16.07.2015 Views

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

MEKTÛBÂT TERCEMESİ

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

dan, hem de, Hakdan yanadırlar. Bâtınları ya’nî kalbleri, rûhları Hak iledir.Zâhirleri, halk iledir. Hep ve yalnız halk ile olanlar, Allahü teâlâdanyüz çevirmiş olan gâfillerdir. Peygamberler “aleyhimüssalevatü vetteslîmât”,bütün varlıkların en üstünleridir. Ni’metlerin en üstünü bunlara verilmişdir.Vilâyet, nübüvvetin bir parçasıdır. Nübüvvet, bütündür. Bunun için nübüvvet,her vilâyetden dahâ üstündür. İster Peygamberin vilâyeti olsun, isterVelînin vilâyeti olsun! Bundan dolayı da, sahv sekrden dahâ üstün, dahâkıymetlidir. Vilâyet nübüvvetin içinde bulunduğu gibi, sekr de sahvıniçindedir. Onun bir parçasıdır. Câhil kimselerde bulunan sekrsiz sahv, sözümüzündışındadır. Öyle sahvın üstün olduğunu söylemek, saçmalamakolur. İçinde sekr bulunan sahvın sekrden dahâ üstün olduğu meydândadır.İslâmiyyet bilgilerinin hepsi, nübüvvet mertebesinden çıkmış olduklarıiçin, başdan başa sahvdırlar. Bunlara uymıyan bilgiler, nasıl olursa olsunlar,sekrden hâsıl olmuşlardır. Sekr sâhibleri ma’zûrdurlar. Ya’nî sorguyaçekilmez, azâb edilmezler. Fekat, yalnız sahv bilgileri taklîd olunur. Sahvbilgilerine uyanlar kurtulur. Sekr bilgilerine uyulmaz. Bunlara uyanlar,ma’zûr olmaz. Sorguya çekilirler, cezâlandırılırlar. Allahü teâlâ, islâmiyyetbilgilerine uymakla hepimizi şereflendirsin “alâ masdarihessalâtü vesselâmüvettehıyye”! Bu düâmıza âmîn diyenlere Allahü teâlâ merhamet etsin!Hadîs-i kudsîde, (Yer yüzüne ve göke sığmam. Fekat, mü’min kulumunkalbine sığarım) buyuruldu. Burada da; vücûb mertebesinin kendisi değil,sûreti, örneği sığmakdadır. Kendisinin sığması düşünülemez. Görülüyor ki,kalbin maddesiz, mekânsız şeylerden dahâ geniş olması, onların kendilerindendeğil, sûretlerinden dahâ geniş olmasıdır. Mekânsızlar karşısında,Arş ve Arşda bulunan herşey, zerre kadar bile sayılamaz. Mekânsızlarınkendileri böyledir, sûretleri böyle değildir.96DOKSANALTINCI MEKTÛBBu mektûb, Muhammed Şerîfe yazılmış olup, ibâdetleri ve iyi işlerivaktinde yapmayıp, yarın yaparım, sonra yaparım diyenlerin aldandıklarınıve Muhammed aleyhisselâmın yoluna, islâmiyyete yapışmak lâzımgeldiğini bildirmekdedir:Ey kıymetli oğlum! Bugün, her istediğini kolayca yapabilecek bir hâldesin.Gençliğin, sıhhatin, gücün, kuvvetin, malın ve râhatlığın bir arada bulunduğubir zemândasın. Se’âdet-i ebediyyeye kavuşduracak sebeblereyapışmağı, yarar işleri yapmağı, niçin yarına bırakıyorsun? İnsan ömrününen iyi zemânı olan, gençlik günlerinde, işlerin en iyisi ve fâidelisi olan, sâhibin,yaratanın emrlerini yapmağa, Ona ibâdet etmeğe çalışmalı, islâmiyyetinyasak etdiği harâmlardan, şübhelilerden sakınmalıdır. Beş vaktnemâzı cemâ’at ile kılmağı elden kaçırmamalıdır. Nisâb mikdârı ticâret malıolan müslimânların, bir sene sonra zekât vermeleri emr olunmuşdur. Bunların,zekât vermesi, muhakkak lâzımdır. O hâlde, zekâtı seve seve vehattâ fakîrlere yalvara yalvara vermelidir. Allahü teâlâ, çok merhametli olduğu,kullarına çok acıdığı için, yirmidört sâat içinde ibâdete, yalnız beş vaktayırmış, ticâret eşyâsından ve çayırda otlayan dört ayaklı hayvanlardan, tâm– 143 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!