11.07.2015 Views

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ve propagandada serbestlik"ten, her eylemde "anti-Soyvetik" sloganlar atmayıanlıyordu. Kendileri dışında düzenlenmiş olsa bile, eylemi düzenleyenlerinkimler olduğuna, kendilerini çağırıp çağırmadıklarına, neyi hedeflediklerinebakmaksızın, "Kitlelerin olduğu her yerde biz de bulunur ve istediğimizgibi hareket ederiz." anlayışıyla (ajitasyon-propaganda serbestliği adına) anti-Sovyetiksloganlar atmayı kendileri için "hak" olarak görüyorlardı. Onlaragöre, kitleler başkalarının peşinden gidebilirdi. Bunlar TKP vb. sosyal faşistlerolabileceği gibi, küçük burjuva maceracıları da olabilirdi, bu önemli değildi."Proleter dev imciler" her koşul altında, kitlelerin olduğu her yere gider veorada onları "bilinçlendirecek" sloganlar atarak, Sovyet sosyal emperyalizminingerçek yüzünü teşhir ederlerdi. Bunu kimse engelleyemezdi...İdeolojik ödünsüzlük adına, başka devrimci gruplar tarafından ya da kendilerininyer almadıkları güç ve eylem birliği platformları tarafından düzenleneneylemlere, çağrılı olmadıkları halde katılmaya kalkan ve üstelik bu eylemlerinbelirlenmiş disiplin kurallarına uymayı reddeden bu sakat mantık,doğal olarak çatışmalara yol açmış, provokasyonlara zemin hazırlamıştır.1 Mayıs 1977'de provokasyona çanak tutan bu anlayıştır. 1976'da Dev-Genç'lilerin düzenlediği mitinge zorla girmeye kalkmanın, engellenince de silahlısaldırıya girişmenin altında yatan da bu mantıktır. Ankara'da TÖB-DERmitinginin provokasyona uğramasında yine aynı mantığın payı vardır. Bu örneklerdaha da çoğaltılabilir ve bunların hiçbirinin unutulması mümkün değildir.Aradan geçen onca zamana karşın, bugün geçmiş olumsuzluklardan yeterinceders alınmadığı görülüyor. Yine aynı anlayışla (Gerçi şimdi sosyal faşistgördüklerine saldırmıyor, hatta onlarla aynı platformlarda yer almayı reddetmiyorlar.Bunu olumlu bir gelişme olarak görüyor ve seviniyoruz,) eylemlerprovoke edilmekte, güç ve eylem birliklerinin önü tıkanmaktadır.Bu anlayış, bugün eylemde ideolojik ödünsüzlüğün savunulması gibidevrimci bir anlayışın değil, basit ve çıkarcı hesapların ürünü olarak ortayaçıkmakta, kendi grup çıkarları ve propagandası için birlik platformlarında ortaklaşaalınan eylem kararları, belirlenen disiplin ilkeleri çiğnenmekte, "ortakeylem" içinde "grup eylemi" örgütlenerek, devrimci eylem birlikleri dinamitlenmektedir.Bunun eylemler içinde politik olarak nasıl tezahür ettiğine örneklervereceğiz. Ancak daha önce, sol gruplar arası ittifakların ve eylem birliklerininzorunlu ilkesi olarak ileri sürülen, pratikte ise "eylem içinde eylemözgürlüğü" olarak şekillenen "ajitasyon ve propagandada serbestlik, eylemdebirlik" konusu üzerinde durmak gerekiyor. Çünkü oportünizm, bu anlayışınıLenin'e dayandırmakta ve eylemde "anarşi"yi meşur gören, eylemlerisabote eden, provokasyona açık hale getiren tutumunu haklı çıkarmak istemektedir.Lenin, Sol Komünizm'de, İngiliz komünistlerinin, gerici, muhafazakar veliberal ittifaka karşı, proletaryanın çıkarları için İşçi Partisi'yle bir seçim blokuoluşturmasını önerirken, şuniarı söylüyor:"Komünist Partisi, Henderson ile Snowden'e, bir 'uzlaşma', bir seçim anlaşmasıönerir. Lloyd George ve muhafazakarlar koalisyonuna karşı birlikte37

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!