10.03.2014 Views

2.2. organik tarım - ITO

2.2. organik tarım - ITO

2.2. organik tarım - ITO

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

olarak kullanılmaktadır. Buradaki yetiştirme teknikleri uygulanırken<br />

çiftçinin göz önünde tutacağı esas nokta, birim alandan en yüksek verimi<br />

alabilmektir. Daha önce de değinildiği gibi elbette yüksek verim almıyor<br />

veya alınacak diye çevreyi kirletmek ve tahrip etmek, doğal dengeyi bozmak<br />

ve biyolojik çeşitliliği yok etmek gerekmez ve fakat <strong>organik</strong> <strong>tarım</strong>da olduğu<br />

gibi herhangi bir <strong>tarım</strong>sal üretim için özel bir mevzuata, kanun, yönetmelik,<br />

sözleşme ve kurallara ihtiyaç yoktur. Geleneksel <strong>tarım</strong>, <strong>organik</strong> <strong>tarım</strong> gibi<br />

herhangi bir kayıt altına alınmış değildir. Şüphesiz, klasik <strong>tarım</strong>ın da dikkat<br />

edilmesi gerekli kuralları ve usulleri olmakla beraber, <strong>organik</strong> <strong>tarım</strong>a<br />

benzememektedir.<br />

Geleneksel <strong>tarım</strong>da birim alandan alman ürün miktarını, yani verimi artırmak<br />

için aşırı ölçülerde kullanılan <strong>tarım</strong>sal kimyasallar, yapay gübreler ve<br />

pestisitler su ve toprak kaynaklarının kirlenmesine ve tahrip edilmesine<br />

neden olmuştur. Yetiştirilen <strong>tarım</strong>sal ürünlerin gerek üretim esnasında ve<br />

gerekse daha sonraki depolama ve muhafaza esnasında sağlığını korumak<br />

için yabancı otlar, hastalık ve zararlıların kontrolünde kullanılan, genel<br />

anlamda pestisitlerin çok büyük bir bölümü uygulanan hedeflerin dışındaki<br />

canlıları da etkilemiştir. Söz konusu olan kimyasallar yağışlar ve sulama<br />

suyu ile içme suyu olarak kullanılmakta olan yüzey sularına ve yeraltı<br />

sularına bulaşmış hatta üretilen ürünlerin fizyolojisine, <strong>organik</strong> yapısına bile<br />

nüfus etmiştir. Böylece beslenme zinciri ile ta insan vücuduna kadar ulaşmış,<br />

hatta bazı bölgelerde anne sütüne dahi geçerek henüz yeni doğmuş bebekleri<br />

bile risk altına almıştır.<br />

Toprakta giderek azalmakta olan azot, fosfor ve potas başta olmak üzere,<br />

eksilen bitki besin maddelerini yeniden toprağa kazandırmak amacı ile uzun<br />

zaman uygulanan kimyasal gübreler, tarla topraklarının fiziksel özelliklerini<br />

bozmuş, toprakların furda (agregat = bayat ekmek ufağı yapı) bünyeden<br />

teksel bünyeye geçmesine sebep olmuştur. Yüzeysel sularla ve derine sızan<br />

yeraltı suları ile uzaklaşan besin maddeleri su kaynaklarının kirlenmesine<br />

neden olmuştur.<br />

Tarla toprakları aşırı derecede işlenerek (sürülerek) tahrip edilmiş, <strong>organik</strong><br />

madde ve benzeri tabii bağlayıcılarla birbirine bağlı olan toprak<br />

parçacıklarının oluşturduğu akregasyon önlenmiş, <strong>tarım</strong> toprakları su ve<br />

rüzgar kuvveti ile aşınmış, bulunduğu yerden başka ortamlara taşınarak çevre<br />

kirliliğine yol açmış, toprak erozyonu önlenemez bir hal almıştır. Geniş<br />

alanlarda uygulanan tekli (monokültür) <strong>tarım</strong> biyolojik çeşitliliği aşırı<br />

derecede zorlamış ve birçok türün kaybolmasına neden olmuştur. Geleneksel<br />

<strong>tarım</strong>ın uygulandığı bitkisel üretim alanları için söylenen bu olumsuzluklar,<br />

13

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!