12.07.2015 Views

ĐLÂHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ - İlahiyat Fakültesi - Harran ...

ĐLÂHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ - İlahiyat Fakültesi - Harran ...

ĐLÂHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ - İlahiyat Fakültesi - Harran ...

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>Harran</strong> Ü. Đlahiyat Fakültesi Dergisi, yıl: 13, sayı: 20, Temmuz-Aralık 2008 229sonunda beliren anlamlar, değerler, kurallardır. 1 İdealde tutulan anlamlı kavramlar,entelektüel ve fiilî vurgularına göre zamanı etkilemekte ve tarihte izbırakabilmektedirler. Keza söz konusu kavramlar, aynı etkilerle amaçlarınınarzuları doğrultusunda zaman içinde süreklilik kazanabilmekte, elde edilensüreklilikle birlikte zenginleşen ve çok değişkenli uçlara açık olan değeryargılarıyla evrensel muhtevaya sahip olabilmektedirler. Evrensel muhtevayasahip olan kavramlar ise, referans kaynakları olmaları bakımından geleceğin favorisembolleri durumuna yükselebilmektedirler. Kimi zaman bilgiyi kullanmaesnasında görülen şuursuzluk veya iğretilik ya da verileri değerlendirmedegörülen sübjektiflik, kimi zaman da bilgi kifayetsizliğinden veya yorumisabetsizliğinden kaynaklanan eksiklikler nedeniyle, bilimsel güven kaybı ya daşaibeli hüküm kuşkusu veya ayrıcalıklı konumda tutulan her hangi bir vurgulukavram lehine ya da görece yaklaşımlarla, "aykırı" akide konseptinde mütalaaedilenin tecrübesi aleyhine geliştirilen, olumlu-olumsuz özel tutum girişimleri,bilimsel akamete zemin hazırlayabilmektedir. Bu durumda, Nusayrîliğin kendisiniansiklopedik çağa anlatamamasının, bu nedenle de kimlik arayışında uç nitelikliheretik vurgulara başvurmasının ya da bu konuda yalnız kalmasının bizce nedeni,konuya müteveccih bilimsel yaklaşımların, taraflı ve önyargılı mesafe engellerinedeniyle, polemiğin ve demagojinin tasallutundan kurtulamamış olmasındandır.Problem, akide eksenli geleneksel toplumlarda, dinî-sosyal statünün, neye görebelirlenmesi gerektiği hususunda düğümlenmektedir. Tecrübe edilen akideninvaat ettiği bölüştürücü adaletinin, beşerî sübjektivitede, daima güçlüden yanakararlar alması ya da öyle olduğu sanılması veya akidenin duygu ve düşüncelereyüklediği kurtuluş muştusunun, genellikle talihin ve şansın kendilerine güldüğüdüşünülen kimselere beklenen mutluluğu getirmesi, ister istemez müminde,tecrübe edilen akideye ve o akidenin diğer mensuplarına karşı olan güvenisarsmaktadır. Binaenaleyh, problematiğin derinliğinde; kimlik vurgusunda gözeçarpan belirsizlik, ve bu belirsizliğin neden olduğu, sosyolojik ve psikolojikboyutların içi içe geçtiği kimlik krizinin, bireyleri veya grupları arayışa zorlaması,son derece düşük gelir düzeyinin, toplumsal istikrarsızlığa yansıyan kroniksonuçları, giderayak gettolaşan alt-kültür ayrışması veya karşı kültür oluşumu, herhangi bir nedenle geç kalınmış ya da hâlâ gerçekleştirilememiş ve fakat sağlıklıistikrar için zorunlu olan kültürel intibakın, sosyalleşmeyi güçleştiren yönlerindekiçatışmalı akidevî tecrübe tarzları, sınırsız ve bilinçsiz bir senkretizm serbestliğininveya akide akışının, ister istemez duygu ve düşüncelerde meydana getirdiğitercihsel belirsizliğin tahrik ettiği akidevî-kültürel bölünmeler veya kopmalar,sosyalleşmeyi gerekli kılan şehirleşmeye karşı, soyutlanmaya zorlayan "pastoralmit"in akidevî tecrübeyle aynîleştirilmesi, iktisadî geri kalmışlık, buna bağlı olarak1Emre KONGAR, Toplumsal Değişme Kuramları ve Türkiye Gerçeği, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1995,s. 23.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!