Nükleer silahlar hiç olmazsa, Romalı lejyonların empoze ettiği PaxRomana cinsinden bir askeri fetih faaliyetinin bir tek devlet tarafındangerçekleştirilmesi olasılığını ortadan kaldırdı. Amerika'nın 1945-1949 arasındakinükleer tekeli devrinde bir Pax Americana kurabileceği olasılığınıbir kenara bırakalım. Amerika'lılar o devrede, henüz yeterince güç veuluslararası sistem bilinci içinde değillerdi. Ayrıca, 1946'nm atom bombası,daha sonra hidrojen bombasının olduğu kadar nihai bir silah olarakda algılanmamıştı. Eğer kendisi nükleer silahları elde eden ilk ülke olsaydı,Sovyetler Birliği dünyada bir "Sosyalist Barış" kurmaktan çekinirmiydi? Tarihsel olarak, Stalin'in böyle bir tekelden yararlanmak istemiyeceğinidüşünmek zordur. Eğer Amerika 1950'ler boyunca nükleer tekelinisürdürebilseydi, ve bu sırada H- bombasına da sahip olsaydı, 1963'debir Pax Americana kurmak üzere çaba harcanmayacağından emin olabilirmiydik?Hidrojen bombalarına sahip olma yarışı, atom bambalarında olduğununaksine, başabaş süren bir yarış olma özelliği taşıyor. Her iki tarafda ezici bir "nihai silah" tekeline sahip değil, dolayısıyla, çözümlememizibirbirini tehdit eden ve saldırıdan caydıran bir dünya esasına dayandırabiliriz.Bir kere SSCB de nükleeer silahları elde ettikten sonra, hiç bir ordununartık bir çırpıda Moskova'yı ele geçirip dünya imparatorluğunukurabileceğini düşünmek mümkün değildir. Amerikan atom bombası da,Washington'un ele geçirilmesini önleyecektir. Dünyanın fetih yoluyla birtek devlet haline gelebilmesine mani olan bu "birim-veto" artık elde birsayılıyor, ve bu "atom kalkanı"nm Pekin'i ve Paris'i de koruyup koruyamayacağıtartışılıyordu. Oysa, dünya siyasal sisteminin geçirdiği evreleriçinde Washington'un ve Moskova'nın dokunulmaz durumda olmaları çokönemlidir.Böylece, termonükleer yılgı dengesi, uluslararası dengenin yeni birçeşidi olup, eski güç dengesinin bir başka biçiminden ibaret değildir. Artıkbir nükleer güç (devlet) vatanını korumak için yabancı ülkelerdengelecek saldırıları defetmekle eskiden olduğu kadar ilgilenmek zorundadeğildir. Eğer İngiltere ondokuzuncu yüzyılda atom bombasına sahip olsaydı,Avrupa'yı I. Napolyon'un mu, III. Napolyon'un mu yoksa Wilhelm'-in mi birleştireceği konusuyla pek ilgilenmeyebilirdi. Çünkü, elindeki kitleimha aracı, Manş denizini geçerek İngiltere'yi işgal etmek isteyebilecek -güçleri caydırmaya yetecekti.Oysa, İngiltere başka nedenlerden ötürü Avrupa'da neler olduğu ileilgilenmek istemez miydi? Din benzerliği, meşruiyet kaygısı, akademiközgürlük ve serbest ticaret gibi nedenlerle müdahale etmez miydi? Hattakıtadaki durumunu korumak için nükleer karşılık verme tehdidini sa-108
