16.11.2012 Views

uluslararası kurban sempozyumu

uluslararası kurban sempozyumu

uluslararası kurban sempozyumu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

192<br />

ULUSLARARASI KURBAN SEMPOZYUMU<br />

1997 yılında (United States Agency for International<br />

Development) USAID, Berbera’dan<br />

ihraç edilen 3 milyon koyunun değerini 120<br />

milyar $ olarak hesaplamıştır. Bu da uluslararası<br />

canlı hayvan ticaretinin Kurban Bayramı<br />

nedeniyle canlandığının açık göstergesidir.<br />

Bu bayramla birlikte canlı hayvanların<br />

hazırlanmasında bölgesel artışlar da vardır.<br />

Suudi Arabistan’daki yıllık kesimin dörtte birinden<br />

daha fazlasını oluşturan 11.5 milyon<br />

koç, Kurban Bayramı sırasında kesilmekte ve<br />

ülkedeki tüketimin büyük kısmı bu dönemde<br />

meydana gelmektedir. Keza, keçi etine talebi<br />

artıran bölgesel piyasa deneyimi, sonuçta<br />

İslâm ülkelerindeki mültecilere gönderilmektedir.<br />

Bu durum özel olarak Avrupa ve Kuzey<br />

Amerika’nın şehirleşmiş bölgelerinde Türkiye,<br />

Cezayir, Sudan ve Somali gibi ülkelerden<br />

gelen göçmenler için de geçerlidir. Farklı<br />

bölgelerden insanlar arasında artan etkileşim,<br />

hem kültürel hem de ekonomik fırsatlar doğurmaktadır.<br />

Amerika Birleşik Devletleri’nde keçi üretimi<br />

talebe gore artmaktadır; ABD içindeki talebin<br />

en büyük kısmı burada ikamet eden Müslüman<br />

toplumdan gelmektedir. ABD’deki en<br />

yüksek keçi talebi Ramazan, Ramazan Bayramı<br />

ve Kurban Bayramı sırasında meydana<br />

gelir 9 . En büyük Müslüman toplumları –ve<br />

bu yüzden bu talebe yönelik piyasa– Detroit,<br />

Güney Kaliforniya ve Washington Dc ile<br />

Boston arasındaki kuzeydoğu koridorundadır<br />

10 . Bölgesel tedarikçiler Amerika Birleşik<br />

Devletleri’ndeki yüksek talebe cevap vermekte<br />

ve bu talebin sadece nüfus artışıyla çoğalması<br />

beklenmektedir. 1990 ve 2000 arasında<br />

ABD’deki Müslüman nüfusu iki katına çıkmıştır<br />

11 .<br />

Fakirlere yardım etmekle ilgili İslâm öğretilerinin<br />

bir parçası olarak -hem sadaka hem de<br />

hayır işleri yoluyla- milyonlarca Müslüman,<br />

Kuban Bayramı sırasında zamanlarını gönüllü<br />

olarak bu işler için harcamaktadırlar. Gönüllü<br />

çalışmalarda toplum hizmeti, gıdanın<br />

başkalarına dağıtılması veya hastanede hasta<br />

ziyaretleri bulunmaktadır. Bu faaliyetlerin<br />

dolar cinsinden değeri kayıt altına alınmaz,<br />

ancak kesinlikle önemlidir. Birçok Müslüman<br />

da <strong>kurban</strong>larının etlerini fakir insanlarla<br />

paylaşmaktadır. İyi niyet, hiç şüphesiz gelecekteki<br />

işbirliğine katkı yapacaktır; belki de<br />

bunlardan bazıları ekonomik öneme sahip<br />

olacaktır ve farklı inançlardan insanlar aynı<br />

toplum içerisinde ilişkiler kuracaklardır.<br />

Kurban Bayramı, Mekke’ye giden hacılar tarafından<br />

fedakârlık Hac zamanında yapılmaktadır.<br />

Gününden önce bir koyun alarak<br />

katılabilen dindar aileler -bir kişi hayvanı<br />

yetiştirir-, tarafından <strong>kurban</strong> gerçek bir kayıp<br />

gibi hissedilir. Hayvan evin yakınında tutulur,<br />

sevgi ile yıkanır, iyi beslenir ve genellikle boncuk<br />

ve boyalarla özenli bir şekilde süslenir.<br />

Bayram sabahı erkekler camide bayram namazını<br />

kıldıktan sonra, hayvanlar kesilir ve<br />

eti akraba, dostlar ve ihtiyacı olanlar arasında<br />

dağıtılır. Birçok fakir köyde bu bayram, insanların<br />

yıl boyu et bulabildikleri tek zamandır.<br />

Etin kasap dükkânlarında yılın her zamanında<br />

satıldığı şehirlerde, bayram özel karakterinden<br />

çok şey kaybeder. Daha büyük şehirlerde<br />

de ayrıca hayvanı evde tutmak ve kendi<br />

başına kesmek imkânsız olup <strong>kurban</strong> edilen<br />

ve <strong>kurban</strong> eden arasında büyük bir mesafe bulunmaktadır.<br />

Nakliyedeki devrimci gelişmeler haccın yapısını<br />

da önemli bir şekilde değiştirdi.<br />

Önceleri hacılar meşakkatli yolculuklar yaparak<br />

diğer birçok sıkıntıya katlanıyorlardı<br />

ve bu yolculuk birkaç ay sürebiliyordu –Orta<br />

Asya’dan gelen Hacılar önce İstanbul’a gelirler<br />

ve daha sonra Konya, Şam, Kudüs üzerinden<br />

Mekke ve Medine’ye ulaşırlardı, İranlı<br />

hacılar ise Bağdat, Kerbela ve Necef üzerinden<br />

bu yolculuğu yaparlardı– günümüzde ise<br />

bu yolculuk bir turist yolculuğuna dönüştü.<br />

Sayı da buna bağlı olarak arttı.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!