11.07.2015 Views

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

şünmek ancak egemen sınıfların düşüncesidir. "İnsan insanın kurdudur" anlayışınıbile o yüzden tersten yorumlayarak, kapitalizmin acımasızlığını,meşrulaştırmak için, insanın değişmezliğini ispatlamak için icat edenler deonlardır.Ne var ki, aynı kelimeleri kullanarak, farklı bir gerçeği vurgulamak damümkün. Gözümüzü geleceğe ve bugünkü toplumun insanlara yakıştırdığısınırlılıklarımıza kapamayacaksak, ilk bakışta abartılı gibi gözükse de, birbiriniyiyen iki kurt benzetmesi gerçekten -en azından göğüs göğüse çarpışmanınyürüdüğü bir aşamada- yerinde bir vurguyu içeriyor. Geçmişle geleceğin,eski insanla yeni insanın mücadelesini ifade ediyor.Eline filesini alıp çarşıya çıkan adamın unutkanlığını mücadele içine taşımak,yeni insanın geleceğini ezmek anlamına geliyor. Bu tür sınırlılıklarlamücadeleyi meşgul etmek, yapacağını unutan ya da yanlış anlayan insanlarolmayı mücadeleye yakıştırmak, misyonumuzun, amaçlarımızın ciddiyetininyeterince farkında olmamayı getiriyor. Unutulan nedir? Sıradan, basit bir işmidir, yoksa mücadeleye ilişkin yaşamımızda, ilgimizde, dikkatimizde kendineyer açan iriii ufaklı kara boşlukların oluşumu mudur? Unutulan kendi yaşamımızınparçaları veya parçacıklarıysa, bu boşluklar başka bir yaşamınfarkında olmadan bizi çeken, koparamadığımız "tutkuları" neden olmasın?İşte o yüzden bir ayağı başka tutkularda, ilgisi, dikkati bölünmüş, eski insantipi, alışılagelmiş genel insan diye kabul gören nitelikleriyle her gün şuveya bu ölçüde aramızda, içimizde yeni insanların oluşturduğu gövdeyi yemeyehazır, adeta "masum" bir kurt oluşturabiliyor."Unuttum"larla iş yapmayı, kapitalizm bile ekmeğini kesmekle cezalandırıyor.Kaldı ki, orada emeğine yabancılaşan emekçinin haklı gerekçeleri debulunuyor. Ama mücadele, kendi görevlerine çoğu zaman çocuksu boyutlaravaran "hafıza boşluklarını" nasıl olumlayabilir?Tek tek örneklerin büyük ya da küçük olması da o kadar önem taşımıyor.Önemli olan, alışkanlıklarımızda yaşaması ve her an olmadık hatalarınmücadeleyi mahkum etmesi, çekilmez hale getirmesidir. Ayrıca, bir kere yakayayapıştı mı, böylesi sınırlılıkların ne zaman büyük, ne zaman küçük boyutlardaortaya çıkacağı belli olmuyor.Sıradan bir sözü unutmanın veya yanlış anlamanın pek çok insanın yaşamınıfarkında olarak veya olmayarak tehlikeye attığını veya başka güçlüklereyol açabildiğini pekala biliyoruz. Birçok işi, birçok insanı sırada bekletenakıl almaz unutkanlıklar yapabiliyoruz. Şemsiyesini unutan yaşlı bir emekligibi, teorik notlarını otobüste, vapurda unutanlarımız bile oluyor.Elbette unutkanlığı ve yanlış anlamayı zihin ve bellek kapasitesiyle açıklamakyeterli bir neden oluşturmuyor. Aranırsa, psikolojik nedenleri mutlakabulunabilir. Özellikle unutkanlığın psikolojik açıklaması, beyinde önceden yeterliilgiyi ayırmamak gibi gerekçelerle ifade edilebilir. Ne var ki, psikolojikaçıklama da, sadece yüzeyde olana değinmekten öte geçemiyor. Sonuçtapsikoloji de sınıfsal bakışla yenilenebilecek, biçim verilebilecek bir şey olduğunagöre, unutkanlığın da, ifade edilenleri yanlış anlama gerekçesinin de,daha derinde başka, hatta sınıfsal nedenleri olması gerekiyor.263

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!