16.04.2014 Views

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Yrd. Doç. Dr. Berrin AKBULUT<br />

tı ortadan kaldıran hataya sevketmek suretiyle veya var olan hatadan yararlanmak<br />

suretiyle suç işleten kişi fail olamamaktadır. Ancak böyle bir hataya<br />

sebep olmaksızın veya var olan hatadan yararlanmaksızın, bir başka ifadeyle<br />

kast sorunu söz konusu olmaksızın, doğrudan davranan şahıs arkadaki adamın<br />

cebir veya tehdidiyle suç işlemişse, yani arkadaki adam onun suç işlemesine<br />

sebep olmuşsa ya da arkadaki adam özel sorumlu olan kişinin haksızlık<br />

yanılgısını kullanmışsa kasıt unsuru ortadan kalkmadığı için bu fiilleri gerçekleştiren<br />

arkadaki kişinin azmettiren olarak sorumlu tutulmasında herhangi bir<br />

sorun bulunmamaktadır 114 .<br />

Kast unsurunun aranması taksirli davranan kişinin arka plandaki kişi tarafından<br />

suçun işlenmesinde kullanılması durumunda da olumsuzluklara sebep<br />

olmaktadır. Belirtilen durum özgü suçlar için geçerlidir. Özgü suçlarda taksirli<br />

hareket eden kişiyi(özel faillik niteliğine sahip kimseyi) kullanan ve kendisi<br />

bu niteliğe sahip olmayan kişi fail olamamaktadır. Ancak azmettiren veya yardım<br />

eden olabilmektedir. Ancak öndeki kişi taksirle hareket ettiğinden ve taksirli<br />

suçlara iştirak söz konusu olmadığından bu kişiyi kullanan arkadaki şahıs<br />

azmettiren veya yardım eden statüsünü edinememektedir 115 .<br />

Sınırlı bağlılık kuralı çerçevesinde aranan kast unsuru bazı durumlar açısından<br />

da zorluklara sebep olmaktadır. Özellikle doğrudan davranan kişinin<br />

bir hukuka uygunluk sebebinin maddi şartlarında yanılmasının 40.madde anlamında<br />

kast kapsamına girip girmeyeceği tartışılmaktadır. Bir görüş, doğrudan<br />

davranan şahsın hukuka uygunluk sebeplerinin maddi şartlarında hataya<br />

düşmesi halinde, kastı ortadan kalktığından, dolayısıyla da kasten işlenmiş bir<br />

haksızlık bulunmadığından cezalandırılabilir bir şerikliğin söz konusu olmadığını<br />

ifade etmektedir. Ancak fiile katkı sağlayan kişi, hukuka uygunluk sebebinin<br />

maddi şartlarında hataya düşüldüğünü biliyorsa veya öndeki şahsı hataya<br />

sevketmişse kastsız davranan bu kişiyi araç olarak kullanan arkadaki şahıs<br />

dolaylı fail olur. Bunun için yanılmayı bilen arkadaki şahsın fail olma özelliğine<br />

sahip olması gerekir. Diğer görüş ise bunu kabul etmemektedir. Bu görüşe<br />

göre, eğer asıl fail hukuka uygunluk sebeplerinin maddi şartlarında hataya<br />

düşmüşse asıl fiilin kasıtlılığı söz konusudur. Çünkü bağlılık kuralı çerçevesinde<br />

aranan kast fiil kastıdır(kanuni tanıma ilişkin kasttır, unsur kastıdır).<br />

Yani maddi unsura ilişkin bilmeyi içermektedir. <strong>Hukuk</strong>a uygunluk sebepleri-<br />

114<br />

Cramer-Heine, in: Schönke-Schröder, Vorbem §§ 25ff.,kn. 30, 31.<br />

115<br />

Gropp, s. 382.<br />

196<br />

<strong>Gazi</strong> Üniversitesi <strong>Hukuk</strong> Fakültesi <strong>Dergisi</strong> C. XIV, Y. 2010, Sa. 1

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!