11.07.2015 Views

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

1lyxiAyTX

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

mantığ ve değişmezliğe kadar pek çok şey toplumsal yapıdaki dinamizminve siyasi hareketsizliğin zayıflığı üzerinde yükselir. "Haydi canım sen de" diyenboşvermişlik de çoğu kez alışkanlıklarla yaşam bulur. O yüzden alışkanlıklarısınıflı toplumlardan ve özellikle de kapitalizmden kalan ağır bir mirasolarak nitelendirmek yanlış olmayacaktır. Çünkü alışkanlıklar "eski dünyanın",insanları içten ve dıştan ezmek için kullandığı şeylerdir. Bunlarla savaşmayagüçleri olduğuna güvenmeyişlerinden kaynaklanır. Kendimize ve gücümüzegüven duygusunun geliştirilmesine düşmanca bir kinle bakar, "Eski dünyanın"kapı dışarı edilmesinin önüne geçebilmesi de ancak böyle olanaklıdır.Bugün karşılaşılan pek çok olumsuzluğun arkasında tek ve büyük bir güçvardır ki; o da alışkanlıkların oluşturduğu statülerdir. Bürokratizmden kolektifçalışma sevincinin yok edilmesine, birçok işin yerinde ve zamanında yapılamamasındanşaşılacak bir ehlikeyiflikle ortalıkta sallanıp durmaya kadar, yaşamınve devrimci çalışmanın içini kemiren kurdun ini, burjuva yaşam felsefesininyarattığı alışkanlıklardır. Alışkanlıklar, içimizdeki silahlı bir nöbetçi gibiyirmi dört saat gözünü kırpmamacasına nöbet tutar. Emri burjuva felsefesindenalır. Görevi alışkanlıkların çekip gitmesine, değişmesine izin vermemektir.O yüzden de önemli bir görev yüklenmiştir. Çünkü onun gözünü kırparakgörevini ihmal etmesi koskoca bir toplumun altüst olmasına bile yol açabilir.ALIŞKANLIĞIN MİRASINDAN ARINMAK İÇİN"ESKİ DÜNYAYI" KOVMALIYIZİnsanoğlu doğanın ve maddenin korkunç direncini yenmesiyle, yenebilmesiylekişilik kazanmıştır. Kültürün yaratılması tarihinin, okur-yazar olmayan,çaresiz ve kendilerini tümüyle varlığını koruma savaşına ve doğanındüşmansı güçleriyle, yabanıl hayvanlarıyla savaşmaya vermiş insanlar tarafındanbaşlatıldığı unutulmamalıdır. Bu tarihte soyut ve gizemli düşüncelere,bireyciliğe, değişmezliğe, statükolara karşı verilen bir savaşım vardır. Burjuva-küçükburjuva geleneklerin cesaretle çiğnenmesi vardır. Sfenkler'in Batı'nınÇöküşü adlı kitapta bir anlamda alışkanlıkları göğe çıkarması da buyüzdendir.Devrimciler "gerçeğin yürümesini", onu büyütmeyi ve mükemmelleştirmeyihedeflerler. Sınıflı toplumları, sınıflı bir toplum olan kapitalizmi eskimişilan ederek, onu değiştirip dönüştürmeyi amaç edinirler. Sosyalist bir toplumyaratmayı ve onu inşa etmeyi önlerine koyarlar. Aslında devrimci felsefeninözü de budur. Devrimcilik bir yerde eskinin alışkanlıklarına karşı cesaretlesavaşmaktır; geleceğin, yeni insanın kültürünü yaratmaktır. Alışkanlıkların"uyku halini" değil, devrimciliğin dinamik gücünü toplum felsefesi haline getirmektir.Eski toplumsal sistemin temelini sarsacak güç de buradadır.Bizim ülkemizde burjuva alışkanlıkların daha güçlü olmasının maddi koşullarıvardır. Daha Osmanlılardan başlayan zayıf iç dinamizm, şükürcülük,tevekkül, gücü baş tacı etme anlayışı, bugün "böyle gelmiş böyle gider"mantığını gücünün zirvesine çıkarmıştır. Bu güç sadece topluma değil, Türkiyescluna da damgasını vurmuştur. Bu felsefenin ve dünya görüşünün genelolarak sınıflar mücadelesi açısından ortaya çıkardığı sonuç ise, en genel234

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!