20.01.2013 Views

TEMSİL - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

TEMSİL - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

TEMSİL - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

göre seîbstkontrahieren bİT kişinin iradesi neticesi meydana geldiğinden<br />

bunu bir mukavele mahiyetinde telâkki etmeye imkân yoktur.<br />

Bu görüş tarzı akit nazariyesi taraftarlarınca tenkit edilmektedir.<br />

Zira tek taraflı bir hukukî muamele sadece bir kişinin iradesini<br />

beyan etmesi neticesi meydana geldiği halde seîbstkontrahieren<br />

de mümessil bir defa temsil ettiği kimse namına ve bir defa da<br />

kendi namına olmak üzere iki ayrı irade beyanında bulunmaktadır.<br />

Keicher (84) bu tenkidi nazarı itibara alarak icap nazariyesini<br />

(Offertentheorie) ileri sürmüştür. Müvekkil A, mümessilini eşyalarım<br />

belirli şartlar altında muayyen bir fiyata satmak hususunda<br />

salahiyetli kılmaktadır. Böyle bir halde, temsil olunan A, mümessile<br />

bu eşyayı kendisi için alabilmek salâhiyetini de bahşetmiş olmaktadır<br />

ki bu A nın mümessile yaptığı icaptan başka bir şey değildir.<br />

Filhakika, satmak hususunda müsaade ile icap arasında maddi<br />

bakımdan hiç bir fark yoktur. Zira, müvekkilde bir satış iradesi<br />

mevcuttur ve mukavelenin esaslı noktalan tesbit edilmiştir. Bir mukavele<br />

ise icabın uygun olarak yapılan kabulü neticesinde meyda-<br />

.na gelmektedir; Alelade bir mukavelenin in'ikadı ile seîbstkontrahieren<br />

arasındaki fark ise mukavelenin artık müvekkil tarafından<br />

değil, fakat mümessilin kendi kendisiyle mukavele yapmasmda tezahür<br />

eder. Böylece, vekâletname mümessile kendi kendisiyle mukavele<br />

yapması hususunda sarahaten müsaade . veriyorsa hiçbir<br />

müşkülât yoktur. Fakat, mümessile kendi kendisiyle mukavele yapması<br />

hususunda zımni bir müsaade verilmiş ise vaziyet farklıdır.<br />

Keicher bu takdirde Offertentheorie'nm ancak bir fiksiyon ile izah<br />

edilebileceğini kabul etmektedir: icap nazariyesi böyle bir halde<br />

temsil olunanın rızasını müsaade (Gestartung) şeklinde değil belki<br />

tasvip (Genehmigung) şeklinde verdiğini farzeder. Şu hale göre,<br />

mümessil müvekkil namına bir icapta bulunmakta ve bu icap, evvelden,<br />

müvekkil tarafından tasvip edilmektedir. Böylece müvekkilin<br />

tasvip şeklindeki beyanı, ister zımnen verilmiş olsun isterse<br />

verilmiş farzolunsun, bir kabul olarak telâkki edilebilir, işte mukavele<br />

mümessilin icabı veya kabulü ile tekemmül eder.<br />

(84) Keicher,, s. 86 - 97<br />

157

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!