16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yacak makâma vâsıl olmuşdur. Orada hiç ümmîdlenmek yokdur. Bununiçin kendisinde şevk ve taleb kalmaz. Bu hâl, Evliyânın büyüklerinde olur.Bunlar sıfatların çukurundan kurtulmuşlar. Zât-i ilâhîye “teâlet ve tekaddeset”kavuşmuşlardır. Bunlar, sıfatlarda uzun uzun ilerliyen ve şü’ûnât mertebelerindeseyr eden sâlikler gibi değildir. O sâlikler, bitmez tükenmez sıfatlarıntecellîlerine bağlanıp kalırlar. Bunlar için olan vüsûl mertebeleri kendisiniancak sıfatlara kavuşdurur. Zât-i ilâhîye yükselmek ancak sıfatlardave i’tibârâtda, kısaca seyr etmekle olabilir. İsmlerde uzun uzadıya seyr edenbir kimse, sıfatlara ve i’tibârâta bağlanıp yolda kalır. Böylece şevk ve talebkendisinden ayrılmaz. Vecd ve tevâcüdden kurtulmaz. Vecd ve tevâcüd sâhibleri,sıfatların tecellîlerine kavuşanlardır. Bunlar için (Tecelliyât-i Zâtiyye)yokdur. Şevkleri, vecdleri oldukça bu tecellîlerden nasîb alamazlar.Süâl: Allahü teâlâya şevk olması ne demekdir? Çünki, Allahü teâlâdanhiç birşey mefkûd, yok değildir?Cevâb: Burada şevk demek, belki (Müşâkele San’ati) ile söylenmiş olabilir.Çok olduğunu bildirmek içindir. Çünki, azîz, cebbâr olan Allahü teâlânınher şeyi şiddetlidir, çokdur. Za’îf insanların her şeyinden gâlib ve kuvvetlidir.Bu cevâb âlimlere göre verilen cevâbdır. Bu fakîr kulun başka bir cevâbıdahâ vardır ki tesavvuf yoluna uygun bir cevâbdır. Fekat bu cevâbda birazsekr, şu’ûrsuzluk bulunmakdadır. Sekr olmayınca, güzel olmuyor. Hattâ câizolmuyor. Çünki, sekr sâhibleri özrlü olur, afv edilirler. Sahv, şü’ûr sâhiblerimes’ûl olurlar. Sorguya çekilirler. Şu anda, tâm sahv hâlindeyim. Şimdio cevâbı bildirmek yerinde olmaz. Önceleri ve sonraları Allahü teâlâyahamd olsun. Onun Peygamberlerine bitmez tükenmez salât ve selâm olsun!27YİRMİYEDİNCİ MEKTÛBBu mektûb, Hâce Ammek için yazılmışdır. Tarîkat-i aliyye-i Nakşibendiyyeyiövmekdedir:Allahü teâlâya hamd olsun. Onun sevdiği kullarına selâm olsun! Merhametederek bu dostunuza gönderdiğiniz kıymetli mektûb gelerek bizlerisevindirdi. Selâmetde olunuz. Bu yüksek Nakşibendiyye zincirini övmekdenbaşka birşeyle başınızı ağrıtmak istemiyorum. Yavrum! Bu yüksek zincirinbüyükleri “kaddesallahü teâlâ esrârehüm” buyuruyorlar ki, (Bizim nisbetimizbütün nisbetlerin üstündedir). Nisbet dedikleri huzûr ve âgâhlıkdır.Bunlar hiç gayb olmayan huzûra kıymet verir. Böyle devâmlı olan huzûra(Yâd-i Dâşt) demişlerdir. Bu büyüklerin nisbeti, yâd-i dâşt olmakdadır.Bu fakîrin anladığına göre, yâd-i dâşt şöyle açıklanmakdadır: Allahüteâlânın ismleri, sıfatları ve şü’ûnu ve i’tibârâtı birlikde olmaksızın, yalnızzât-ı ilâhînin zuhûr etmesine ya’nî kalbe, rûha görünmesine (Tecellî-i Zât)denir. Bu tecellîye (Berkî) demişlerdir. Ya’nî, şü’ûn ve i’tibârât perdelerininaradan kalkması, zâtın görünmesi, şimşek çakar gibi bir ân sürer. Sonrabu perdeler hemen araya girerek örtülür. Böyle olunca, gaybsız, devâmlıhuzûr düşünülemez. Bir ân huzûr, ondan sonra devâmlı yoklukdur. Bu büyükler“rahmetullahi aleyhim ecma’în” böyle olan nisbete kıymet vermemişdir.Hâlbuki başka silsilelerin, tarîkatların büyükleri, öyle olan tecellî– 45 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!