27.06.2013 Views

LOZAN'DAN GÜNÜMÜZE BATI TRAKYA'DA AZINLIK EĞİTİMİ ...

LOZAN'DAN GÜNÜMÜZE BATI TRAKYA'DA AZINLIK EĞİTİMİ ...

LOZAN'DAN GÜNÜMÜZE BATI TRAKYA'DA AZINLIK EĞİTİMİ ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

“…Yabancı basın raporlarının aksine, genel olarak Türk hükümetleri,<br />

Dışişleri Bakanlığının etkisiyle, 1963-67 yıllarında Kıbrıs ve 1985 yılında<br />

Bulgaristan örneklerinde olduğu gibi kamuoyunun baskısıyla harekete geçene<br />

kadar Türkiye dışında yaşayan Türklerin davalarını savunmaktan kaçındı”. 84<br />

Balkanlar’da on milyon civarında Müslüman yaşamaktadır ve bunun en az iki buçuk<br />

milyonu Türk’tür. Değişik milletlere mensup Müslümanların var olmasına rağmen, hakim<br />

unsur olan Hıristiyanların zihinlerinde ve şuuraltılarında, Müslüman ve Türk birbirine<br />

özdeştir. Müslümanlar, Balkanlar’da değişik devletlerin sınırları içinde yaşamakta iseler de,<br />

tümünün ortak özellikleri bölgelerinin en fakir, örgütsüz ve sürekli olarak baskı altında<br />

yaşıyor olmalarıdır. Hakim unsurun siyasetçileri için, Müslümanlar veya Türkler, daima<br />

yedekte duran önemli bir siyasi malzemedirler. İstesin veya istemesinler, bu siyasetçiler<br />

sıklıkla Türk veya Türkiye öcüsü kartını iç ve dış siyasette kullanırlar. 85<br />

Üzülerek görüyoruz ki, Cumhuriyet tarihimizin özellikle 1955’ten sonraki döneminde<br />

Balkanlar siyasi hafızamızdan silinmiştir. Hatta, Türkiye’deki Türkçü akımda bile ağırlık<br />

Balkan Türklerinden ziyade, Kafkasya ve Orta Asya Türklerine aittir. Bunun siyasi ve<br />

psikolojik nedenlerini kendi kendimize bile zor izah edebiliriz. 86<br />

Avrupa’nın önemli iki jeopolitik uzantısı vardır. Birisi Balkanlar, ötekisi Kafkasya.<br />

Türkiye bu bölgelerde mesele çözücü bir etkiye sahip olmalıdır. Avrupa Birliği ile Avrupa<br />

ayrı, ayrı kavramlardır. Bu bağlamda, Avrupa Birliği başarılı bile değildir. Avrupa’nın kendi<br />

jeopolitik uzantılarında mesele çözücü olabilmesi ve bölgesel işbirliği alanında güçlü olması<br />

gerekir. Her ikisinin gerçekleşebilmesi için, Türkiye’nin Avrupa siyasetine aktif olarak<br />

katılımı gereklidir. Bu ayaklardaki Türkiyesiz sağlanamaz…Balkanlar, Türkiye’nin<br />

Avrupa’da ait olması gereken yere gelebilmesini sağlayan bir atlama tahtasıdır. Bir diğer<br />

değişle de, Türkiye bir Balkan ülkesidir. Türkiye için Balkan istikrarı, yayılmacı siyasetten<br />

daha önemlidir. Çünkü, istikrarlı bir atlama tahtası işe yarar. Aksi halde çukura düşersiniz. 87<br />

84 Karpat, Balkanlarda Osmanlı…, s. 327<br />

85 Mustafa Kahramanyol, Türk Hakları, Ankara, Ankara Üniversitesi Basımevi, İkinci Basım, 1995, s. 10<br />

86 Ümit Özdağ, “19. ve 20. Yüzyıllarda Ortadoğu ve Balkanlar’da Siyaset Yapılanmaları”, Mustafa<br />

Kahramanyol, Türk Hakları,Ankara, Ankara Üniversitesi Basımevi, İkinci Basım, 1995, s. 61<br />

87 Oral Sander, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Balkan Siyaseti” , Mustafa Kahramanyol, Türk Hakları,Ankara,<br />

Ankara Üniversitesi Basımevi, İkinci Basım, 1995, s. 66<br />

36

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!