ESK‹ TÜRK EDEB‹YATINA G‹R‹fi: B‹Ç‹M VE ÖLÇÜ
ESK‹ TÜRK EDEB‹YATINA G‹R‹fi: B‹Ç‹M VE ÖLÇÜ
ESK‹ TÜRK EDEB‹YATINA G‹R‹fi: B‹Ç‹M VE ÖLÇÜ
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
70<br />
Tuyu¤, “flark› söyleme”,<br />
“övme”, “kapal› söz”<br />
anlamlar›nda Türkçe bir<br />
sözcüktür.<br />
Eski Türk Edebiyat›na Girifl: Biçim ve Ölçü<br />
Örnek 17<br />
Afla¤›daki rübâ’î Azmîzâde Hâletî’ye aittir. Bu rübâ’înin kafiye düzeni bir önceki<br />
rübâ’îden farkl›d›r. Rübâ’îde üçüncü m›sra d›fl›ndaki m›sralar kendi aralar›nda<br />
kafiyeli, üçüncü m›sra’ ise serbesttir. Birinci, ikinci ve dördüncü m›sralar mef’ûlü<br />
mefâ’ilün mefâ’îlü fe’ûl, üçüncü m›sra› ise mef’ûlü mefâ’ilün mefâ’îlün fâ’ vezinlerindedir.<br />
Esrâr›n› dil zamân zamân söyler imifl<br />
Hengâme-i gamda dâstân söyler imifl<br />
Aflk ehli olup da mihnet-i hicrâna<br />
Ben sabr iderin diyen yalan söyler imifl<br />
Azmîzâde Hâletî<br />
Rubâ’înin düz yaz›yla dil içi çevirisi<br />
Gönül saklad›¤› s›rlar› zaman zaman söylermifl; üzgün zamanlar›nda ise destan<br />
gibi söylermifl; âfl›k olup da ayr›l›k çilesine “sabrederim” diyen yalan söyler imifl.<br />
Tuyu¤<br />
Tuyu¤, edebiyat terimi olarak dört m›sral› bir naz›m biçiminin ad›d›r. Eski Türk<br />
fliirinin dörtlüklerinden do¤mufltur. Tuyu¤un O¤uz Türklerinin Azerbaycan, Do¤u<br />
Anadolu ve Irak’a yerleflmeleriyle kendi edebiyatlar›nda kulland›klar› dört m›sral›k<br />
halk fliirlerinin bu bölgede aruzla yaz›lan ve Fehleviyyât denilen bestelenmifl rübâ’îlerden<br />
etkilenmesiyle ortaya ç›kt›¤›n› ileri sürenler de vard›r.<br />
Kafiyelenifli rübâ’îde yayg›n olarak görülen “a a x a” düzenindedir (bk. Örnek<br />
18). Bunun d›fl›nda “x a x a” fleklinde; yani, k›t’a biçiminde kafiyelenmifl olanlar›<br />
ve bütün m›sralar› birbiriyle kafiyeli tuyu¤lar da vard›r. Tuyu¤lar cinasl› kafiyelerin<br />
çok kullan›ld›¤› bir naz›m biçimidir (bk. Örnek 20). Ancak çok say›da cinass›z tuyu¤lara<br />
da rastlanmakta; bu örnekler de tuyu¤da cinasl› kafiye kullanman›n genel<br />
bir kural olmad›¤›n› göstermektedir. Dolay›s›yla cinasl› olma özelli¤inin tuyu¤un<br />
tan›m›na eklenmesi do¤ru de¤ildir.<br />
Tuyu¤, genellikle fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilün vezniyle yaz›l›r. Az say›da da olsa<br />
bu vezin d›fl›ndaki vezinlerle de yaz›lm›fl tuyu¤ örnekleri vard›r.<br />
Tuyu¤ daha çok Ça¤atay ve Azerî edebiyatlar›nda görülür. Anadolu’da ilk tuyu¤<br />
örneklerini Kad› Burhaneddin (öl. 1399) ve Seyyid Nesimî (öl. 1404)’de görüyoruz.<br />
Kad› Burhaneddin’in Divan’›nda 100’den, Hurûfî bir flair olan Nesimî’nin Divan’›nda<br />
da 350’den fazla tuyu¤ vard›r. Kad› Burhaneddin tuyu¤lar›nda dikkati çekecek<br />
kadar çok cinasl› kafiye kullanm›flt›r. Bu iki flair Azerî edebiyat›n›n Anadolu’da<br />
yetiflmifl iki temsilcisi oldu¤u için tuyu¤a oldukça fazla ilgi gösterdikleri anlafl›lmaktad›r.<br />
Divan flairleri ise, bu naz›m biçimine pek ilgi göstermemifllerdir.<br />
Örnek 18<br />
Afla¤›daki tuyu¤ Kad› Burhaneddin’e aittir. Tuyu¤un vezni fâ’ilâtün fâ’ilâtün<br />
fâ’ilündür; kafiye düzeni de “a a x a”d›r.<br />
Dilberün ifli itâb u nâz olur<br />
Çeflmi câdû gamzesi gammâz olur<br />
Ey gönül sabr it tahammül k›l ona<br />
Yâra iriflmek ifli az az olur<br />
Kad› Burhaneddin