25.04.2017 Views

J.R.R. Tolkien - Kralın Dönüşü

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

CIRITH UNGOL KULESİ<br />

ümit olmadığını göstermişti ona. Taş işçiliği ters yüz olmuş<br />

basamaklar gibi sarkan yollara doğru otuz ayak boyunda<br />

yükseliyordu, ne bir çatlağı, ne bir çıkıntısı vardı. Tek yol kapıydı.<br />

Sürünmeye devam etti; bir yandan giderken bir yandan da<br />

Kule'de Shagrat ve Gorbag'ın emirlerinde kaçar ork bulunduğunu,<br />

ne hakkında kavga ettiklerini tabii yaptıkları şey bu idiysemerak<br />

ediyordu. Shagrat'ın bölüğü kırk kadardı sanki ve Gorbag'ınki de<br />

bunun iki mislinden daha fazlaydı; ama tabii ki Shagrat'ın devriyesi<br />

garnizonunun sadece bir bölümüydü. Frodo ve ganimetler hakkında<br />

kavga ettikleri kesin gibiydi. Bir saniyeliğine durdu Sam, çünkü<br />

aniden her şey, neredeyse kendi gözleriyle görmüş gibi, açık seçik<br />

görünmüştü. Mithril zırh! Elbette, zırh Frodo'nun üzerindeydi ve<br />

onu bulacaklardı. Ve Sam'in duyduğu kadarıyla Gorbag zırhı<br />

kıskanacaktı. Fakat şimdilik Karanlık Kule'den gelen emirler<br />

Frodo'nun tek güvencesiydi ve eğer emirlere kulak asılmayacak<br />

olursa iş çığrından çıkabilir ve Frodo her an öldürülebilirdi.<br />

"Hadi hadi seni sefil mıymıntı!" diye bağırdı Sam kendi kendine.<br />

"Davran artık!" Sting'i çekerek açık kapıya doğru koştu. Fakat tam<br />

koca kemerinin altından geçecekti ki bir şok yaşadı: Sanki<br />

Shelob'unki gibi, ama görünmez bir ağa dalmıştı. Hiçbir engel<br />

göremiyordu fakat kendi iradesinin yenemeyeceği kadar kuvvetli<br />

bir şey önünü tıkıyordu. Etrafına bakındı, sonra kapının gölgeleri<br />

içinde duran İki Gözcüler'i gördü.<br />

Tahta oturmuş koca suretler gibiydiler. Her birinin üç birleşik<br />

bedeni, biri dışa, biri içe ve biri kapıya bakan üç başı vardı. Yüzleri<br />

akbaba yüzüydü ve koca dizlerinde pençeye benzer elleri<br />

duruyordu. Sanki koca taş bloklardan oyulmuşlardı hareket<br />

edemeyecek şekilde, ama yine de her şeyin farkındaydılar: Bir<br />

çeşit şeytani uyanıklık ruhu ikamet ediyordu içlerinde. Düşmanı<br />

biliyorlardı. İster görünür olsun, ister görünmez kimse fark<br />

edilmeden geçemezdi. Onlar kimsenin girişine veya kaçışına izin<br />

vermiyorlardı.<br />

Sam bütün iradesini toplayarak bir kez daha ileri atıldı ve sanki<br />

göğsüne ve başına gelen bir darbeyle sendeleyerek, şiddetli bir<br />

221

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!