17.04.2014 Views

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

çümsenen soytarıların başı olarak gören Voltaire’in değerlendirmesinden<br />

ne de farklıdır bu.<br />

Neredeyse tüm Romantiklerin paylaştığı ana deha fikri, Romantizm<br />

döneminde yararlı olmuştu. Romantikleri geleceğin tohumlarını<br />

geçmişte aramaya ve geçmişi, gübreleyip ürettiği bu geleceğin<br />

bakış açısından değerlendirmeye yöneltiyordu. Benzer bir Romantik<br />

kavram da, ileriyi aydınlatan, “insanlığa yol gösteren deha” kavramıdır<br />

(espirit phare de l'humanité). Bu fikir edebi başyapıtlarda,<br />

örneğin Shakespeare, Dante, Rabelais’nin yapıtlarında bu yapıtların<br />

zaten tamamlanmış, tümüyle özümsenmiş bir ürün olarak içerdikleri<br />

şeyi açığa vurmakla kalmaz yalnızca, yanı sıra, gelecek olanın<br />

tohumlarını, yani başka bir deyişle, ata dehalar tarafından kavranan,<br />

kuşaklar boyunca meydana çıkıp yeşerecek olan her şeyi<br />

açığa vurur. Antik başyapıtlar yeni ufuklar, yeni potansiyeller açar.<br />

Dolayısıyla, Romantikler Shakespeare, Cervantes ve Rabelais’de<br />

yeni ve faydalı keşiflerde bulunmuştur.<br />

Bu teoriler ve uzanımları, Romantikler ve Aydınlanmacılar arasındaki<br />

derin farklılığa damga vurur. Aydınlanmacılar edebi başyapıtlarda<br />

ve yazarlarında, kapsadıklarından daha az şey buldular: Tarihsel-olmayan<br />

akılcılığın bakış açısından, bu yapıtlarda gereksiz<br />

ve idrak edilemez çok fazla şey vardı; ayıklanıp temizlenmeleri gerekiyordu.<br />

Voltaire’in tüm kitapların yenilendiği “Tanrı’nın kütüphanesi”<br />

tasviri bu açıdan tipiktir. Aydınlanmacılar dünyayı fakirleştirme<br />

eğilimindeydi. Onların aklında, gerçek dünyanın hayal edilebilecek<br />

olandan çok daha azı vardır; modası geçmiş kavramları,<br />

düşler ve hayalleri yok sayma pahasına gerçekliği abarttılar. Bu tamamen<br />

statik gerçeklik kavramı Aydınlanmacıların edebi yapıtlara<br />

ilişkin değerlendirmelerini etkiledi ve bu yapıtları kısaltıp düzeltmeyi<br />

istemelerini mümkün kıldı.<br />

Romantikler ise, genişletilmiş bir gerçeklik kavramı geliştirip,<br />

zamana ve tarihsel oluşa büyük önem verdiler. Bu kavram aracılığıyla,<br />

bir başyapıtta yüzeyde görünenden çok çok daha fazlasını<br />

bulmaya çalıştılar. Geleceğin, embriyonun, sürgünlerin, tohumların,<br />

kehanetlerin ve vahiylerin göstergelerini bulmaya uğraştılar.<br />

Örneğin, tarihçi Michelet’nin değerlendirmesini anımsayalım.<br />

143

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!