16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

dine iyilik etmiş olur. Kötülük yapan da, kendine etmiş olur) buyuruldu. HâceAbdüllah-i Ensârî “rahmetullahi teâlâ aleyh”, (Yâ Rabbî! Her kimi kovmakistersen, bizim üzerimize saldırtırsın!) buyurdu. Fârisî beyt tercemesi:Korkarım ki, derdlilere gülenler,Tard olurlar, îmânı gayb ederler.Hak teâlâ, bütün müslimânları, bu fakîrlere inanmamakdan ve onlaralâf atmakdan korusun! İnsanların efendisi hurmetine “aleyhi ve alâ âlihissalâtüvesselâm” bu düâmızı kabûl buyursun! Âmîn.119YÜZONDOKUZUNCU MEKTÛBBu mektûb, mîr Muhammed Nu’mân Bedahşîye yazılmışdır. Olgunolan bir büyüğün sohbetinde bulunmağı övmekdedir:Mîr hazretlerinin kıymetli mektûbu geldi. Bu yol, aklın ermediği, şaşırdığıbir yoldur. Hadîs-i şerîfde, (Bir kimseye deli denilmedikçe, îmânı tâmolmaz) buyuruldu. Aklı başından gidince, çoluk çocuğun işlerini bırakır. Şununbunun düşüncesini unutur. Kalbin cem’iyyetine [temizliğine] kavuşur.Dünyâya olan bu soğukluk, sizin yaratılışınızda vardır. Fekat, bitmez tükenmezolaylar bunu örtmüşdür. Ne yapalım, bu ayrılıkda çok ilgisizlik hâsılolduğu anlaşılıyor. Bunu hemen düzeltmelidir. Bu güçsüzlüğü güç olarakdüşününüz! Kendinizi bu ayrılıkdan kurtarınız! Allah adamlarının toparlanması,başkalarının toparlanmaları gibi değildir. Başkalarının toparlanmasınayarayan şeyler bunların dağılmasına sebeb olur. Başkalarının dağılmasınasebeb olan şeyleri yaparak, kendinizi toparlayınız! Eğer başkalarınıntopluluğunda, bunlarda cem’ıyyet hâsıl olursa, bu cem’ıyyetdenkorkmalıdır. Bunun zararından kurtulmak için, Allahü teâlâya yalvarmalıdır.Kendini, başkalarının hâlleri ile ölçmemelidir. Çünki, sona varmadanönce olan mertebelerin hepsi çeşidli derecelerde birer noksânlıkdırlar.Fârisî mısra’ tercemesi:Dostun ayrılığı, az olsa da, az değildir!Tesavvuf büyükleri, sona gelmiyen kimselere, tesavvufu öğretmekiçin izn vermişlerdir. Behâüddîn-i Buhârî “kaddesallahü teâlâ sirreh”,Ya’kûb-i Çerhîye tarîkatı öğretdikden ve birkaç konak ilerletdikdensonra, (Ey Ya’kûb! Bizden sana gelenleri, sen de başkalarına ulaşdır) demişdi.Böyle olmakla berâber, kendisinden sonra, Alâ’üddînin hizmetindebulunmasını ona emr buyurmuşdu. Kazancının çoğuna, Hâce Alâ’üddînhazretlerinin “kuddise sirruh” hizmetinde kavuşmuşdu. Bunun içindirki, mevlânâ Abdürrahmân Câmî’ “kuddise sirruh”, (Nefehât) kitâbında,Ya’kûb-i Çerhîyi önce hâce Alâ’üddînin mürîdleri arasında saymakda,ikinci olarak da hâce Nakşibend hazretlerine bağlamakdadır. Sözünkısası, bu gönül dağınıklığının ilâcı, gönlünü Allahü teâlâya vermiş olanlarınsohbetidir. Böyle olduğu çok çok bildirilmişdir.Mevlânâ Muhammed Sıddîkın, fakîrler sohbetini bırakarak, ücretle as-– 167 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!