23.02.2017 Views

LETİŞİM KURAMLARI

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

haritası da görüntüsel göstergedir, çünkü o ülkenin gerçek coğrafi konumunu temsil eder. Tuvalet<br />

kapılarına konan kadın ve erkek figürleri, kadın ve erkeği işaret ettiği için görüntüsel göstergelerdir.<br />

Beethoven’ın “Pastoral Senfonisi” doğal seslerin müzikteki görüntüsel göstergeleri olarak kabul edilir.<br />

Yine yoga ve meditasyon merkezlerinde, gerçek doğa seslerine benzer müziklerle terapiler yapılmaktadır.<br />

Bu müzikler de doğadaki seslerin görüntüsel göstergeleridir.<br />

Belirtisel göstergede (indeks), göstergenin nesnesiyle doğrudan varoluşsal ve neden-sonuç ilişkisine<br />

dayalı bağlantısı vardır. Örneğin duman ateşin, hapşırma refleksi de soğuk algınlığının belirtisel<br />

göstergelerinden birisidir.<br />

Simge’de ise, gösterge ve nesne arasında ne bağlantı ne de benzerlik vardır. Simgenin anlaşılmasını<br />

sağlayan tek neden, simgenin yerine geçtiği nesne ya da canlıyı nitelemesi konusunda, toplumların<br />

üstünde anlaşmış olmalarıdır. En çok bilinen simge, sözcüklerdir. Kullandığımız tüm sözcükler belli bir<br />

anlaşmaya dayalıdır. Pierce’deki anlaşma kavramı ile Saussure’ün uzlaşma kavramı arasında benzerlik<br />

vardır. Rakamlar da çok bilinen simgelerdendir. Beyaz güvercin ve zeytin dalı da evrensel ve çok bilinen<br />

simgelerdendir ve bilindiği gibi barışı simgelerler. Zafer işareti, sıkılmış yumruk yine çok bilinen<br />

simgeler arasındadır.<br />

Peirce’ın göstergebiliminde bir gösterge her üç gruba da ait olabilir. Diğer bir deyişle, bir gösterge<br />

hem görüntüsel gösterge, hem belirtisel gösterge, hem de simge olabilir. Örneğin hastane koridorlarında<br />

asılı olan ve işaret parmağını dudaklarına doğru tutarak, hastanede sessiz olmamızı hatırlatan hemşire<br />

fotoğrafını ele alalım. Bu fotoğraf, hastanede sessiz olunması gerektiği kuralının bir simgesidir. Bu<br />

gösterge aynı zamanda görüntüsel bir göstergedir, çünkü hastanede sessiz olunması gerektiğini hatırlatan<br />

bir hemşirenin fotoğrafıdır, onun benzeridir. Bu gösterge bir belirtisel göstergedir, çünkü bu fotoğraf,<br />

hastanede olduğumuzu belirtmektedir. Diğer bir deyişle neden sonuç ilişkisi mevcuttur.<br />

nelerdir?<br />

Peirce’e göre kaç çeşit gösterge vardır? Bunların temel özellikleri<br />

Jakobson<br />

Yapısalcı dilbilimin önemli temsilcilerinden olan Roman Jakobson, Rus kökenli olup çok çeşitli dilbilim<br />

çevrelerinde bulunmuş ve 1940’lardan sonra akademisyenliğe A.B.D.’de devam etmiştir. Göstergebilimin<br />

en çok kullanılan (iletişim alanında da) analitik kavramları olan eğretileme (metafor) ve düzdeğişmece<br />

(metanomi), Jakobson’ın alana kazandırdığı kavramlardır. Eğretileme ve düzdeğişmece, günümüzde<br />

sinema metinlerinden haber metinlerine; fotoğraf metinlerinden reklam metinlerine, tüm medya<br />

ürünlerinin analizinde kullanılmaktadır.<br />

Jakobson 1. Dünya Savaşı yıllarında, Moskova Üniversitesi’nde dilbilim, Slav dilleri, ve halkbilim<br />

alanında öğrenim görmüştür. Bu yıllarda arkadaşlarıyla birlikte “Moskova Dilbilim Çevresi”ni<br />

kurmuştur. Bu dilbilim çevresi etkinliklerini yazınsal inceleme, lehçebilim, halkbilim ve dilbilimsel<br />

coğrafya konusunda araştırmalar yapmıştır. Jakobson 1920 yılında gittiği Çekoslavakya’da “Prag<br />

Dilbilim Çevresi” nin kurucuları arasında yer almış ve 1938 yılına kadar bu çevrenin çalışmalarını<br />

yönetmiştir. Prag Dilbilim Çevresi’nin çalışmalarının odak noktası da dilbilim ve yeni yapısal yöntemler<br />

olmuştur. Birkaç yıl çalıştığı İskandinav ülkelerinden ise 1941 yılında ayrılarak A.B.D.’ye geçmiş ve<br />

orada Levi-Strauss ile olan çalışmaları başlamıştır. 1967 yılına kadar A.B.D.’nin en saygın okullarında<br />

(Colombia, Harvard, MIT gibi) akademisyenlik yapan Jakobson, emekli olduğundan ölümüne kadar da<br />

çeşitli ülkelerde konferanslar vermiştir. Jakobson’un dört dilde yazdığı eserleri (Rusça, İngilizce,<br />

Almanca, Fransızca), çeşitli dillere çevrilmiştir.<br />

Jakobson A.B.D.’de yaptığı araştırmalarda sesbilim kuramını geliştirmiş ve çocukların dil<br />

bozuklukları üstüne çalışmıştır. Amerikan dilbiliminin uzun süre dışladığı anlam sorunlarına yönelmiş ve<br />

dilde parça ve bütün ilişkilerini irdelemiştir. Yine dil ile gösterge sistemleri ve dilbilim ile diğer bilim<br />

dalları arasındaki ilişkiler üstüne kafa yormuştur. Jakobson’un dilbilimin çok farklı alanlarında yazdığı<br />

makalelerinin dışında, A.B.D.’de yazdığı eserleri ortak çalışmalardır: “Söz İncelemesine Giriş”<br />

139

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!