16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

sân eden Allahü teâlâya hamd olsun! Doğru yol, Muhammed aleyhisselâmınyoludur. Onun dînidir. Yasîn sûresinin başında, (Sen elbette Peygamberlerdensin.Tâm doğru yoldasın!) meâlindeki âyet-i kerîmeler, böyleolduğunu göstermekdedir. Allahü teâlâ bizi ve sizi, o yüce Peygamberin“aleyhissalâtü vesselâm” dînine uymakla şereflendirsin. Ona tâm uyanlarınve Evliyâsının büyüklerinin hurmeti için “rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecma’în”düâmızı kabûl buyursun! Âmîn. Bu düâmızı size ulaşdıran zâtın yolculuğusizin tarafınıza olunca bu birkaç kelime ile muhabbet zincirini hareketegetirdi. Vesselâmü aleyküm ve rahmetullahi sübhânehü ledeyküm.78YETMİŞSEKİZİNCİ MEKTÛBBu mektûb, yine Cebbârî hâna yazılmışdır. Sefer der Vatan ve seyr-i âfâkîve enfüsî bildirilmekdedir:Allahü teâlâ, doğru olan bu islâmiyyetin caddesinde ilerlemek ihsân eylesin!Dehli ve Egre yolculuğundan geri döneli birkaç gün oldu. Alışdığımızvatanda yine yerleşdik. (Vatanı sevmek îmândandır) hadîs-i şerîfindebildirilen sevgi, kendini gösterdi. [Bunun hadîs olduğu (Mesnevî)de de bildirilmekdedir.]Vatana kavuşdukdan sonra, yolculuk olursa, vatan içindeolur. (Sefer der Vatan) Nakşibendiyye büyüklerinin “kaddesallahü teâlâesrârehüm” temel sözlerinden biridir. Bu tarîkatde bu seferi, dahâ başlangıcdatatdırırlar. Nihâyeti başlangıcda yerleşdirdikleri buradan belli olur.Bu yolun yolcularından dilediklerini (Meczûb-i sâlik) yaparlar. İnsanın dışındailerletirler. (Seyr-i âfâkî) denilen bu dış yolculuk bitdikden sonra(Seyr-i enfüsî) denilen insanın içindeki yolculuğa başlatırlar. (Sefer der Vatan),bu ikinci yolculuk demekdir. Fârisî mısra’ tercemesi:Arabî beyt tercemesi:Bu büyük ni’meti, bakalım kime verirler?Ni’mete kavuşanlara âfiyet olsun,Zevallı fakîr âşık, birkaç damlayla doysun.Bu büyük ni’mete kavuşmak, ancak gelmişlerin ve geleceklerin efendisine“aleyhi ve alâ âlihi minessalevâti efdalühâ ve minettehıyyâti ekmelühâ”uymakla ele geçebilir. Bir kimse, kötü huylarını yok etmezse ve emrlereuyarak ve yasaklardan sakınarak kendini süslemezse, bu ni’metin kokusunubile duyamaz. İslâmiyyetden kıl ucu kadar bile ayrılan bir kimsedeahvâl ve mevâcid hâsıl olursa, bunlara istidrâc denir ki, onu dünyâda veâhıretde rezîl olmağa sürükler. Allahü teâlânın sevgili Peygamberine“aleyhi ve alâ âlihi minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâ” ayakuydurmayan bir kimse, felâketlerden kurtulamaz. Birkaç günlük dünyâ hayâtını,Hak teâlânın râzı olduğu şeyleri yapmakla geçirmelidir. Bir kimseninişlerinden, onun sâhibi râzı olmazsa, onun yaşaması nasıl olur? Hak teâlâ,onun büyük, küçük her yapdığını bilmekde ve görmekdedir. Hâzırdırve nâzırdır. Utanmak lâzımdır. Eğer bir kimsenin, onun çirkin ve kötü işlerinigördüğünü anlasa, onun gördüğü yerde bozuk birşey yapmaz. Ayb-– 124 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!