16.07.2015 Views

herkese lâzım olan îmân - cubuklukoyu

herkese lâzım olan îmân - cubuklukoyu

herkese lâzım olan îmân - cubuklukoyu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

1099 dan 1187 ye kadar 88 sene hıristiyanların elinde kalan Kudüs,bu târîhde Selâhuddîn-i Eyyûbî tarafından kurtarıldı. Kendisinekarşı çıkan Aslan Yürekli Rişardı esîr aldı. Fekat ona karşıson derecede nezâket ve şefkat ile davrandı. Ona bir esîr değil, birkral mu’âmelesi yapdı. İşte size, (vahşî müslimânlık) ile (müşfikhıristiyanlık) arasındaki farkı gösteren en büyük misâl!Ba’zı kiliselerin müslimânlar tarafından câmi’e çevrildiği doğrudur.Fekat, bunlardan hiç biri yıkılmamış, aksine ta’mîr edilmişdir.Fâtih Sultân Muhammed hân “rahime-hullahü teâlâ”, İstanbuluzabt etdiği zemân, Ayasofya kilisesini câmi’e çevirdi. Bu, yapılansulh şartlarından biri idi. Bu, yalnız dînî bir olay değil, aynızemânda Türklerin en büyük zaferinin bir hâtırası idi. Peygamberimiz“sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”, İstanbulun feth edileceğinievvelden haber vermiş ve bu şehri zabt eden kumandan ve askerleriiçin, (Ne mutlu onlara) buyurmuşdu. İstanbulu feth ederektârîhde yeni bir çağ açan Fâtih sultân Muhammed hân, bunu bütündünyâya i’lân için hıristiyan sembolü <strong>olan</strong> Ayasofyayı, câmi’hâline, ya’nî Müslimân sembolü şekline koymak zorunda idi. Fâtihsultân Muhammed hân, Ayasofyayı aslâ tahrîb etmedi. Aksine,ta’mîr etdi. Kur’ân-ı kerîmde kiliselerin yıkılması hakkında biremr yokdur. İlerde göreceğiniz gibi, müslimân hükûmetler, dâimâkiliseleri ve sâir ibâdet yerlerini tecâvüzden korumuşlardır.Şimdi size, kendilerini müşfik, ma’sûm ve merhametli sayanhıristiyanların bir câmi’i kiliseye çevirme işinden bahs edeceğiz.Aşağıdaki yazı, 1312 [m. 1894] senesinde, Almanyada Würzburgşehrinde neşr edilmiş <strong>olan</strong> ve Prens Salvator, Prof. Graus, teologKirchberger, baron von Bibra, Bayan Threlfall tarafından hâzırlanan(Spaneien = İspanya) ismindeki eserden alınmışdır:(İspanyada en mühim şehrlerden biri, Cordoba (Arabca ismi:Kurtuba)dır. Bu şehr, Arab Endülüs devletinin merkezi idi. Müslimânlar,Târık bin Ziyâd “rahime-hullahü teâlâ” kumandasında,95 [m. 711] de İspanyaya geçince, bu şehri kendilerine başşehryapmışlardı. Arablar bu şehre medeniyyet getirdiler. Yarı vahşî<strong>olan</strong> bu şehri, tam bir medenî şehre çevirdiler. Bir büyük serây[El-kasr], hastahâneler, medreseler yapdılar. Bunların yanında,bir de büyük Câmi’a [Üniversite] kurdular. Avrupada ilk kurulanüniversite, budur. O zemâna kadar Avrupalılar ilmde, fende, tıbda,zirâatde ve medeniyyetde çok geri kalmışlardı. Müslimânlar,onlara ilm, fen, medeniyyet getirdiler. Onlara hocalık etdiler.– 385 – Herkese Lâzım Olan Îmân: F-25

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!