16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

İş, bunlardan başkadır. Bunlar, hep rü’yâ ve hayâldir. Bir kimse rü’yâdakendini pâdişâh görebilir. Fekat gerçekde pâdişâh değildir. Fekat bu rü’yâ,bir ümmîd uyandırır. Nakşibendiyye tarîkatinde, rü’yâlara kıymet verilmez.Şu beyt, onların kitâblarında yazılıdır. Fârisî beyt tercemesi:Güneşin kölesiyim, yalnız onu anarım.Geceyi, rü’yâları, hep arkaya atarım.Hâllerden bir hâl gelir ve geçerse, sevinmeğe ve üzülmeğe değmez.Anlaşılamıyan maksadın hâsıl olmasını beklemelidir. Vesselâm.131YÜZOTUZBİRİNCİ MEKTÛBBu mektûb, Hâce Muhammed Eşref-i Kâbilîye yazılmışdır. Hâcelerinyollarının şânını ve bu yolda reform yapanların zararlarını bildirmekdedir:Âlemlerin rabbi olan Allahü teâlâya hamd olsun! Geçmişlerin ve geleceklerinefendisi olan Muhammed aleyhisselâma ve Onun temiz Âlinesalât ve selâm olsun! Akllı kardeşim hâce Muhammed Eşref! Allahü teâlâ,Evliyâsına “rahmetullahi aleyhim ecma’în” ikrâm etdiği ni’metlerle, senide şereflendirsin! Hâcelerimizin yolu “kaddesallahü teâlâ esrârehüm”kavuşduran yolların en kısasıdır. Başka yolların sonunda ele geçenler, buyolun başında olanlara tatdırılmakdadır. Bunların (Nisbet)i, ya’nî kavuşduklarıhuzûr, başkalarının nisbetinin üstündedir. Bütün bu üstünlükler, buyolda sünnete yapışmak ve bid’atden sakınmak bulunduğu içindir. (Ruhsat)ları,ya’nî islâmiyyetin izn verdiği şeyleri de, elden geldiği kadar yapmazlar.Bunlar bâtına yarar görünseler bile, izn vermezler. (Azîmet)lehareket ederler. Ya’nî (Takvâ) üzere hareket ederler. Kalb kazançlarınafâideli görülmese bile, azîmeti elden bırakmazlar. Hâllerin, vecdlerin islâmiyyeteuygun olmasına dikkat ederler. Zevkleri, ma’rifetleri islâmiyyet terâzîsiile ölçerler. Çocuklar gibi, ceviz, kozalak sayılan vecdlere, hâllere aldanıpda, islâmiyyetin güzel cevherlerini elden kaçırmazlar. Tesavvufcularınislâmiyyete uymıyan sözlerine aldanıp bağlanmazlar. (Fuss)a kayarak,(Nass)dan ayrılmazlar. Fütûhât-i Medeniyye varken, (Fütûhât-i Mekkiyye)yedönüp bakmazlar. Hâlleri devâmlıdır. Zemânlarında değişiklik olmaz.Başkalarına şimşek gibi çakıp geçen (Tecellî-i zâtî) bunlara devâmlıdır. Çabukgeçen, gayb olan huzûra kıymet vermezler. Nûr sûresinin, (O yüksekinsanlara, ticâret, alış veriş, Allahü teâlâyı unutdurmaz) meâlindeki yirmidördüncüâyeti, bunların hâlini bildirmekdedir. Fekat herkes, bu büyüklerintatmış olduğu şeyleri anlayamaz. Bu yolda olan kısa görüşlüler bile,bunların birkaç üstünlüğüne inanmayabilir. Fârisî beyt tercemesi:Bir câhil, bu büyüklere dil uzatırsa,Cevâb vermeğe değmez desem iyi olur.Evet bu yüksek yoldakilerin ba’zısı, son zemânlarda, bu yolda yenilikleryapdılar. Büyüklerin izinden ayrıldılar. Bunların mürîdlerinden çoğu, buyeniliklerle, tarîkat olgunlaşdırıldı sandılar. Hâşâ! Öyle değildir. Ağızlarındançıkan söz çok büyükdür. Bu yeniliklerle, reformlarla, hak yolu yıkmağa,– 175 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!