçlü olmasını sağladı.Kuşkusuz bu durum, onun devletin desteğinden vazgeçtiği ve ona ihtiyaçduymadığı anlamına gelmiyor. Aksine devletin ekonomik ve siyasi gücünüde arkasına alıp, daha da büyümek istiyor. Ama artık, büyümenin ve devletdesteğine muhtaç olmadan ayakta kalabilecek bir güce ulaşmış olmanın120

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!