You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İstanbul Amargi - Feminizm Tartışmaları Dindar Kadınlar ve Feminizm<br />
Gülnur: Hayır, kendi kişisel deneyimimizi bütün bu tarihten çok<br />
kopukmuş gibi görmemizden bahsediyorum. Mesela genel olarak<br />
Sünnilere ilişkin bir şey söylendiği zaman bir anda “Ama ben böyle<br />
yaşamıyorum,” denmesi gibi.<br />
Feyza: Tamam, ama o şundan kaynaklanıyor: “Türkiye’de Sünni<br />
Müslümanlar şöyle yapıyorlar,” demek ile “Sünni dindarlar böyle<br />
yapıyor peki, bu listedeki dindar kadınlar bu konuda ne diyorlar?”<br />
demek başka bir şeydir. Dindarlıkla, muhafazakârlıkla ilgili meselelerin<br />
konuşulmasına karşı değilim ama bunları konuşurken<br />
“Peki, sen ne diyorsun? Sen bunları reddederek mi geliyorsun?”<br />
denilmesini sorunsallaştırıyorum.<br />
Merve Kavakçı konusunda da, tepeden inme meselesini hiç<br />
konuşmadık çünkü bence orada önemli olan Merve Kavakçı’nın<br />
mağduriyetini konuşmaktı. Merve Kavakçı’nın milletvekili adayı<br />
olma süreci ise, sadece Merve Kavakçı için değil kadınlar için siyaset<br />
ne demektir? “Sadece Fazilet Partisi’nde değil CHP’de de aday<br />
nasıl gelir; tepeden inme mi yoksa teşkilattan mı? Bir kadın ya<br />
da erkek olarak milletvekili nasıl olunuyor?” soruları bağlamında<br />
konuşulabilir.<br />
“Aile ve özel alanı hiç konuşamadık,” dedi Gülnur, bence de o<br />
bir eksiklik; sembolizm dediğim şey aslında sürekli kamusal alanı<br />
konuşmuş olmamızdı.<br />
Ayşe “Feminist tebliğde bulunduk,” demişti ve benim de baştan<br />
beri söylemeye çalıştığım biraz buydu.<br />
Güneş’in sorusuyla ilgili de şöyle söyleyeyim; Türkiye’nin<br />
resmi bir sömürgeleşme sürecinden geçmemiş olması ayrı bir<br />
konu ama postkolonyalizm derken, Türkiye’de tam da modernleşmeci<br />
projenin tepeden inme bir şekilde gelmiş olması ve kendi<br />
milliyetçi elitlerinin o kolonyalist rolü almış olmasını kast ettim.<br />
Buna karşı mücadele etmek ile de milliyetçi modernleşme projesine<br />
karşı mücadele vermeyi kast ettim. Hâlâ başörtü mücadelesi<br />
öyle bir mücadeledir.<br />
Esen, BSÇ’nin örgütlenme deneyimini sormuştu: BSÇ’deki<br />
örgütlenme pratiği içindeki tartışmaların aslında diğer feminist<br />
gruplardaki kırılmalar ve tartışmalardan çok da farklı olmadığını<br />
söyleyebilirim. BSÇ maalesef çok fazla eylem örgütleyen bir grup<br />
olmadı.<br />
Nil: İki eylem yaptık. Hüseyin Üzmez’e karşı eylem 7 yaptık hep<br />
7 14 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu için tutuklanan Vakit<br />
Gazetesi yazarı, 76 yaşındaki Hüseyin Üzmez’in 6 ay cezaevinde kaldıktan sonra<br />
tahliye edilmesini, Birbirimize Sahip Çıkıyoruz İnisiyatifi 07.11.2008 tarihinde<br />
Taksim Galatasaray Lisesi önünde yaptıkları basın açıklaması ile protesto ettiler.<br />
(http://www.bianet.org/bianet/bianet/110674)<br />
beraber, bir de Galata’daki “Genel ahlak ve mini etek” eylemine 8<br />
katıldık.<br />
Feyza: İki eylem, iki imzadan başka hiçbir şey yapılmadı. Hatta<br />
şu anda biliyorum ki birçok feminist “Artık mağdur değiller,” diye<br />
düşünüyordur, çünkü başörtüsü yasağı üniversitelerde kalktı. Bu<br />
çok kadını yok sayıyor.<br />
Esra: “Ne diyeceğiz?” diye bir sıkıntı yaşıyoruz ya Müslüman<br />
kadınlar olarak ki buradaki tartışmayı da onun dışına çıkartmayı<br />
başaramadık, Birbirimize Sahip Çıkıyoruz tecrübesine<br />
rağmen başaramadık, hatta Feyza’nın konuşması tam tersine<br />
işaret ediyor olmasına rağmen Gülfer, AKP iktidarda artık<br />
dedi. Feministler Uyumuyor metninde kavramsal olarak<br />
yaptığımız ikili ayrımları aşabilecek bir adlandırma bulmuştuk,<br />
“başını da örten kadınlar” demiştik. Bence bu birçok<br />
şeyi anlatıyor ve bütün bu ikiliklerden de çıkarıyor bizi. Ayrıca<br />
bu sıkıştığımız ikiliklerden çıkmamızı sağlayacak başka yollar da<br />
aramalıyız: Bu tür bir çaba Feministler Uyumuyor’da vardı ama<br />
BSÇ’de yoktu.<br />
Feyza: Başını da örten kadınlar demiştik, çünkü hepimiz zaten<br />
örtünüyoruz.<br />
Gülfer: Ben şunu sormuştum: Başörtüsü eylemlerinin zemini neden<br />
sekülerizm karşıtlığından feminizme gelemedi, bu bağ niye<br />
kurulamadı? Ak Parti başlangıçta başörtüsü sorununu çözeriz diyordu<br />
ama çözmüyor. Ona karşı da bir şey demiyorlar.<br />
Feyza: Hayır, deniliyor.<br />
Gülfer: Ama başörtüsü eylemlerinde binlerce kadın vardı, nerede<br />
bunlar şimdi? Bunu soruyorum.<br />
Feyza: İşte o iktidarla ilişkiyi nasıl kurduğunla alakalı. “Niye feminist<br />
az Türkiye’de?” sorusunun cevabı ile senin sorduğun sorunun<br />
cevabı aynı.<br />
Gülfer: Bu kadar kitlesel bir başörtüsü yasağına karşı mücadeleden<br />
kitlesel olmasa da bunun diğer kadın sorunları ile bağlantısını<br />
kuran sekiz, on kişilik bir grup bile neden çıkmadı?<br />
Feyza: Sekiz kişi kadar var, o kadar da değil, hatta daha çok.<br />
8 Gülcan Köse, Galata Köprüsü’nde balık tutarken rüzgarın eteğini havalandırması<br />
ve taytının görünmesi üzerine “hayasızca hareketler” başlıklı TCK’nın 225. Maddesine<br />
dayanılarak “teşhircilik” suçu işlediği gerekçesi ile 5 ay hapis cezasına çarptırıldı.<br />
Bunun üzerine Bedenimiz Bizimdir İnisiyatifi, 05.07.2008 tarihinde, Gala<br />
ta Köprüsü’nde, Gülcan Köse’ye verilen hapis cezasını protesto eden ve TCK’nın 225.<br />
Maddesinin kaldırılması talep eden bir eylem yaptı. (http://www.bianet.org/bianet<br />
/kadin/108135)<br />
118 119