16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

169YÜZALTMIŞDOKUZUNCU MEKTÛBBu mektûb, şeyh Abdüssamed-i Sultânpûrîye gönderilmişdir. Mürşid-ikâmil ne zemân ve niçin lâzım olduğu bildirilmekdedir:Âlemlerin rabbi olan Allahü teâlâya hamd olsun! Peygamberlerin en üstününe“aleyhimüsselâm” ve Onun temiz Âl ve Eshâbına bizden selâmlarve düâlar olsun!Lutf ve ihsân ederek gönderdiğiniz kıymetli mektûb geldi. Bizi çok sevindirdi.Birşey soruyorsunuz. Yavrum! Herşeyden önce istenilecek şey ve ençok aranılacak şey, Allahü teâlâya kavuşduran yolu bulmakdır. Fekat insan,önce dünyâ işlerine dalmış, birçok ihtiyâclarına sarılmış olduğundan pek kirli,çok aşağıdır. Allahü teâlâ ise, her bakımdan yüksek ve kusûrsuzdur. Ondanfeyz gelmesi ve gelen feyzlerin, ma’rifetlerin alınması için verici ilealıcı arasında bir bağlantı, bir yakınlık yokdur. Bunun için, bu yolu bilen vegören bir kılavuz elbette lâzımdır. Bu kılavuzun, hem alıcı ile, hem verici ilebağlantısı olması şartdır. Ancak böyle olursa, aracılık yapabilir. Alıcı, vericiyeyaklaşdıkça, kılavuz kendini aradan çekmeğe başlar. Tâlib ya’nî alıcı,matlûba tâm bağlanınca, rehber aradan büsbütün kalkar. Tâlibi, matlûba,aracı olmadan kavuşdurur. Bunun içindir ki, başlangıçda ve yolda iken,aranılan şey, rehberin aynasından başka hiçbir yerde görülemez. Sona erenlere,rehberin aynası olmadan, matlûb kendini gösterir. Vasl-ı uryânî hâsılolur. Bu zemân, pîr araya girerse, başını keserim denilmesi, sersemce, abdalcabir sözdür. Doğru yolda olanlar, böyle konuşmazlar. Edebsizlik etmezler.Her istediklerini pîrin bereketinde ararlar ve bulurlar. Vesselâm.170YÜZYETMİŞİNCİ MEKTÛBBu mektûb, şeyh Nûra yazılmışdır. Allahü teâlânın emrlerini yapmak veyasaklarından sakınmak lâzım olduğu gibi, insanların haklarını gözetmekve onlarla iyi geçinmek de lâzım olduğu bildirilmekdedir:Allahü teâlâya hamd olsun. Onun seçdiği, sevdiği kullarına selâmlar olsun!Ey akllı kardeşim! Allahü teâlânın emrlerini yapmak ve yasaklarındankaçmak lâzım olduğu gibi, insanların haklarını ödemek ve onlarla iyi geçinmekde lâzımdır. (Allahü teâlânın emrlerini büyük bilmek ve Onun yaratdıklarınaacımak lâzımdır) hadîs-i şerîfi, bu iki hakkı yerine getirmek lâzımolduğunu göstermekdedir. Bu iki hakdan yalnız birini gözetmek kusûr olur.Bir bütünün, bir parçası, onun hepsi demek değildir. Bundan anlaşılıyor ki,insanlardan gelen sıkıntılara dayanmak lâzımdır. Onlarla iyi geçinmek vâcibdir.Kızmak iyi olmaz. Sert davranmak yakışmaz. Fârisî beyt tercemesi:Seviyorum diyenin, güzel olsa da pek,nâzlılığı bırakıp, nâz çekmesi gerek!Sohbetde çok bulunmuşdunuz. Va’z ve nasîhatları çok dinlemişdiniz.Onun için, sözü uzatmıyorum. Birkaç kelime ile kısa kesiyorum. Allahü teâlâ,bizi ve sizi “kaddesallahü teâlâ esrârehümel’azîz”, islâmiyyetin doğruyolunda bulundursun! Âmîn.– 211 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!