23.02.2017 Views

LETİŞİM KURAMLARI

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

toplumsal sonuçlarını açıklayamaz. Toplumsal yapıyı görmezden geldiği ve kitle iletişimini toplumsal<br />

yapıdan soyutlayarak incelemeye çalıştığı için yaklaşım, ciddi biçimde sınırlı ve basit kalmaktadır. Kitle<br />

iletişimine konu olan ürünlerin üretim sürecini görmezden gelmesi de eleştirilen noktalar arasındadır.<br />

Kullanımlar ve doyumlar araştırmalarına yöneltilen eleştirilerin bazıları da kullanılan yöntemle<br />

ilgilidir. Gereksinimler, güdüler, amaçlar ve doyumlar kuramsal ve yöntemsel bakımdan yeterince<br />

açıklanamamıştır.<br />

KULLANIMLAR VE ETKİLER MODELİ<br />

Kullanımlar ve doyumlar yaklaşımı ile etki modelinin birleşmesiyle kullanımlar ve etkiler modeli ortaya<br />

atılmıştır. Kullanımlar ve etkiler, Sven Windahl’ın iletişim araçlarının farklı kullanım türlerinin farklı<br />

sonuçlar ürettiği hipotezine dayanan bir iletişim modelidir. Windahl’a göre (1981), geleneksel etki<br />

yaklaşımları ile kullanımlar ve doyumlar yaklaşımı arasındaki esas farklılık, bir medya etkisi<br />

araştırmacısının kitle iletişimini genellikle iletişimcinin bakış açısından araştırırken, kullanımlar ve<br />

doyumlar araştırmacısının izleyiciyi kalkış noktası olarak görmesinden kaynaklanır. Windahl, farklılıkları<br />

vurgulamanın benzerlikleri vurgulamaktan daha yararlı olduğuna inanarak iki yaklaşımın bir sentezini<br />

savunur.<br />

Kullanımlar ve etkiler modeline göre tüketilen kitle iletişim içeriğinin türü, ne miktarda kullanıldığı<br />

ve nasıl tüketildiği bu içerik tüketiminin sonuçlarını kestirmede önemli rol oynar. Belli tür içerikler belli<br />

tür etkiler yaratma eğilimi gösterirler. Bunun yanı sıra bizzat iletişim araçlarını kullanma biçimleri de<br />

bazı etkiler yaratır.<br />

Kullanımlar ve etkiler modeli, aynı zamanda iletişim araçları kullanımlarının uzantılarının kökenlerini<br />

aydınlatmayı amaçlamaktadır. Bu nedenle esas olarak iletişimin içeriğinden kaynaklanan sonuçlarla<br />

iletişim araçlarını kullanma biçimlerinin uzantıları birbirinden ayrılır. İletişim araştırmacıları ileti ile<br />

sonucu arasındaki ilişkiye etki adını verirler. Belli tür iletişim içerikleri belli tür etkiler yaratma eğilimi<br />

gösterir. İletişim araçlarını kullanım ve doyum süreci iletinin etkilerini güçlendirir ya da zayıflatır.<br />

Bunun yanında bazı iletişim araçlarını kullanma biçimlerinin de belli uzantıları olmaktadır. Bir başka<br />

deyişle birçok durumda etkiler, içeriğin özelliğinden çok iletişim araçlarının kullanımından kaynaklanır.<br />

Medya kullanımı diğer etkinlikleri önleyebilir, kısıtlayabilir ya da onların önüne geçebilir. Aynı zamanda<br />

belli bir medyaya bağımlılık gibi psikolojik sonuçlara da yol açabilir. Salt iletişim aracının kullanımıyla<br />

ortaya çıkan duruma sonuç denilebilir.<br />

Bazen de iletişim araçlarının kullanımı ile içerik; Windahl’ın “uzantı etkiler” (conseffects) diye<br />

adlandırdığı şeyi ortaya çıkaracak biçimde, birbirleriyle etkileşmektedir. Windahl, kısmen kendinde içerik<br />

kullanımının sonucu olan (etki araştırmacıları tarafından yaygın olarak benimsenen bir görüş) kısmen de<br />

kullanım tarafından dolayımlanan içeriğin sonucu olan (çoğu kullanımlar ve doyumlar araştırmacısının<br />

benimsediği bir görüş) gözlemleri kategorize etmek için medya içeriği ve kullanıma ilişkin uzantı etkiler<br />

terimini kullanır. Bir başka deyişle kullanımın sonucunun bir bölümü içeriğin yönlendirmesi,<br />

öğrenmeyle; bir bölümü de iletişim araçlarını kullanmanın otomatik olarak neden olduğu bilgiyi elde<br />

etme ve depolama süreci sonucu oluşur. Bu sonuçlar bireysel ve toplumsal düzlemlerde gözlenebilir.<br />

Windahl’ın kullanımlar ve etkiler modeline uygun olarak yapılan araştırmalar, geleneksel etki<br />

yaklaşımı ile doyumlar bakış açısı arasındaki boşluğu doldurmayı amaçlamıştır.<br />

BAĞIMLILIK MODELİ<br />

Bağımlılık modeli, kitle iletişim araçlarına bağımlılık kuramı olarak da adlandırılan bir yaklaşımdır.<br />

DeFleur ve Ball-Rokeach tarafından geliştirilen bu model, sınırlı etkiler ile güçlü etkiler modellerini<br />

uzlaştırmaya çalışır. Bağımlılık modeli, kitle iletişim kuramlarının mikro düzeyde çözümlemelerle kısıtlı<br />

kalması ve insanların kitle iletişim araçlarına makro düzeydeki bağlılıkları üzerinde durmamasına<br />

seçenek olarak geliştirilmiştir. Bu model, kitle iletişiminin niçin kimi zaman çok güçlü ve dolaysız, kimi<br />

zaman da dolaylı ve oldukça zayıf etkide bulunduğu sorusunu yanıtlamaya çalışır.<br />

97

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!