Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
YETİŞTİRME KURAMI<br />
Yetiştirme kuramı (Cultivation Theory), Amerika Birleşik Devletleri’nde 1960’ların sonu ve 1970’li<br />
yılların başında Gerorge Gerbner tarafından Kültürel Göstergeler Projesi adı altında geliştirilmiştir. Bu<br />
yüzden Gerbner ve arkadaşlarına kültürel göstergeler grubu denilmektedir. Proje, şiddet örneği açısından<br />
geliştirilmiş; ancak sonraki yıllarda farklı konular açısından araştırmalar yapılmıştır. Kültürel göstergeler<br />
projesi; kurumsal süreç çözümlemesi, mesaj sistem çözümlemesi ve yetiştirme çözümlemesi<br />
bileşenlerinden oluşmaktadır.<br />
Kültürel göstergeler kavramı, ekonomik ve sosyal göstergeleri tanımlamak ve onların bütünlüğünü<br />
sağlamak için geliştirilmiştir. Kavram, önemli kültürel sorunların bir barometresini sağlamaktadır. Ancak<br />
artık, kültürel göstergelerin, ekonomik ve sosyal göstergelerden daha önemli olduğu ve onların önüne<br />
geçtiği kabul edilmektedir. Kültürel göstergeler grubunun önemli bir bulgusuna göre televizonun<br />
yansıttığı dünya, gerçek dünyadan farklılaşmaktadır. Televizyon, çok seyredenlerin inançlarını içeriğe<br />
uygun bir şekilde homojenleştirmektedir.<br />
Temel Bakış Açısı<br />
Kültürel göstergeler projesinin iletişim ve kültüre bakışı diğer kuramlardan farklı nitelikler taşır. Gerbner,<br />
iletişimi iki dönemde ele alır: Bunlar doğrudan deneyimli iletişim ve dolaylı deneyimli iletişim<br />
dönemleridir. Ona göre iletişim, mesajlar aracılığıyla etkileşimdir. Kitle iletişimi ise sembolik çevrenin<br />
kitlesel üretimidir. İletişim; en geniş insancıl anlamında, insanoğlu tarafından ne, neyin önemli ve doğru<br />
olduğu konularını içeren mesajların üretimi, elde edilmesi ve algılanmasıdır. Bu tanım, yetiştirme<br />
kuramının temelini oluşturur. Nitekim mesajların üetilmesi kurumsal süreci, elde edilmesi mesaj sistemini<br />
ve algılanması da yetiştirme boyutunu karşılar.<br />
Yetiştirme kuramı açısından hikâye anlatma oldukça önem taşımaktadır. Gerbner, medyada anlatılan<br />
hikâyeleri üç kategoride ele alır. Bunlardan birincisi, şeylerin nasıl işlediğiyle ilgilidir. Bu hikâyelerde<br />
insan yaşamının görünmeyen dinamikleri aydınlatılmaktadır. Bu hikâyeler hayâl ürünü olarak<br />
adlandırılmaktadır. Söz konusu hikâyeler, insanların gerçeklik olarak nitelendirdiği bir kurmacayı<br />
sağlamaktadır. İkinci tür hikâyeler, şeylerin ne olduğuyla ilgilidir. Bunlar ise haber olarak<br />
adlandırılmaktadır. Bunlar geleceğe yönelik görüşleri, kuralları ve belli bir toplumun amaçlarını<br />
onaylatmaya yöneliktir. Ne yapılması gerektiğiyle ilgili hikâyeler ise, üçüncü tür hikâyeleri<br />
oluşturmaktadır. Bu tür hikâyeler, tercihler ve değerlerle ilgilidir. Bunlar söylevler, eğitim ve yasalar<br />
olarak adlandırılmaktadır. Günümüzde ise reklam olarak adlandırılmaktadır. Söz konusu üç tür hikâye,<br />
birbiriyle organik olarak ilişkilendirilmiş biçimde kültürü oluşturmaktadır. Bu hikâyeler mitoloji, din,<br />
destan, eğitim, sanat, bilim, yasalar, peri masalları ve politikadan elde edilmektedir. Üçü de büyük ölçüde<br />
paketlenmiş olarak televizyondan yayılmaktadır.<br />
Yetiştirme kuramına göre, televizyon kültürde yaşanılanları ekmektedir. Bu, basit bir neden-sonuç<br />
ilişkisi değildir. Kültür, içinde insanların yaşadığı ve öğrendiği temel bir araçtır. Yetiştirme ise kültürel<br />
çevre içerisinde bir deniz değişimini işaret etmektedir. Yetiştirmenin, kültürleme ve sosyalleştirmeye<br />
katkısı yaşamsaldır. Ancak bu katkının, ne yönde olduğu bilinmelidir ve sonuçları olumlu değildir.<br />
İnsanlar, yakın çevrenin tehdit ve ödüllerinden daha geniş bir dünyada yaşamaktadırlar. Bu dünya<br />
anlattığımız hikâyelerden gelmektedir. Bu hikâyeler, örneğin sanat, bilim, din gibi alanlardan elde<br />
edilmekte ve televizyondan yansıtılmaktadır. Bu anlamda şarkılar, türküler, imgeler vb. insanların<br />
çevrelerinin tekdüze düzenlenişinde işlevseldir. Nitekim bütün hayvanlar davranır ama sadece insanlar<br />
sembolik çevrenin oluşumlarının dünyasında hareket eder.<br />
Kültürel Göstergeler Projesinin Bileşenleri<br />
Yetiştirme kuramının üç bileşeni bulunmaktadır: Bunlar kurumsal süreç çözümlemesi, mesaj sistem<br />
çözümlemesi ve yetiştirme çözümlemesidir. Bunlara ek olarak, yapılan eleştiriler de dikkate alınarak<br />
yaygın görüş haline getirme de geliştirilmiştir.<br />
Kültürel göstergeler projesinin birinci sırasında yer alan kurumsal süreç çözümlemesi bileşeniyle;<br />
kitle iletişiminin diğer kurumlarla nasıl ilişkili olduğu, nasıl karar alındığı, mesaj sistemlerinin nasıl<br />
76