vurmaz mıydı? 1954'den sonra Moskova ve Washington güvenlik içindeydilerama, bu iki başkent arasındaki çatışmalar ve endişeler sona ermedi.Gerçekçilerin (realistlerin) varsayımlarını bazen destekleyen, bazen onlaraters düşen nedenlerle her iki devlet de dışarıda etkilerini arttırma vekazandıkları yeni etki alanlarını nükleer şemsiyeleri altına alma yolunuseçtiler. Yabancılar da onların koruması altına girmeyi tercih ettiler veböylece iki kutuplu dünya dediğimiz olgu karşımıza çıktı.GÜÇ DENGESİNE GERİ DÖNÜŞBugünün dünyasının, artık, Moskova ve Washington tarafından yönlendirilenve kendi "nükleer şemsiyelerinin" altında birbirlerini yereniki blok tarafından yönlendirilmediği bellidir. Acaba bunun ne kadarışimdi ikiden fazla ülkenin elinde nükleer silah olmasına bağlıdır? Soğuksavaşta görülen iniş ve çıkışları ideolojinin yoğunluğundaki artış ve eksilişlerebağlayabilir miyiz?Bu değişikliğin ne kadarı söz konusu kıtaların ve ülkelerin siyasal,ekonomik ve toplumsal şartlarında meydana gelen değişikliklere bağlıdır?Herhangi bir yumuşama olgusunun (detante'ın) nedenleri önce uluslararasısistem kuramcılarını ve daha sonra da tarihçileri ilgilendirir. Fakatburadaki nedensellik kalıpları, bu gelişmeleri tamamen sevinçle karşılamamızınuygun olup olmadığına bağlıdır. Yumuşamanın derecesi çokmerkezliliğinin derecesi ve hangi düzeylere uygulanabileceği hususlarındafikir ayrılıklarımız olacaktır. Bunun ötesinde çok-merkezliliğin arzu edilirolup olmadığı konusu da tartışmalıdır.Tarihin bütün çağlarında ve her uluslararası sistemde ülkelerin askerive siyasal duyumları zayıf ve kolayca saldırılabilir olduğu zaman savaşolasılığı artmıştır. Saldırının, savunmaya göre daha avantajlı olduğu hallerdeülkelerin ilişklieri dengesiz ve çatışmaya yönelik olmuştur (Bkz.Boulding, 1963). Birinci Dünya Savaşı örneğinde de belirtildiği üzere, birgüç dengesi sistemi saldırının avantajlı olmadığı dönemlerde en iyi işler.Yılgı dengesi sistemi de, savunma güçlendikçe, daha az gerekli olmayabaşlamış olabilir. Devletlerarası rekabette bir "tutuklunun çıkmazı" (Prisoners'dilemma) durumu olduğunu varsaysak, bazen doğanın elde edileceködülleri pek çekici kılmadığını görüyoruz. Belki de doğa 1941 de ve1948 de bize iyi davranmamıştı ve şimdi bize iyi davranıyor. Askeri teknolojibize, tutarlı ve devamlı bir biçimde savunmayı güçlendiren (barışıgüçlendiren) konvansiyonel silahlar vermeyebilir. Bu teknoloji bir dönemdesavaşları önlerken, bir başka dönemde onları teşvik edebilir. Pekala,yirminci yüzyılda dünyada saldırganlık tutumunda genel bir azalmave nükleer silahların tehdidini kullanma gereğinde bir azalma görül-109
- Page 1:
ANKARA ÜNİVERSİTESİ SİYASAL B
- Page 7:
ÇEVİRENİN ÖNSÖZÜBu kitap, Han
- Page 11:
ULUSLARARASI İLİŞKİLER KURAMIKe
- Page 14 and 15:
Ibileceği olanağını öne sürm
- Page 16 and 17:
Newton'un evrensel yerçekimi kuram
- Page 18 and 19:
heveslileri olduğu halde varolan k
- Page 20 and 21:
însan daima gelişmiş yöntemler
- Page 22 and 23:
lında, bir kuram veya onun modeli
- Page 24 and 25:
Kuramdaki değişiklikler, sözcük
- Page 26 and 27:
şarılı olsa bile, hatırlanmalı
- Page 28 and 29:
sındaki korelasyonu naklediyorlar.
