16.04.2014 Views

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Yrd. Doç. Dr. Berrin AKBULUT<br />

to this Article, the existence of an intentional and unlawful act is required for the<br />

participation to an offence. Therefore, there is no participation to an offence or<br />

responsibility of accomplices unless the act of the perpetrator is intentional and<br />

unlawful. In terms of the responsibility of participants, it is also not important whether<br />

the perpetrator has the capacity of culpability. According to the Rule of Accesoriness,<br />

each participant would be punished according to their own culpable act.<br />

Article 40 of Turkish Penal Code also brings a spesifi c provision regarding to the<br />

Peculiar Offences. According to this provision, those, who are not eligible to be a<br />

perpetrator of a peculiar offence, can only be responsible as an instigator or an aider<br />

in terms of this peculiar offence. Since these non-eligible individuals are instigators<br />

and aiders in peculiar offences, their responsibility would also be determined in<br />

accordance with the Rule of Accesoriness...<br />

Key Words : The Rule of Accesoriness, Perpetration, Accompliceness, Accomplice,<br />

Peculiar Offences, Instigator, Aider<br />

GİRİŞ<br />

Suçun kanuni tanımında kural olarak, fiilin bir kişi tarafından tek başına<br />

gerçekleştirilmesi esas alınmaktadır. Ancak somut olayda suçlar çoğunlukla<br />

birden çok kişinin katılımıyla gerçekleştirilmektedir. Suçun gerçekleştirilmesi<br />

açısından yapılan katkılar ise aynı değere sahip bulunmamaktadır. Bazıları<br />

suçun kanuni tanımına uygun katkı niteliği taşırken, bazıları da suçun gerçekleştirilmesi<br />

açısından değer taşımakla birlikte korunan hukuki değeri doğrudan<br />

ihlal etmemektedir. Dolayısıyla faillik niteliğinde katkı sağlayan kişiler<br />

kanuni tanım gereğince cezalandırılırken, katkıları faillik niteliğinde olmayan,<br />

şerik olarak nitelendirilen kişiler özel kısımda düzenlenen norma dayanılarak<br />

sorumlu tutulamamaktadırlar. Bunun için kanunlar genel kısma iştirakle<br />

ilgili hükümler koymakta ve fail dışında şeriklerin de cezalandırılacağını hükme<br />

bağlamaktadırlar.<br />

Bağlılık kuralı, faillik ile şeriklik arasında ayrım yapıldığı sistemlerde katkıları<br />

faillik niteliğinde olmayan kişilerin, işlenen fiilden sorumluluğunu sağlamaktadır.<br />

Bir başka ifadeyle fail olamayan kişinin işlenen fiilden sorumluluğu<br />

bağlılık kuralıyla mümkün olmaktadır. 765 sayılı Kanunda bağlılık kuralı<br />

açıkça düzenlenmemişti. Söz konusu kanunda ağırlatıcı ve hafifletici nedenlerin<br />

ortaklara uygulanmasıyla ilgili hükümler bulunmakta, ancak düzenlemeler<br />

eleştirilmekte ve sorunlar ortaya çıkarmaktaydı. Yürürlüğe giren 5237 sa-<br />

168<br />

<strong>Gazi</strong> Üniversitesi <strong>Hukuk</strong> Fakültesi <strong>Dergisi</strong> C. XIV, Y. 2010, Sa. 1

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!