12.03.2013 Views

10EP2Te

10EP2Te

10EP2Te

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Seks İşçiliği ve Feminizm<br />

düm, tanıdım, kadınlar, teyzeler, ablalar maddi durumu şahane<br />

insanlar vardı ama artık öyle değil. Artık internet var, en sosyopat,<br />

en sosyal ilişkilerden mahrum kişi bile internet vasıtasıyla kendine<br />

cinsel partner bulabiliyor, kadınla erkeğin arasındaki mesafe<br />

eskisi kadar açık değil. Dolayısıyla insanlar artık seks için para<br />

ödemek istemiyorlar. Gidin bakın, Bayram Sokak’ta trans kadınların<br />

çalıştığı bir yer var; muhteşem güzeller, daha 19 yaşındalar ve<br />

çok komik fiyatlara çalışıyorlar. Eskiden İstanbul’da bin tane transın<br />

olduğu dönemleri hatırlıyorum. Sevgilileri arabalarını, evlerinin<br />

anahtarlarını hediye ediyordu ama şimdi böyle şeyler yok.<br />

Mesela atıyorum, günde bir müşteriyle otuz liraya anlaşıyorsan ya<br />

paranın yarısını ya da on lirasını çalıştığın eve veriyorsun çünkü<br />

kimse müşterisini kendi evine götürmek istemiyor. Bu insanlara<br />

sen günde iki tane, üç tane 79 lira para cezası keserek, bu kadını<br />

üç tane müşteri alıp, eve gitmek yerine on dört tane müşteri almaya<br />

zorlamış oluyorsun.<br />

Başka bir teorim daha var. Genelevde çalışanlar sigortalı çalışıyorlar,<br />

düzenli olarak vergilerini veriyorlar. Bence devlet kayıt dışı<br />

olarak adlandırdığı seks işçilerinden bu para cezaları aracılığıyla<br />

gizli bir vergi topluyor. “Madem sen sokaktasın ve bir yere de gitmiyorsun,<br />

ben de senden kesinti yaparım,” deyip, metazori bir şey<br />

yapıyor ama seks işçilerinden metazori olarak parasını alanlara biz<br />

ne diyoruz? Mevzu böyle.<br />

***<br />

Esen: Geçen seneki Amargi Feminizm Tartışmaları’nın 4 birincisine,<br />

fuhuş üzerine çalışmaları olan Fransız feminist Marie Victoire<br />

Louis gelmişti ve seks işçiliği mi yoksa fahişe mi denecek konusunda<br />

bile anlaşamamıştık kendisi ile. Yapılan işin adı fuhuş ama<br />

ona seks işçiliği demek...<br />

Şevval: Prostitution (fahişelik) kullanılabiliyor.<br />

Esen: Yapılan işin adı bu evet ama bu işi yapanlara seks işçisi dememizi<br />

çok sorunsallaştırdı ve bunun diğer işler gibi emek harcanan<br />

bir iş olamayacığını söyledi. Feministler arasında “Herhangi<br />

bir işte çalışırken de, akademi de olsun ya da özel bir şirkette olsun<br />

aklınızı ya da bedeninizi satıyorsunuz, seks işçiliği de aynı<br />

şekilde bir iş,” diyenler de var, diğer işlerle bir tutulamayacağını<br />

söyleyenler de var. Seks işçiliği meselesine herhangi bir iş olarak<br />

bakabilir miyiz?<br />

Şevval: Burada şöyle bir ikilem var. Bizim ne düşündüğümüzün,<br />

4 Özdemir, Esen ve Bayraktar, Sevi, (Ed.), (2011), Amargi Feminizm Tartışmaları 2011,<br />

Amargi Yayınları, İstanbul<br />

neyi nasıl tartıştığımızın, hangi açıdan mevzuya baktığımızın ya<br />

da bir feminist olarak hangi noktada durduğumuzun hiçbir önemi<br />

yok. Bizim insan haklarına duyarlı olup, olmadığımızı sorgulamamız<br />

lazım. Bu biraz vajinalarımızla ilgili nasıl romantik hayaller<br />

kurduğumuzla da alakalı. Bunları bir kenara bırakıp, birilerine<br />

çatal, bıçak muamelesi yapılıyor olunmasını anlayamamak da var.<br />

Bir de bu insanların sırf politik ideolojilerimizi savunmak adına<br />

halihazırda sömürülmelerine ve öldürülmelerine göz yumabilecek<br />

miyiz? Bence tartışılması gereken asıl konu budur… Ben gerisini<br />

teorisyenlere, feministlere, sosyalistlere bırakıyorum, isterlerse<br />

günlerce, yıllarca tartışsınlar.<br />

“Artık biz feministlerle, sosyalistlerle, LGBT örgütleriyle yürümek<br />

istemiyoruz, onlarla tabii ki de dirsek teması halindeyiz,<br />

birbirimizden güç alıyoruz ama biz kendi sözümüzü kendimiz<br />

üreteceğiz,” diyen politik bir seks işçisi kitlesi var. Bu yüzden bence<br />

artık bize susmak düşüyor. Ben de şu anda seks işçisi olmadığım<br />

için bu işin öznelerine söz hakkı tanınması taraftarıyım.<br />

Feminist politikanın geleceği için bir grup göbekli adam mı karar<br />

veriyor? Hayır, feministlerin kendileri karar veriyorlar. Bunun<br />

da özneleri seks işçileri, bırakalım bu konuda onlar konuşsunlar.<br />

Acaba bu bir emek mi? Burada bir beden eforu var mı? Acaba kol<br />

kasından vajina kasının ne kadar farkı var? Yoksa aradaki fark bizim<br />

kafamızda mı?<br />

Katılımcı (a): Türkiye’deki seks işçileri ne diyorlar peki?<br />

Şevval: Haklarını talep ediyorlar. Ben bir arkadaşımın geneleve<br />

başvuru sürecinin içinde bulundum. Berbat bir süreç, yıkıyor insanı.<br />

İl Sağlık’a gidiyorsunuz, sizin ciğerlerinize bakıyorlar, bütün<br />

organlarınızı kontrol ediyorlar, sonra valilikten dilekçe alıyorsunuz,<br />

gittiğiniz her yerde aşağılanıyorsunuz. Sonra bir de bir türlü<br />

bir araya gelemeyen beş kişilik Zührevi Hastalıklar ve Fuhuşla<br />

Mücadele Komisyonu var, engizisyon komisyonu. Bu komisyonda<br />

Cankurtaran Zührevi Hastalıklar Hastanesi’nin başhekimi,<br />

ahlâk amiri, bir tane sosyal görevli, İl Sağlık’tan biri, bir de galiba<br />

Valilik’ten bir yetkili geliyor. Bu insanlara neden seks işçisi<br />

olduğunuzu ve neden seks işçiliği yapmak istediğinizi anlatmak<br />

durumundasınız. Sizi caydırmaya çalışıyorlar, “Sana şu sosyal yardımdan<br />

ayda üç yüz lira verelim sen genel kadın olma,” diyorlar,<br />

sen de “Yok ben illâ genel kadın olacağım, genelevde çalışmak<br />

istiyorum,” diyorsun. Sonra size “Biz şimdi karar vermeyeceğiz,<br />

cevap göndereceğiz,” diyorlar ve on gün sonra bir cevap geliyor:<br />

“İstanbul Karaköy Genelevi tarihi bir bölgede bulunmaktadır. Tek<br />

girişi ve tek çıkışı bulunmaktadır, deprem olur veya yangın çıkarsa<br />

bütün kadınları kurtaramayacağız, sayılarının artmasını istemi-<br />

232 233

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!