- Page 30 and 31:
yada olup bitenlerin sebebi olarak
- Page 32 and 33:
iyi fırsatlar için dış ülkeler
- Page 34 and 35:
Manifesto'da Marks ve Engels kapita
- Page 36 and 37:
Eğer ima edilen sebebler ikna edic
- Page 38 and 39:
manları massettikçe emperyalizm k
- Page 40 and 41:
değiştikleri halde, kuramımı b
- Page 42 and 43:
len değişiklikleri dikkatli bir
- Page 44 and 45:
an, "itme" ilkesinin işlediği art
- Page 46 and 47:
Uyacaktır." Bu unsurlar bazı geli
- Page 48 and 49:
ceden kestirebilir miydik? Şu soru
- Page 50 and 51:
yapıcı bir amaç için her araca
- Page 52 and 53:
cesi olduğuna inanmakta; bazılar
- Page 54 and 55:
gösterir, değişen siyasal liderl
- Page 56 and 57:
kopmalarını zorlaştırmaktadır.
- Page 58 and 59:
öğeyi hesaba katmak bizi uluslara
- Page 60 and 61:
Yalnızca bu örneklerden bahsetmek
- Page 62 and 63:
ların örgütlenme şeklinden de e
- Page 64 and 65:
daki farklılığı etkiler (Waltz,
- Page 66 and 67:
Eğer yazara göre bunlar sistemin
- Page 68 and 69: Bu tip bir bilim adamı, birimler a
- Page 70 and 71: Gittikçe artan bir biçimde Hoffma
- Page 72 and 73: özellikleri, amaçları ve davran
- Page 74 and 75: olan inancı, yazılarının canlı
- Page 76 and 77: kuralların çatışması ile karş
- Page 78 and 79: alıyor. Eğer, bir an için gerekl
- Page 80 and 81: yalnızca ampirik bir sorundur. Kap
- Page 82 and 83: kendi çıkarlarını güden iki ya
- Page 84 and 85: kuramın gelişmesine en önemli ma
- Page 86 and 87: yalizmin bu amacı gerçekleştireb
- Page 88 and 89: kullanmışlardır. Bunlar da ulusl
- Page 90 and 91: Bu şekilde, çember, bir uluslarar
- Page 92 and 93: tıyormuş gibi bahsetmektedirler k
- Page 94 and 95: Uluslararası politikanın incelenm
- Page 96 and 97: da kullanılabilir. Uygulanan yönt
- Page 98 and 99: 33 İzleyecek olan sayfalardaki gü
- Page 100 and 101: Bochenski, J.M. (1965). The Methods
- Page 102 and 103: Keynes, John M. (n.d.). The General
- Page 104 and 105: Singer, J. David, ed. (1968). Quant
- Page 107: DÜNYA SİYASAL SİSTEMİGeorge H.
- Page 110 and 111: şı karşıya kalacaklardı. Devle
- Page 112 and 113: uçaklar savaşı daha etkili kılm
- Page 114 and 115: yon'dan korkmak ingiltere'yi aynen
- Page 116 and 117: tine geçmesi için gemlendiğini g
- Page 120 and 121: müyor mu? Eğer saldın ve savunma
- Page 122 and 123: iki taraf da kontrolleri altındaki
- Page 124 and 125: vaşmı izleyen yılların "revizyo
- Page 126 and 127: İstilalar ve hükümet darbeleri k
- Page 128 and 129: yüklüyor olabiliriz. Belki de sav
- Page 130 and 131: kimlik kazandığı için mi oluyor
- Page 132 and 133: slndan değişik roller oynarlar. J
- Page 134 and 135: Burada ileri sürülen mantık, nü
- Page 136 and 137: lamalar meydana getirebilirler. Şi
- Page 138 and 139: atı toplumlarının "Sovyet Bloğu
- Page 140 and 141: Ekonomik açıklamalar aranması do
- Page 142 and 143: Bir anlamda bu söylenenler "çöz
- Page 144 and 145: landa Cumhuriyet Ordusu) bu arzuyu
- Page 146 and 147: Eğer bir dünya devletine gönüll
- Page 148 and 149: hepsinin eşit biçimde yararlanaca
- Page 150 and 151: önlemleri tanımlayabilir, ya da,
- Page 152 and 153: Ülkeler arasındaki ticaret ilişk
- Page 154 and 155: iktisadi karşılık beklediğini h
- Page 156 and 157: Herz, John H. (1951). Political Rea
- Page 158: Vernon, Raymond (1971). Sovereignty